| Konu: | 2012 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2010 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 42 |
| Tarih: | 19.12.2011 |
MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Şimdi, taşeron işçilerle ilgili daha önce de birçok soru geldi.
Değerli arkadaşlar, taşeron işçilere yönelik olarak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımız şu anda bir çalışma yapıyor ve durumlarının iyileştirilmesine yönelik, istismarların engellenmesine yönelik bir yasa tasarısı üzerinde çalışılıyor. Dolayısıyla o çerçevede çalışmalar bittiği zaman eminim Yüce Meclisimize gelecek, sizler de katkıda bulunacaksınız.
"Tokat deprem bölgesi, dayanıklılık testleri yapılmalı, bunun için ödenek var mı?" Tabii ki Türkiye'de deprem bölgesi olan her yerde bir envanter çalışması yapılmalıdır, bir risk analizi yapılmalıdır. Bunun için aslında başta İstanbul olmak üzere birçok ilimiz için dışarıdan dahi kredi alındı, Dünya Bankası üzerinden ve gerek binaların güçlendirilmesi gerekse bu tabii ki risk analizlerinin yapılması açısından.
Tokat ilinde de böyle bir ihtiyaç varsa eminim il özel idaresi veya diğer ilgili kuruluşlar bu çalışmaları yaparlar. Kaynak yönünde de biz elimizden gelen desteği geçmişte olduğu gibi vermeye devam ederiz.
Şimdi değerli arkadaşlar, asgari ücretle ilgili de çok soru gündeme geliyor. Bir kere, önce şunu söyleyeyim: Türkiye'de asgari ücret üzerinden yüzde 15 vergi alınmıyor. Bakın, gelir vergisinin en düşük dilimi yüzde 15'tir. Biz, iktidara geldiğimizde yani AK PARTİ hükûmetleri iktidara geldiğinde, 2002 yılında asgari geçim indirimi yoktu. Asgari geçim indirimi öncesinde bir asgari ücretliden yüzde 12,8 efektif bir gelir vergisi yükü söz konusuydu. Yani eskiden asgari ücret üzerinden yüzde 12,8 vergi alınabiliyordu yani yüzde 12,8'e kadar.
Şimdi, biz, asgari geçim indirimini getirdik 2008'ten itibaren. Şu an itibarıyla, evli, 4 çocuk sahibi, eşi çalışmayan bir asgari ücretliden zaten sıfır vergi alıyoruz, sıfır. Peki, evli, 3 çocukludan 0,7 alıyoruz yani yüzde 1'in altında. Evli, 2 çocukludan yüzde 1,5 vergi alıyoruz. Evli ve 1 çocukludan yüzde 2,6 vergi alıyoruz. Evli olup da çocukları olmayandan yüzde 3,8 vergi alıyoruz, bekâr olandan da yüzde 5,3. Bütün bu söylediğim rakamları yüzde 12,8'le karşılaştırmakta fayda var.
Değerli arkadaşlar, şimdi, bakın, Türkiye'de asgari ücret 2002 yılında 175 euro'ydu brüt olarak. Şu anda, 2011 yılı itibarıyla 356 euro. Bakın, şu anda, biz, Polonya'dan, Çek Cumhuriyeti'nden, Slovakya'dan, Letonya'dan, Macaristan'dan, Estonya'dan, Litvanya'dan, Romanya'dan, Bulgaristan'dan -liste böyle gidiyor- bu ülkelerin tamamından daha yüksek asgari ücret veriyoruz.
AHMET DURAN BULUT (Balıkesir) - Zambiya'dan daha yüksek!
MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Değerli arkadaşlar, bakın "Asgari ücreti bin liraya çıkartmak Türkiye'yi batırır mı?" sorusu. Asgari ücreti ödeyen devlet değil, devlette asgari ücretli çalışan da yoktur benim bildiğim kadarıyla.
Şimdi, asgari ücret, özel sektörün verdiği bir ücrettir. Özel sektörde siz eğer ücretleri verimlilikle ilişkilendirmezseniz, belki Türkiye batmaz ama firmalar batar, belki o çalışan, istihdam edilen vatandaşlarımız, kardeşlerimiz iş bulamaz hâle gelir. Onun için, rekabet etmek zorundayız yani asgari ücreti belirlerken bir yandan asgari ücretliye tabii ki makul bir ücret, bir yandan da rekabet gücünü göz önünde bulundurmak zorundayız.
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Şimdi Değerli Bakanım, Anayasa diyor ki: "Kamu çalışanıyla özel çalışan arasındaki dengeyi sağlayın."
MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Bunu bulundurmayan ülkeler battı değerli arkadaşlar. Yunanistan'a dönmek istemiyorsak, başka ülkelere dönmek istemiyorsak bu dengeleri korumak durumundayız. Burada devletin ödediği bir asgari ücret söz konusu değil. Bakın size rakamları söyledim. Bugün Avrupa Birliği üyesi dokuz, on ülkeden daha yüksek asgari ücret Türkiye'de verilmektedir. Biz Avrupa Birliğinden daha mı zenginiz?
MAHMUT TANAL (İstanbul) - Peki, Anayasa'ya bu hükmü niye koymuşuz biz? O dengeyi sağlamak zorundayız.
MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Onun için yani bunu da şey yapmak lazım.
Şimdi değerli arkadaşlar, bakın, sürekli bir şekilde gelir dağılımı konusunda yorumlar yapılmaktadır. 2002 yılında gini katsayısı ki gini katsayısı azaldıkça gelir dağılımı daha eşit hâle geliyor. Gini katsayısı 2002 yılında -benim rakamlar değil bu uluslararası kuruluşlardan gelen rakamlar- 0,44'tü. Peki 2010 yılında ne kadar? 0,40 yani Türkiye'de gelir dağılımı iyileşmiştir, bozulmamıştır. Bu rakamlar çok açık ve net bir şekilde bunu ortaya koyuyor değerli arkadaşlar.
Şimdi, sağlık çalışanları? Değerli arkadaşlar, tabii ki iş yapıyorsanız yani 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle 2009 sayılı Kanun'da yapılan düzenlemeyle sağlık çalışanlarının izinli ve raporlu olduğu dönemlerde de her hâl ve şartta 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'de öngörülen tutarda ek ödeme almalarına imkân sağlanmıştır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Bakan, süreniz doldu. Sorulara yazılı cevap verirsiniz.
Teşekkür ederiz.