| Konu: | CUMHURBAŞKANI SEÇİMİ KANUNU TASARISI |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 53 |
| Tarih: | 18.01.2012 |
S. NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhurbaşkanı Seçimi Kanunu Tasarısı'nın 5'inci maddesi üzerine verdiğimiz önergede düşüncelerimizi açıklamak üzere söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sözlerimin başında, Kıbrıs Türklüğünün bozkurdu, yol göstericisi rahmetli Rauf Denktaş'ı saygıyla anıyorum, kendisine Cenabıallah'tan rahmet diliyorum, ailesine ve aziz milletimize de başsağlığı diliyorum.
Bu önergeyle 5'inci maddenin tasarı metninden çıkarılmasını teklif ediyoruz. Bu madde, siyasal sistemimiz açısından bazı riskleri, yozlaşma ihtimallerini ihtiva etmektedir. Küreselleşen dünyada NATO, AGİT gibi birlikler birtakım barış amaçlı askerî müdahalelere her zaman karar verebilir ve bu birliklerin içerisindeki devletimiz de bu kararlarla birlikte, bu kararlara ortak olabilir. Özellikle uzak coğrafyalarda bulunan ülkeler ile Türkiye böylece kolayca savaşın eşiğine gelebilir. Bu tür ihtimallerle gelecekte sık sık karşılaşabileceğimizi şimdiden söylemek mümkündür.
Anayasa'mızın 78'inci maddesinde Meclis seçimlerinin savaş sebebiyle geri bırakılması hususu düzenlenmiştir. Demokrasilerde millî iradenin sonlanması, ara verilmesi yahut millî iradenin tecelli ettiği yer olan parlamentoların askıya alınması gibi bir seçeneğe hiçbir zaman cevaz verilmediği için, daha doğrusu bu ihtimal hiçbir zaman bir seçenek olarak görülmediği için anayasalarda parlamentoların son derece istisnai bir hâlde -ki bu bizim sistemimizde savaş hâlidir- seçimlerin bir yıl süreyle ertelenebileceği yer almıştır. Bu hususta geniş yorum yapılmamalıdır, Anayasa'da böyle bir şey yoksa yasalarla düzenlemeye tevessül edilmemelidir. Millî iradenin tecellisine istisna getiren bu durumun yasalar ya da kanunlar hiyerarşisinde daha altta yer alan diğer düzenlemelere konu yapılmasının önü açıldığı takdirde, Anayasa'da yer alıp sadece Anayasa'da düzenlenmesi gereken ve böylece emredici niteliği olan birçok kabulün kolay değiştirilmesini de zımnen kabul etmiş olursunuz. Anayasaların toplumsal sözleşme ve kolayca değiştirilmemesi gereği ve hususiyetini muhafaza etmek gerekir. Açıkçası, 5'inci madde Anayasa'nın sadece Meclis için öngördüğü bir hâli kıyas yoluyla tasarıya taşımaktadır. Anayasa'da olmayan bir norm geniş yorum yapılarak yasayla doldurulmaya çalışılmaktadır ki bu durum açıkça Anayasa'ya aykırılık teşkil etmektedir.
Bu eleştirilerimizi Komisyonda dile getirdiğimizde, Hükûmet temsilcisi Sayın Bozdağ da eleştirileri haklı görmekle beraber zorunluluk doğabileceğini ve şu anda Anayasa'da bir boşluk olduğunu, bu istisnai durumun dahi öngörülerek düzenlenmesi gerektiğini ifade etmiştir. Milliyetçi Hareket Partisi olarak biz de bu tespite katılabiliriz ancak katılmadığımız, bu düzenlemenin yapılış şeklidir. 2010'daki Anayasa değişiklik tasarısında Hükûmet bu düzenlemeyi Meclisin ve halkın önüne getirmemiştir. Cumhurbaşkanının görev süresinin ne olduğu Hükûmet tarafından bugüne kadar ortada bırakılmıştır. Bugün bu düzenlemenin bir yasayla yapılmaya çalışılması tutarlılık arz etmemektedir. Milliyetçi Hareket Partisi olarak bu düzenlemenin Anayasa değişikliği ile yapılmasının hem hukukun genel prensiplerine, Anayasa'nın emredici niteliğine hem de siyasal anlayışımıza uygun olduğu kanaatindeyiz. Anayasa'yı değiştirme çalışmalarının yapıldığını, bunun için Uzlaşma Komisyonunun gayret gösterdiğini kamuoyu biliyor. Gelin, bu değişikliği, bu eksikliği Anayasa değişikliği tasarısında giderelim.
Bugün için stratejik bir eksiklik olduğunu da düşünmüyorum çünkü Anayasa'mızda Cumhurbaşkanlığına, görev süresi tamamlandığında, kimin vekâlet edeceği hususu açıktır. Bildiğiniz gibi, bu makam, Anayasa'mızın 106'ncı maddesine göre, Meclis Başkanıdır. Vekil, asilin tüm yetkilerini haizdir. Nitekim, Anayasa'mızda bu husus da açıkça belirtilmiştir diyor, birtakım hukuki değerleri çiğnememek adına, suistimallere kapı aralamak anlamına gelecek 5'nci maddenin tasarıdan çıkarılması önerimize desteklerinizi beklediğimi ifade ediyor, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Korkmaz.