GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2012 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2010 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:40
Tarih:17.12.2011

NEBİ BOZKURT (Mersin) - Sayın Başkan ve yüce Meclisin değerli üyeleri; hepinizi hürmetle selamlıyorum.

Ben de 16'ncı madde, görüşülmekte olan kanunun 16'ncı maddesi üzerine söz aldım; araç alımıyla alakalı.

Efendim, Elâzığ ile alakalı verilen bilgi, arkadaşımızın verdiği bilgi, tabii sadece, salt herhâlde araç kiralanması değildir diye düşünüyorum. O konuyu bizim idaremiz herhâlde, parti yönetimi bu konuyu inceleyecektir.

OKTAY VURAL (İzmir) - Hayır, tekerleri de var canım!

NEBİ BOZKURT (Devamla) - O konuyla alakalı gereken cevap verilecektir.

KAMER GENÇ (Tunceli) - Hükûmet yerinde, Hükûmet cevap versin.

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Lambaları da var!

ENVER ERDEM (Elâzığ) - Kiralama, başka bir şey değil.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Efendim, bizde bir hassasiyet vardır, bizim anlayışımızda bir hassasiyet vardır.

KAMER GENÇ (Tunceli) - Keşke olsa o hassasiyet!

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Üstelik de ikinci el, ikinci el! Birinci el de değil.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Daha çok, hocalarımız, Hazreti Ömer'e hamlederler ama aslında Ömer İbni Abdülaziz'in bir anlayışıdır o. Kendi işini yaparken kendi mumunu yakmak, devletin işini yaparken devletin mumunu yakmak gibi.

ENVER ERDEM (Elâzığ) - Sayın Vekilim, öyle söylüyorsunuz ama?

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Şimdi, biz, bu hassasiyet noktasında, bizim inancımızda, bizim kitabımızda?

KAMER GENÇ (Tunceli) - Hiç inandırıcı değil!

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Susarsan, inşallah, konuşacağım!

Bizim inancımızda, bizim kutsal kitabımızda zerreden bahsedilir. Bizim kitabımızda nakirden bahsedilir yani kıl, fetilden bahsedilir. Bizim anlayışımızda şu vardır: Yunus Emre diyor ki: "Sırat kıldan incedir, kılıçtan keskincedir. / Varıp anın üstüne, evler yapasım gelir." Bunun anlamı "Sırat kıl gibi ince" değil, orada kıl kadar haksızlık yapılmaz. Bir kuyumcunun terazisinin tartamayacağı kadar ince birtakım ağırlıklar dahi, insanın yapmış olduğu davranışlar da orada değerlendirilir. Orada torpil sökmez.

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Olması gereken o ama olanlar çok farklı.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Orada torpil sökmez demek.

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Olması gerekenler o.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Arkadaşlar, bizim anlayışımız bu. İnceleyeceğiz.

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Mahkemei kübrada hesabı sorulacak.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Şimdi susun da isterseniz, şu konuya açıklık getiririz?

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - "Kul hakkı" diye diye hak yediniz.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - İnşallah arkadaşlarımız açıklık getireceklerdir.

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Beytülmala el uzattınız, hâlâ uzatmaya devam ediyorsunuz.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Arkadaşlar, bu akşam Şebiarus. Mevlânâ, büyük insan?

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Farkındayız.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Farkındasınız. Niye büyük?

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Ona layık olabilseniz.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - "Men bendei Kur'an'em, eğer can darem. Men hâki rehi Muhammed muhtarem." dediği için. "Canım olduğu müddetçe Kur'an'ın kölesiyim, Hazreti Muhammed Mustafa'nın ayağının tozuyum." diyor.

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Olması gereken o.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Burada herkes hadis okudu, Sırrı Süreyya da hadis okudu, biraz hadisi çarpıtarak, anlamından başka manalara çekerek, hadisi bağlamından kopararak. Peygamber'i herkes kullanıyor. Bizim hocamız da, müftümüz de kullanıyor ama şunu söyleyeyim?

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Kadroya girersin artık!

OKTAY VURAL (İzmir) - "Herkes kullanıyor." ne demek? Ağır bir laf efendim.

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Çok ağır. Kimsenin kullanmaya hakkı yok.

OKTAY VURAL (İzmir) - "Peygamber Efendimiz'i herkes kullanıyor." lafı ağır bir laf.

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Meramınızı aştınız. Meramınızı aşıyorsunuz.

BAŞKAN - Değerli arkadaşlarım?

Evet, siz de konuya gelin lütfen.

Buyurun.

OKTAY VURAL (İzmir) - "Kullanıyor" ne demek ya?

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Hadisi herkes kullanıyor Sayın Beyefendi. Kullanmıyor mu? Ne var, niye ayıp olsun? Hadisi herkes kullanıyor.

Başkanım, müdahale eder misiniz?

BAŞKAN - Sayın Bozkurt -susturalım- siz de Meclise hitap edin lütfen.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Hazreti Peygamber (sallallahü aleyhi ve sellem)'in sözlerini lütfen bağlamından koparmadan kullanalım.

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Meramınızı aşmayın. Ancak siz istismar edersiniz.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Hazreti Peygamber (Sallallahü aleyhi ve sellem) Veda Hutbesi'nde ırkçılığa karşı? BDP'li arkadaşlara özellikle söylüyorum. Hazreti Peygamber "Ümmetimin başına birtakım depremler gelir; bu depremlerde 10 bin, 20 bin, 30 bin kişi ölür." diyor. "Bu depremler muttakiler için bir nasihat, müminler için bir rahmet, kâfirler için bir azaptır." diyor.

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Bismillahirrahmanirrahim! Bütçeye gel. Elâzığ'daki yolsuzluklara gel!

PERVİN BULDAN (Iğdır) - Ne alakası var şimdi bütçeyle?

BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen? Dinleyelim efendim, lütfen?

Siz de Meclise hitap edin.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Arkadaşlar, sürem çok kısıtlı olduğu için, beş dakika olduğu için size yeterince cevap vermeye fırsat tanınmadı, o bakımdan?

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - İstismar ediyorsunuz.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Yeni bütçenin hayırlı olmasını diliyorum. Çünkü öz olarak şunu söyleyeyim, bizim grubumuzun ifadesi şudur, biz şuna inanırız?

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Konuştukça batıyorsunuz.

NEBİ BOZKURT (Devamla) - Sevgili Peygamberimiz -madem hadis üzerine konuştuk- "Din nasihattir." diyor, bunun gerçek anlamı "Din dürüstlüktür."

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Amenna ve saddakna.

NEBİ BOZKURT (Devamla) -Siz olayları çarpıtmadan daha iyi muhalefet yaparsınız.

Teşekkür ederim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Bozkurt.