| Konu: | 2012 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2010 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 38 |
| Tarih: | 15.12.2011 |
MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Hemen birinci sorudan başlayayım müsaade ederseniz.
Tabii, işsizliğin nispeten yüksek olduğu, dolayısıyla ekonomik faaliyet düzeyinin nispeten düşük olduğu illerimize yönelik olarak, özellikle bölgesel kalkınmışlık farklarını azaltmaya yönelik projeler çerçevesinde ekstra kaynak aktarıyoruz, bu son derece açık. Gerek GAP projesiyle Güneydoğu Anadolu Bölgesi'ne, gerek DAP projesiyle Doğu Anadolu Bölgesi'ne, KOP'la Konya'ya ve tabii ki bölgesine, yine, DOKAP'la Karadeniz Bölgesi'ne bir ek kaynak ayrılıyor. Ama bunun ötesinde, tabii ki bizim yaptığımız bütçe, aslında, sosyal yönü güçlü olan bir bütçedir. Özellikle, burada, başta işsizlik olmak üzere diğer sorunları çözmek için biz eğitime ve diğer alanlara çok ciddi miktarda kaynak aktarıyoruz. Yani nispeten ekonomik faaliyet düzeyi düşük olan, az gelişmiş illerimize, özellikle fırsat eşitliği yaratmak anlamında eğitime, altyapıya çok büyük oranda kaynak aktarıyoruz. O anlamda bu ödenekler muhtemelen daha yüksek görülecektir.
İkinci olarak: "Muhasebat kontrolörlerimizin, millî emlak kontrolörlerimizin statüleri geri verilecek midir?"
Değerli arkadaşlar, buradaki düzenleme tamamen Maliyedeki birimlerin daha etkin, daha verimli çalışmasına yönelik bir düzenlemedir. Bunların denetim yetkisi kesinlikle ellerinden alınmamıştır. Tam aksine, çok açık ve net bir şekilde, denetim için bu kaynakların kullanılmaya devam edileceği ifade edilmiştir. Bunlar tamamen genel müdürlüklerimizin daha verimli çalışmasına yönelik olarak getirilen düzenlemelerdir ama yönetmeliklerde bu hususların hepsi tekrar, tabii ki iyi bir şekilde düzenlenecektir.
"İthal edilen ürünler Türkiye'de de üretilmektedir. İthalatın sınırlanmasına, Türkiye'de daha çok ürün üretilmesine yönelik bir şey yapılıyor mu?"
Değerli arkadaşlar, 2009 yılında, yeni teşvik sisteminde, özellikle dış ticaret açığı yüksek olan sektörlere büyük yatırımlar kapsamında ekstra, gerek vergi olsun gerek prim desteği olsun gerekse diğer konularda güçlü bir şekilde destek verildi ve şu anda Ekonomi Bakanlığımız ve tabii ki Ekonomi Koordinasyon Kurulu bu çerçevede yeni teşvikler üzerinde çalışıyor. Özellikle Türkiye'de üretilebilecek ama şu anda ağırlıklı olarak ithal edilen ürünlerde hakikaten çok güçlü destek vereceğiz gerek kurumlar vergisi bazında gerek gelir vergisi bazında gerekse diğer teşvikler konusunda. Özellikle bu girdi tedarik stratejisinde biz sektörel çalışmaları tamamladık. Şimdi, sadece sektör değil, ürün bazında neleri Türkiye'de daha yüksek miktarda üretebiliriz. Türkiye'de üretilmeyen ürünlerin Türkiye'de üretilmesi için ne tür teşvikler verilebilir? Mesela, diyelim ki biz demir çeliğe teşvik veremiyoruz uluslararası anlaşmalar gereği ama acaba bunda kullanılan enerji farklı bir şekilde değerlendirilebilir mi? Bunları da çalışıyoruz, bu yöndeki çalışmalarımız devam ediyor.
Onun dışında, küçük belediyeler yani küçük ölçekli belediyeler? Hatırlarsanız bunların, nüfusu 2 binin altında olan belediyelerin kapatılmasına yönelik bir karar verilmişti fakat sonra bu karar tabii ki uygulamaya konulamadı ve ben bu sıkıntıları birinci elden biliyorum çünkü birçok belediye başkanı, vekil arkadaşlarımızla birlikte ya bana geliyorlar ya da doğrudan doğruya bana gelip anlatıyorlar. Hakikaten birçok belediyede nüfus o kadar düşmüş ki, mesela, geçenlerde nüfusu 110 kişi olan bir belde belediye başkanımız geldi. Ben hakikaten sıkıntıları birinci elden hissediyorum. Yani bunların kapatılması yönündeki karar doğru bir karardı, benim şahsi görüşüm, bence o doğru bir karardı. Oraya hizmetler başka kanallardan daha iyi bir şekilde götürülebilir ama mevcut haliyle ne yapılabilir? Şimdi denkleştirme ödeneği var, bunu İller Bankasına Maliye Bakanlığı olarak biz devrettik, oradan veriliyor ama tabii ki o da sınırlı kalıyor. Biz bu belediyelerimizin fazla elemanlarını -bakın, "norm kadro" falan demiyorum- ihtiyaç fazlası işçilerini, mesela kamuya verip en azından bu kendilerine gönderilen gelirlerin büyük bir kısmının maaşa gitmesini engellemeye yönelik adım attık, bu yönde bundan yararlanan epey belediyemiz de oldu. Ben inanıyorum ki bu, durumu düzeltir çünkü birçok küçük belediyemiz bir maaş ödeme bürosuna dönüşmüş durumda yani bir istihdam bürosuna dönüşmüş durumda. Hâlbuki hizmet yapması lazım ama biz bunu değiştirmek için bu 6111 sayılı Kanun'da çok önemli bir düzenleme yaptık, inşallah onun katkısı olur.
Başka ne yapılabilir? Mahallî idarelerle ilgili yeni bir düzenleme yapılacaksa tabii orada küçük belediyelere yönelik bir adım atılabilir mi? Tabii ki Meclisimizin takdirinde olan bir konu.
Muhtarlar konusu?
REŞAT DOĞRU (Tokat) - Sayın Bakan, kapanacak mı belediyeler?
MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Değerli arkadaşlar, ona ilişkin yeni bir düzenleme gerekiyor.
Şimdi, muhtarlar konusu?
KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Bu haliyle kapanacak mı belediyeler Sayın Bakan?
MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Önce müsaade ederseniz şu rakamları bir tekrar hatırlatayım: Muhtarlarımız 2002 yılında 97 lira alıyordu, şu anda 384 lira alıyor.
Şimdi?
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (Malatya) - Sayın Bakanım, BAĞ-KUR primi ne kadar onu da söyleyin? BAĞ-KUR primi ne kadar?
MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Tamam. BAĞ-KUR primi değerli arkadaşlar bakın, en düşük?
BAŞKAN - Sayın Bakan, süreniz doldu.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Sayın Bakanım, BAĞ-KUR primini söylemiyorsunuz.
NURETTİN DEMİR (Muğla) - Muhtarlar önemli Sayın Başkan.
MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Ama bunu bitireyim Sayın Başkan müsaade ederseniz.
BAŞKAN - Ek süre vermiyoruz biliyorsunuz çalışmalarımızda. Yazılı olarak siz cevap verebilirsiniz.
Teşekkür ederiz.