GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TOKAT MİLLETVEKİLİ REŞAT DOĞRU'NUN, (2/15) ESAS NUMARALI 2547 SAYILI YÜKSEKÖĞRETİM KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ?NİN, İÇ TÜZÜK?ÜN 37?NCİ MADDESİNE GÖRE DOĞRUDAN GÜNDEME ALINMASINA İLİŞKİN ÖNERGESİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:52
Tarih:17.01.2012

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2547 sayılı YÖK Kanunu'nda değişiklik yapılması hakkındaki kanun teklifi üzerine söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, Sayın Rauf Denktaş'ın vefatından duyduğum üzüntüyü paylaşıyorum. Kendisiyle şahsen görüşme şansım da olmuştu, anısı önünde saygıyla eğiliyorum, Allah'tan rahmet diliyorum. Hepimizin başı sağ olsun.

Değerli milletvekilleri, bir süre önce, biz burada, hep beraber günlerce "eşit işe eşit ücret" kavramını tartıştık. Sizler AKP'li milletvekilleri çıktınız "Eşit iş yapan insanlar eşit ücret almalılar." dediniz. Alelacele çıkardığınız kanun hükmünde kararnameyle yaptığınız yanlışları düzeltmek üzere burada ciddi çabalar sarf ettiniz, yine gündemi değiştirdiniz ve kanun hükmünde kararnamelerinizde bazı değişiklikler yapmaya çalıştınız ama yine beceremediniz çünkü eşit işe eşit ücreti bir türlü sağlayamadınız. İşte, üzerine söz aldığım teklif de, bu 4/B'yle ilgili teklif de sizin bu işi nasıl beceremediğinizi çok net bir şekilde gösteriyor. Bu teklif aslında eşit işe eşit ücret savınızın birazcık desteklenmesi amacıyla getirilmişti. Bakalım, birazdan ellerinizi göreceğim, kabul edecek misiniz, etmeyecek misiniz. Aslında sizlerin, 4/B'lilere döner sermayenin verilmesi, hak ettikleri döner sermayenin verilmesi ile biraz vicdanınız rahatlayacaktı. Aslında sizler buna "Evet." deseniz bile 4/B'lilerin hakkını verememiş olacaktınız çünkü siz onları farklı kadrolarda istihdam ediyorsunuz. Olayın ekonomik boyutu böyle. Paralarını verseniz bile bu insanlar farklı kadrolarda istihdam edildikleri için bir eziklik yaşıyorlar. Bir tarafta memur, bir tarafta 4/B'li, bir tarafta taşeron. Bir hemşire düşünün, bir sağlık çalışanı düşünün, çok farklı kadrolarda aynı işi yapıyor ve eşit ücret alamıyor. Bakalım, sizler birazdan bu tablo karşısında nasıl bir tavır takınacaksınız ve "Evet." mi diyeceksiniz, "Hayır." mı diyeceksiniz? Ben müneccim değilim ama sizlerin maalesef bu tasarıya "Hayır." diyeceğinizi adım gibi biliyorum. Ben de buradan söz veriyorum, sizin "Hayır." deyişinizin videosunu alacağım, 4/B'li bütün sağlık çalışanlarına göstermek üzere kendi web sitemden yayınlayacağım, diyeceğim ki: "İşte AKP'nin hâli budur. Size söz veriyor, `Eşit işe eşit ücret.' diyor, biz teklif getirince de kalkıp `Hayır.' diyor. "

Sayın milletvekilleri, "Evet." deyin o zaman, eğer bu duruma düşmek istemiyorsanız 4/B'lilere, lütfen, döner sermayeden hak ettikleri payı almaları için "Evet." deyin.

Bakın, birçok temel konuda yanlışlık yapıyorsunuz, temel konularda, sonra kalkıyor muhalefet, sizin yaptığınız bu temel yanlışları düzeltmek için bazı çalışmalar yapıyor. Siz ne yapıyorsunuz? Her zaman olduğu gibi muhalefetin sesine kulak tıkıyorsunuz. Sizler "Muhalefetin konuşmasını istiyoruz." diyorsunuz "Belki bizim göremediğimiz şeyleri bize söylerler." diyorsunuz. Çıkıyoruz, size bunları söylüyoruz ama kulaklarınız bizleri maalesef, maalesef duymuyor. Biz size bunu sunarak ve bir başka muhalefet partisi CHP olarak desteklerken sizler ne diyeceksiniz? "Eşit işe eşit ücret almasınlar." diyeceksiniz. Ne diyeceksiniz? "4/B'li çalışanlar hak ettikleri parayı almasınlar." diyeceksiniz "4/B'li çalışanlar hak ettikleri döner sermayeyi almasınlar." diyeceksiniz.

Bakın, biz sadece bu tasarıya destek vermek için söz almadık. Aslında, bir de bu tasarıya çok daha önemli bir desteği vermek üzere bir kanun teklifi hazırlamıştık. Bu kanun teklifinde demiştik ki: "4/B'liler kaldırılsın, bu insanlar doğrudan kadroya alınsın." Yine demiştik ki: "4/B'lileri hiçbir şekilde ezdirmeyelim ve 4/B'lilerin döner sermayelerini tamamen kaldıralım çünkü döner sermayeler emekliliğe yansımıyor. Emekliliğe yansıtacak şekilde bir ücret politikası yapalım." demiştim.

Bakın, sizin bu ekonomik anlayışınız, sizin bu döner sermaye ve kâr anlayışınız bizi nerelere götürüyor biliyor musunuz? Dün, Bingöl'ün Kiğı ilçesine gitmiştim. Bingöl'ün Kiğı ilçesinin yolu da kapalıydı, elektriği de kesikti ve siz oranın hastanesini de kapatmıştınız ve orada bir kadın, doğum yapmaya çalışıyordu büyük sıkıntılar içerisinde. İşte, ekonomik anlayışınız sizin bu kadardır. Tıbba bunu bulaştırmayın.

Çok teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Atıcı.