Konu: | NATO GÜNÜ'NE İLİŞKİN |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 90 |
Tarih: | 04.04.2012 |
ŞİRİN ÜNAL (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; NATO Günü hakkında gündem dışı söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
4 Nisan 1949'da Washington Anlaşması ile kurulan NATO bir kolektif savunma örgütü olarak bilinmektedir. Toplamda on dört maddeden oluşan, kurucu anlaşma özelliği taşıyan Washington Anlaşması'nın özellikle 3'üncü, 4'üncü ve 5'inci maddeleri çok önemlidir. Bu maddelerle üye ülkeler ortak savunma için yeteneklerini geliştirmeyi, herhangi bir üyenin toprak bütünlüğü, siyasi bağımsızlık ve güvenliği tehlikede olduğunda bir araya gelmeyi ve herhangi birine saldırıldığında bu saldırıyı hepsine karşı yapılmış bir saldırı olarak kabul etmeyi taahhüt etmişlerdir.
Değerli milletvekilleri, NATO, ülkemizin veto yetkisi olduğu önemli bir uluslararası örgüttür. Bu bakımdan NATO üyeliği Türkiye için önemlidir. Tarihin en başarılı savunma ittifakı olarak anılmaktadır. Ülkemiz 1952 yılından bu yana NATO'ya üyedir. Bu yıl 60'ıncı yıl dönümünü kutlayacağımız bu üyelik, ülkemizin itibarına ve uluslararası ağırlığına katkı yapmaktadır.
Uzun yıllar on altı üye ile çalışan NATO, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin dağılmasının ardından bugün yirmi sekiz üye devlet ile çalışmalarına devam etmektedir.
Çoğunluk nüfusunun Müslüman olduğu bir müttefik olma özelliğiyle NATO içinde özgün bir konumu bulunan ülkemiz, gerek sert gerek yumuşak güç kapasitesiyle ittifakın faaliyetlerini sürdürdüğü coğrafyalar açısından vazgeçilemez bir değerdedir. NATO'nun Bosna-Hersek, Kosova ve Afganistan'daki faaliyetlerine yaptığımız kapsamlı katkılar bu kapasitemizi seferber etme iradesine sahip olduğumuzun göstergesidir.
Türkiye'nin NATO üyeliği ülkemizin uluslararası kimliğinin bir parçasıdır. Ülkemiz ittifak faaliyetlerine, hem NATO'nun Türkiye için hem de Türkiye'nin NATO için ifade ettiği önem çerçevesinde kapsamlı ve aktif katkıda bulunmaya devam etmektedir. Türkiye, NATO içindeki konumunu, hem kendi ulusal çıkarlarını gözeterek hem de ittifak dayanışmasını destekleyerek sürdürmektedir. Türkiye, NATO bünyesinde müşterek savunma ve kriz yönetimi konusundaki faaliyetlere de aktif şekilde katılmaya devam etmektedir. Güçlü silahlı kuvvetlerimiz ve son yıllarda artan sivil nitelikli imkân ve kabiliyetlerimiz buna imkân sağlamaktadır. Türkiye, Afganistan için sivil ve askerî imkânlarını seferber etmiştir. Bu bir yandan Türkiye'nin Afganistan'a verdiği öneme işaret etmekte, diğer yandan ise ittifakın müşterek faaliyetlerine katkıda bulunma kapasite ve iradesini ortaya koymaktadır.
Sayın milletvekilleri, teşkilatın askerî yapısı üye ülkelerin genelkurmay başkanlarından veya onlar adına daimî görev yapan temsilci askerî personelden oluşur. Konseye karşı sorumlu olan Askerî Komite ittifakın en üst düzeydeki askerî mercisidir. NATO'nun hâlen Askerî Komiteye bağlı Dönüşüm Müttefik Komutanlığı ve Harekât Müttefik Komutanlığı olmak üzere iki büyük komutanlığı bulunmaktadır. Harekât Müttefik Komutanlığının "SHAPE" adıyla anılan karargâhı Belçika'nın Mons şehrindedir ve komutanı "Saceur" olarak bilinmektedir. Üst düzey sivil ve askerî personelden oluşan NATO karargâhı ise Brüksel Belçika'da bulunmaktadır.
NATO'nun temel prensiplerinden -süre darlığı nedeniyle- ilk dördünü arz ediyorum: İttifak savunma amaçlıdır. Caydırmak için yeterli bir gücü muhafaza etmek esastır. Üyelerin toprak bütünlüğü ve bağımsızlığı garanti edilerek dünya barışına katkı devam ettirilir. Üye ülkelerden birine yapılan tecavüz tamamına yapılmış kabul edilir. 5'inci madde.
Değerli milletvekilleri, NATO altyapı programı, askerî kuvvetleri desteklemek için ihtiyaç duyulan ve NATO altyapı dökümüne ait bina, tesis, teçhizat ve sistemleri temin etmek için tahsis edilen bir fondur. NATO üyesi ülkeler bu fona mali destek verir ve bu fondan gerekli giderlerini karşılamaktadırlar. Türkiye'nin fona katkı oranı yaklaşık yüzde 1,5'tur. 1953 yılından bugüne kadar yaklaşık 300 milyon avro katkıda bulunduğumuz bu fondan 15 misli fazlasını, 4,5 milyar avroluk bir yardım aldığımızı söylemekten onur duyuyorum.
Değerli milletvekilleri, bir yandan üyesi olduğumuz NATO ve Birleşmiş Milletlerin, diğer yandan da müzakere süreci devam eden Avrupa Birliğinin ülkemiz ve milletimizin çıkarları için faydalı olacağına inanıyor, hepinize saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Ünal.