GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2012 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2010 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:43
Tarih:20.12.2011

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Yine, bazı eleştirileri cevaplandırmak üzere buradayım.

Değerli arkadaşlar, daha önce bu kürsüden sizlere güncellemeyle ilgili konuyu açıklamıştım fakat bazı arkadaşlarımız maalesef gerek burada yaptığım açıklamayı gerekse birkaç kez basına yaptığım düzeltmeleri görmemiş olsa gerek ki, buradan "Halkın zekâsıyla alay ediyorlar." diye bir ifade kullandılar. Doğrusu, kim halkın zekâsıyla alay ediyor, milletimiz takdir etsin.

Bakın, ben bir basın toplantısında bir soruya cevaben şunu söylemişim: "KKDF'yi artırdık -artırdık, demişim, altını çiziyorum, artırdık- çünkü ithalata yönelik bir tedbir olarak bunu düşünüyoruz." "Cep telefonlarında ÖTV'yi artırdık." demişim. "Sebebi cari açığı azaltmaktır." demişim. "Otomobillerde ÖTV'yi artırdık." demişim. "Sebebi yine cari açığa yönelik bir tedbir diye düşünmüşüz." demişim. Devam ediyorum, sonra demişim ki: "Binek muadili ticari araçlardaki artış ise haksız rekabeti azaltmaya yöneliktir." Arkasından da demişim ki: "Sigara ve tütün ürünleri üzerinde de biz güncelleme yapmışız." Bu son söylem çerçevesinde demişim ki: "Bu artışların güncelleme olarak görülmesi gerekir." Tekrar baktım, hakikaten bu çerçevede üç aşağı beş yukarı demişim ki: "KKDF artışı, cep telefonundaki ÖTV artışı, otomobildeki ÖTV artışı cari açığı indirmeye yönelik bir tedbirdir. Binek muadili ticari araçlardaki artış ise haksız rekabeti engellemeye yöneliktir ama sigara ve tütün mamullerindeki artış, bir süredir yapmamıştık, enflasyona paralel olarak artıyoruz, bu bir güncellemedir."

Şimdi, yine, bakın, 3'üncü kezdir bu açıklamayı yapıyorum. Eminim, tekrar arkadaşlar gelip buradan güncelleme konusunu gündeme getirebilirler.

İkinci konu: Dışarıda da çok soruldu, burada da dün çok tartışıldı. Maliye Bakanı olarak ben bir sorumluluğum gereği, dün burada bir konu gündeme getirildi. Dedi ki: "Bir bakan yardımcısına aylık 40 bin küsur liraya kirayla A8 kiralandı; böyle bir duyum var." Biz araştırttık hatta şöyle yaptım ben: Başbakanlık Müsteşarımızı aradım, dedim ki: "Şu anda inceleyin lütfen, altında A8 olan bir bakan yardımcısı var mı yok mu? Lütfen bunu araştırın." dedim; bir. İkincisi "Varsa aylık kirası ne kadardır? 43 bin mi iddia edildiği gibi, yoksa başka mı?"

Şimdi, bana az önce bilgi geldi. 14 tane bakan yardımcımız var. "Hiç birisine -Bana gelen bilgi çerçevesinde söylüyorum Başbakanlık Müsteşarımızdan- Audi A8 kiralanmamıştır." Yani bırakın kira bedeli ne kadardır, hiçbir bakan yardımcısına Audi A8 kiralanmamıştır.

Şimdi değerli arkadaşlar, onun için lütfen, yani buralarda gerek bana gerekse başka arkadaşlara ilişkin iddiaları biraz araştıralım.

Bakın, ben güncelleme konusunu defalarca açıklığa kavuşturdum; defalarca basında bu yönde açıklamada bulundum, Plan ve Bütçe Komisyonunda açıklamada bulundum. Dedim ki, bakın, burada artışlardan da bahsetmişiz, güncellemeden de bahsetmişim. Zaman zaman sizlerin de söylemleri basında farklı bir şekilde ifade bulabiliyor. Bizim de bu şekilde ifade bulabilir. Zaman zaman biz bu yanlışları düzeltmeye çalışıyoruz ve bunları doğru gibi sunmak hakikaten doğru değildir.

Şimdi, değerli arkadaşlar, tabii, burada az önceki konuşmacımız Türkiye'nin hangi alanlarda büyüdüğünü söyledi. Doğrusu, dinlerken hangi ülkede yaşıyorum ben de merak ettim.

Şimdi, bakın, birçok husus aslında bazı uluslararası endekslerde özetleniyor. Mesela, önemli bir endeks var. Uluslararası bir grup tarafından bu endeksler tutuluyor. Mesela, yolsuzluk algı endeksi. Bu endeks her sene, bütün ülkeler için, sürekli bir şekilde genişleyen bir ülke setiyle birlikte yapılıyor. Şimdi, hep eleştiriliyorum, "2002 baz alınıyor." deniyor ama e başka ne yapabiliriz ki? Yani şimdi ya başka ülkelerle karşılaştıracağız ya da bizden önceki dönemle karşılaştıracağız. Şimdi, "Corruption Perception Index" dediğimiz yani bu Yolsuzluk Algılama Endeksi'nde 2002 yılında Türkiye, 102 ülke arasında 65'inci sırada yani 102 tane ülke araştırılmış, 65'inci sıradayız. 2011 yılı aynı raporda paylaşabilirim, burada haritayla birlikte var- Türkiye 182 ülke arasında 61'inci sırada, daha doğrusu 61'inci sırayı iki ülkeyle paylaşıyor.

AHMET DURAN BULUT (Balıkesir) - Çok büyük başarı!

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Devamla) - Evet, çok büyük bir başarı değerli arkadaşlar. Bakın, şimdi?

OKTAY VURAL (İzmir) - Hep 61'de mi? 62'den 61'e mi?

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Devamla) - Müsaade edin. 105 ülke arasında Türkiye, 105 ülke arasında kaçıncı sıradaydı? 65'inci sıradaydı.

OKTAY VURAL (İzmir) - Nispi olarak bakılabilir mi?

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Devamla) - 182 ülke arasında eğer siz 61'inci sıraya yükselmişseniz, bu büyük başarıdır.

OKTAY VURAL (İzmir) - Sıranıza bakın!

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Devamla) - Hangi ülkeleri geride bırakmışız?

OKTAY VURAL (İzmir) - Demek ki, 100 ülke yerine 80 olsaydı başarısız mı olacaktınız?

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Devamla) - Hangi ülkeler? Bakın, 2002 yılında İtalya 31'inci sırada. 105 ülke arasında -basit bir örnek- İtalya 31'inci sırada, Türkiye 65'inci sırada. Şimdi, geliyoruz 2011 yılına, Türkiye 182 ülke arasında 61'inci sırada, İtalya 69'uncu sıraya düşmüş. Biz, Brezilya'dan, Çin'den, Yunanistan'dan, Tayland'dan, Bulgaristan'dan, Hindistan'dan, Arjantin'den, Endonezya'dan, Meksika'dan, Rusya'dan, -sıralama devam ediyor- bunların hepsinin önüne geçmişiz. Bakın, bunların gerisindeyken biz bu ülkelerin önüne geçmişiz.

ALİM IŞIK (Kütahya) - Hangi ülkelerin gerisindeyiz Sayın Bakan, bir de onlara bakalım.

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Devamla) - Değerli arkadaşlar, şimdi siz "Hangi ülkelerin 2002 yılında gerisindeyiz?" diye soruyorsunuz.

ALİM IŞIK (Kütahya) - Şimdi, şimdi?

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Devamla) -  Cevap vereyim size: Tayland, Salvador, Mısır, Etiyopya, Dominik Cumhuriyeti, Çin, Meksika, Kolombiya, Sri Lanka'nın arkasındaymışız.

OKTAY VURAL (İzmir) - Yani sıra değişmemiş öyle mi Sayın Bakan?

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Devamla) - Hayır, sıra çok iyi değişmiş.

OKTAY VURAL (İzmir) - Nasıl değişmiş ya?.

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Devamla) - Bakın, Türkiye 2002 yılında El Salvador'dan, Mısır'dan, Etiyopya'dan, Dominik Cumhuriyeti'nden, Çin'den, Meksika'dan, Kolombiya'dan, Sri Lanka'dan, Slovak Cumhuriyeti'nden, Fas'tan, Latvia'dan, Çek Cumhuriyeti'nden daha kötüymüş, şimdi Türkiye tüm bu ülkeleri aşmış.

OKTAY VURAL (İzmir) - Yani 1'inci sırada olanın 1'inci konumu devam ediyorsa 62 de devam ediyordur. Doğru bir mantık değil, sıralamaya göre değil. O endeksin sayısına göre bakmanız lazım, ona bakarak? Sıralamadan giderseniz iddianızı savunamamış olursunuz.

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Devamla) - Size vereceğim.

Şimdi, değerli arkadaşlar, bakın, uluslararası rekabet gücü endeksi var. Türkiye 2002 yılında 80 ülke arasında 65'inci sırada yani sondan 15'inci ülkeyiz. 2011 yılında 142 ülke arasında 59'uncu sıradayız. Eğer "İyileşmedi." diyorsanız, takdire bırakıyorum.

Şimdi, iş yapma kolaylığı endeksi var, bütçeyle ilişkili bu. Sonuçta bütçe istihdamla ilişkilidir, bütçe yatırımla ilişkilidir. Peki, Türkiye iş yapma kolaylığı endeksinde -Dünya Bankası tarafından tutuluyor- nerede? Türkiye 2006 yılında 155 ülke arasında 93'üncü sırada, 2012 yılında -yeni açıklandı- 183 ülke arasında 71'inci sırada çok ciddi iyileşme var. Ondan önceki veri yok.

ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) - Yani 71 iyi midir sizce?

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Devamla) - Hayır, değil, daha kat edeceğimiz mesafe çok ama nereden nereye geldiğimiz de önemlidir ve bunu ben başka ülkelerle karşılaştırıyorum.

Bakın, İnsani Gelişmişlik Endeksi, bu çok önemli bir endekstir, sık sık sizler tarafından da gündeme getirilen bir endekstir. 2002 yılında 177 ülke arasında 88'inci sıradayız. 2011 yılında ülke sayısı 10 artıyor, yani 187 ülkeye çıkıyor, Türkiye'nin sıralaması 3 sıra geriye gidiyor yani 7 sıra bu anlamda ilerliyoruz, İnsani Gelişmişlik Endeksi'nde bile. Şimdi, İnsani Gelişmişlik Endeksi'nde Türkiye niye geride biliyor musunuz? Yirmi beş yaş üstü nüfusun ortalama okulda geçirdiği süre altı buçuk yıl. Yirmi beş yaş üstü nüfusun AK PARTİ'yle ilgisi olmadığını herkes bilir.

ALİM IŞIK (Kütahya) - Onlar bu memleketin vatandaşı değil mi? Sayın Bakan yapmayın, siz böyle değerlendirme yapmayın, başkaları yapsın.

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Devamla) - Evet, yirmi beş yaş üstü nüfusun AK PARTİ öncesi dönemle ilişkili olduğu son derece ortadadır.

Değerli arkadaşlar, her şey ortadadır. Bütün uluslararası endekslerde Türkiye ilerleme göstermiştir. İnsani Gelişmişlik Endeksi'nde de ilerleme göstermiştir, ama olduğumuz yerler yeterli değildir, daha da ileriye gitmemiz lazım.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim.