GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: AİLENİN KORUNMASI VE KADINA KARŞI ŞİDDETİN ÖNLENMESİNE DAİR KANUN TASARISI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:75
Tarih:07.03.2012

AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANI FATMA ŞAHİN (Gaziantep) - Sayın Belen'in dizilerle ilgili genel olarak -Behzat üzerinde sordu ama- baktığımız zaman -bizim son yaptığımız araştırmada, genel olarak medya üzerinde yapılan araştırmalarda- Türk toplumunun kadını ikincilleştiren, şiddeti artıran, kadının cinselliğini öne çıkaran dizilerle ilgili genel manada yüksek oranda şikâyeti olduğunu çıkan araştırmalar da gösteriyor, ben de 2 çocuk annesi olarak da hakikaten bu dizilerden, kadını ikincilleştiren ve şiddeti artıran dizilerden şahsi olarak da rahatsız olduğumu ifade etmek istiyorum fakat şimdi Radyo ve Televizyon Üst Kurulu Kanunu'na ve Basın Kanunu'na göre şikâyete bağlı bir süreç çalışıyor. Toplum hem şikâyet ediyor hem izliyor. Ciddi bir sorunla karşı karşıyayız. Medya okuryazarlığı dediğimiz şey de eğer rating'le ilgili bir süreç çalışıyorsa, eğer reklamlar ve rating ticari ve mali kaygıyla çalışıyorsa, bizim, farkındalığı artırarak, bilinci yükselterek şunu başarmamız gerekiyor: Ya seyretmeyeceğiz ya da şikâyet mekanizmasını güçlendireceğiz. Bir gerçekle daha karşı karşıyayız; şikâyet edilen oran yüzde 2,5. Radyo ve Televizyon Üst Kuruluyla görüştüğümüz zaman onlar da diyorlar ki: "Biz gelen şikâyetler üzerine hukuki süreci başlatıyoruz. Dolayısıyla bize bu konuda eğer hakikaten ciddi bir şikâyet alanı varsa şikâyet edecek mekanizmanın güçlendirilmesi gerekiyor." Bizim burada sivil inisiyatifi geliştirerek, toplumsal duyarlılığı artırarak ve özellikle Amerika merkezli, Amerika'da reklamlar üzerinde yapılan bir sivil inisiyatif var, güçlü bir etik kurulu var. Eğer toplumun yapısını bozuyorsa, aile değerlerini yıpratıyorsa ki güçlü bir sivil inisiyatif reklamlar üzerinden o dizilerin ve o yayınların toplumsal baskı üzerinden kaldırılmasını sağlıyor. Bunu da güçlendirmemiz gerekiyor. Bu konuda biz de halkımızın duyarlılığını artıracak çalışmaları önemsiyoruz ayrıca Radyo ve Televizyon Üst Kurulu sisteminin daha aktif hâle getirilmesi gerekiyor, kamu spotlarıyla da bunun duyurulmasını önemsiyoruz. Çünkü halkımız çok az okuyor, en fazla televizyon seyrederek ve görsel olarak bilgi sahibi olduğu için, bizim bu alanlarda daha toplumsal duyarlılığı artıracak çalışmaların güçlendirilmesi ve desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum. Sizinle bu konuda da aynı fikirde olduğumu belirtmek istiyorum.

Sayın Akat'ın? Şimdi, tabii, özellikle Millî Birlik ve Kardeşlik Projesi'yle ilgili başlattığımız süreçte -Ayla Hanım'ın hassasiyeti üzerinde başlamış bir süreçtir- biz burada bölgesi, mezhebi, dili, dini ne olursa olsun herkesin birinci sınıf vatandaş olduğu ve herkesin onurluca bir yaşam mücadelesi sürmesi gerektiğine inandığımız için demokratik açılımı önemsedik ve temel hak ve özgürlüklerde, hukuk devleti olma noktasında, ileri demokrasiye gitme noktasında bölgeden gelen birisi olarak da bu hassasiyetlerinizi paylaşıyorum. Bunun hem ekonomik kalkınmayla hem de temel hak ve özgürlükleri artırarak, Millî Birlik ve Kardeşlik Projesi'nde sizlerin de desteğiyle bu süreci tamamlamamız gerektiğini düşünüyorum.

Ayrıca biz Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak da ASDEP dediğimiz önemli bir projeyi hayata geçiriyoruz, çalışma modelimizi oluşturduk. ASDEP dediğimiz proje, aile sosyal destek uzmanlığı yani nasıl her ailenin bir aile hekimliği varsa onların bir sosyal hizmet uzmanı olacak. Koruyucu ve önleyici tedbirler dediğimiz, şiddetle mücadelede de, toplumun bugün yaşadığı birçok sorunda da kadının, çocuğun hakkının, hukukunun korunmasında da bu uzmanlarımızın tespitlerine göre hızlı bir şekilde çözüm bulacakları, her aile bazlı, her birey bazlı, onların yaptığı araştırmalara dönük bir çalışma sistemini önemsiyoruz. İki ilde şu an pilot çalışma olarak başlatacağız bu ay itibarıyla, Kırıkkale ve Karabük'te. Arkasından iki ayrı modeli çalışacağız. Hangi model üzerinde karar verirsek de daha geniş bir pilot çalışmayla, özellikle göç alan şehirler ve güneydoğudaki iller başta olmak üzere bunu önemsiyoruz. Eğer bu sosyal destek sistemini hayata geçirebilirsek, sosyopsikolojik desteği uzmanlarımız aracılığıyla güçlendirebilirsek bugün sizin söylemiş olduğunuz birçok alanda da koruyucu ve önleyici tedbir alabileceğimizi düşünüyoruz ve bunun da takipçisi olduğumu ifade etmek istiyorum.

Boşanma oranlarıyla ilgili olan bir soru var. Şimdi, özellikle açık topluma gittiğimiz, temel hak ve özgürlüklerin arttığı, kadının birey olarak güçlendiği noktada bu kadar sosyolojik olarak yaşanan boşanma oranlarının artması bir sosyolojik vaka olarak karşımızda duruyor. "Biz burada hangi aşamadayız, dünyadaki durum nedir?" diyecek olursanız, son on beş yılda binde 2'lik bir artış gözüküyor. Yani binde 14'ten binde 16'ya yükselmiş gözüküyoruz ama dünya ortalamalarına baktığınız zaman burada binde 25 ile binde 50 arası, şu andaki Türkiye'deki boşanma oranlarının 4 katı dünya ortalamalarının olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla, aile, şu anda bizim toplumumuzun en önemli temeli olarak duruyor ve bu bizim açımızdan, özellikle toplumsal sorunlarda parçalanmış ailelerde daha çok sorun yaşandığından dolayı sevindirici bir noktadır. Biz de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı olarak hem evlilik öncesi destek mekanizmalarını güçlendirecek evlilik öncesi eğitim programlarını hem de evlilik sonrası bir danışma sistemini, danışmanlık mekanizmasını güçlendirecek şekilde ailelerimizin yanında olmayı, ailelerin sorun çözme kapasitesini artırıp kadınıyla erkeğiyle onların yanında olacağı, iletişim mekanizmalarını güçlendireceği bir politikayı da hayata geçirmek için büyük bir gayret içerisinde çalışıyoruz.

Sayın Tüzel'in sendikayla ilgili, Anadolu Ajansındaki sendikayla ilgili sorduğu soruyla ilgili detayları bilmiyorum. Bunu hem Sayın Başkanla hem de Sendika Başkanıyla görüşeceğim, bize düşen bir şey varsa da bunu sizinle de konuşup takipçisi olacağımızı ifade etmek istiyorum.

Şehit yakınları ve gazilerle ilgili gelen bir sorumuz vardı. Burada şehit yakınlarıyla ilgili, Başbakan Yardımcımızın Başkanlığında beş bakanlığımız beraber bir çalışma yaptık. Özellikle şehit yakınları ve derneklerle, vakıflarla yaptığımız çalışmada onların talepleri doğrultusunda birçok düzenlemeyi hayata geçirecek bir taslağı oluşturduk. İkinci istihdamın da içinde olduğu, birçok sağlık hizmetlerinin güçlendirildiği, ulaşılabilirlikle ilgili sorunların çözüldüğü, muhtaçlık belgesinin aranmadığı, birçok sorunun çözüldüğü bir taslak şu anda çalışıldı. Sayın Başbakanımıza şu anda taslağı anlatacak aşamaya geldik, ona vereceğimiz bilgiler doğrultusunda Sayın Başbakanımızın bunu halkımıza anlatacağı şekilde, hızlı bir şekilde, bir on beş-yirmi gün içerisinde süreci tamamlayacağımızı da ifade etmek istiyorum.

Pozantı'yla ilgili...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Bakanım.