GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2012 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2010 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:40
Tarih:17.12.2011

İSMAİL KAŞDEMİR (Çanakkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2012 Yılı Merkezî Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nın 14'üncü maddesi üzerinde şahsım adına söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle, AK PARTİ hükûmetleri tarafından hazırlanan 10'uncu bütçeyi değerlendirmeden önce, geçmiş yıllarda hazırlanan AK PARTİ hükûmetlerinin bütçesiyle ülkemizin hangi noktaya taşındığının analizini yapmakta fayda görüyorum.

AK PARTİ, 2002 yılında milletimizin büyük desteğiyle devraldığı ülke yönetiminde ihtiyaç duyulan ekonomik kalkınma ve büyümeyi hayata geçirmiştir. Halka hizmet anlayışı ile sürdürülen ekonomi politikaları ile Türkiye'de kararlı ve istikrarlı bir büyüme ve kalkınma hamlesi başlamıştır. Ülke içinde ve ülke dışında takdirle karşılanan bu istikrarlı büyüme ve kalkınma ile Türkiye bugün dünyada hedefimiz olan muasır medeniyetler seviyesine erişme yolunda hızlı ve emin adımlarla ilerlemektedir.

Geçmiş yıllarda yakalanan büyüme hızı ve toplumsal refahtaki artış, ülkemizin çözülemez denilen sorunlarına Hükûmetimizin el atmasında ve çözüm yolunda devrim niteliğinde adımlar atmasında bizlere cesaret vermiştir.

Türkiye'deki siyasi istikrar ortamı ekonomik istikrarı da beraberinde getirmiştir. Ülkemiz üçüncü çeyrekte yüzde 8,2'lik büyümeyle Çin'den sonra dünyada en hızlı büyüyen ikinci ekonomi konumuna gelmiştir. Buna paralel işsizlik rakamının da eylül ayında yüzde 8,82'ye düşerek son on yılın en düşük seviyesine inmesi vatandaşlarımızın yüzünü güldürmüştür.

Akılcı ekonomi politikalarının öncülüğünde adalet, sağlık, ulaştırma, sosyal güvenlik, millî eğitim ve dış politika başta olmak üzere tüm alanlarda ülkemiz dünyanın parlayan yıldızı hâline gelmiştir.

Kısaca yapılan başlıca hizmetlere göz atmak gerekirse, işçimizi, emeklimizi, memurumuzu enflasyon karşısında ezdirmedik. Tam bir sosyal devlet anlayışı içerisinde, dezavantajlı vatandaşlarımıza sahip çıktık. İlk defa iktidarımız döneminde çıkarılan kanunla engelli kardeşlerimizin sosyal haklarında düzenlemeye ve iyileştirmeye gidildi.

Bir ülkenin kalkınmışlığının en önemli göstergelerinden birisi, o ülkenin eğitimine ayırdığı paydır. Çok şükür, 2012 bütçesinde de yine en büyük pay eğitime ayrılmıştır. 2002 yılında eğitim harcamalarının bütçedeki rakamsal karşılığı 11,3 milyar TL olurken bu rakamın bütçeye oranı sadece yüzde 9,4 idi. 2011 yılına bakıldığında ise rakamsal karşılık yaklaşık 56 milyar TL olurken bu rakamın bütçeye oranı yüzde 16,1'e yükselmiştir. Rakamsal olarak 2002'den bugüne Millî Eğitimin bütçesinde yaklaşık yüzde 500 oranında artış sağlanmıştır.

Adaleti bodrum katlarından, iş hanlarından kurtararak yargı çalışanlarımızı daha modern ve sağlıklı yeni binalarına, adalet saraylarına taşıdık. 2002 yılından bu yana 145 adalet sarayı yapılmıştır ve yapılmaya devam etmektedir. İl ve ilçelerimizde yeni yapılan adalet sarayları ile adalet hizmetleri prestijine yakışır bir ortamda verilmeye başlanmıştır. "Geciken adalet, adalet değildir." anlayışıyla adalet hizmetlerinin daha hızlı bir şekilde verilebilmesi için hâkim ve savcı sayısında yüzde 34, adalet personeli sayısında ise yüzde 78 oranında artış sağlanmıştır. Cezaevine düşen insanlarımızın hakları da ilk defa bir iktidar döneminde önemsenerek 2003 yılından bugüne kadar, uluslararası standartlara uygun, güvenlikli, mekanik, elektronik donanımlı ve rehabilitasyon işlemlerine uygun kırk ceza infaz kurumu inşa ettik.

İktidara geldiğimizden bu yana "İşkenceye sıfır tolerans." dedik ve bu yolda ülkemizi çok önemli bir noktaya taşıdık. Yaşanan birkaç münferit olay da yine siyasi iradenin bu konuda almış olduğu tedbirlerle bir bir su yüzüne çıkmaktadır. Unutulmaması lazımdır ki bugünlerde kameralarda izlemiş olduğunuz o görüntülerin kaydedilmesini sağlayan da oraya o kamerayı koyduran siyasi iradedir. Artık, ülkemiz kapalı kapılar ardında hesap sorulamayan hareketlerin yapıldığı bir ülke olmaktan çıkmıştır. Her yanlışın hesabı hukuk önünde sorulmaktadır.

Yerel yönetimlere ve çiftçimize ayırdığımız payı arttırarak onları desteklemeye devam etmekteyiz.

İşte ben de vatandaşlarımızın da hissettiği gibi AK PARTİ hükûmetlerinin bütçeleriyle bu ülkede kendimi güvenli, emin ve ehil ellerin elinde hissediyorum. İktidarımızın vatandaşlarımızın üzerinde sağladığı öz güvenle ve ehil ellerin elinde ülkemizi hep beraber daha da ileriye taşıyacağından emin olduğum 2012 yılı merkezî yönetim bütçe kanununun ülkemize hayırlar getirmesini temenni ediyor ve yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederiz.