GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: CUMHURBAŞKANI SEÇİMİ KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:54
Tarih:19.01.2012

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu önergeyi verdik, milletvekilleri yirmi beş yaşında seçiliyor diye.

Peki, soruyorum size: Bu önergemiz mevcut Anayasa dururken kabul edilebilinir mi, kabul edebilir misiniz? Edemezsiniz değil mi, niye? Anayasa hükmü ancak Anayasa'yla değişir.

Şimdi, kabul edemezsiniz, edilmez diyen AK PARTİ'lilere de dönüyorum ve ikinci fıkrayı okuyorum: "Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır." Peki, siz bu kanunla onu değiştirebilir misiniz?

ADALET BAKANI SADULLAH ERGİN (Hatay) - Değiştirmiyoruz ki zaten.

HASİP KAPLAN (Devamla) - Değiştirirsiniz, siz çoğunluksunuz, çoğunluksunuz, yaparsınız. Arkadaşlar, bu usul hatalarıyla bu Meclisi bu anlamda çalıştırmak ne kadar doğru?

Şimdi, Cumhurbaşkanı seçimini konuşuyoruz ve başından sakat bir yasanın üzerinde tartışıyoruz iki gündür. Cumhurbaşkanlığının, makamının bir Devlet Denetleme Kurulu var. Hrant Dink davasıyla ilgili bir inceleme başlatmıştı, ne oldu? Hâlâ çalışmaya devam ediyor. Peki, mahkeme kararını verdi mi? Verdi. Bu Devlet Denetleme Kurulu ne zaman karar verecek arkadaşlar?

Başbakana bağlı bir teftiş kurulu var, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin mahkûmiyet kararı vardı, Hrant Dink davasında Türkiye mahkûm edilmişti adil yargılama hakkından ve yaşam hakkı ihlalinden. Yaşam hakkı ihlalinde, ihlal olunması durumunda gereği yapıldı mı? Yapılmadı, Cumhurbaşkanı da yapmadı, Başbakan da yapmadı, teftiş kurulu da harekete geçmedi, Devlet Denetleme Kurulu da sumen altı etmiş olayı gidiyor. Ama, bir şey söyleyeyim: Bu ülkenin vicdan sahibi insanları hangi görüşten ve partiden olursa olsun, hangi etnik, dinî, mezhepsel farklılığa sahip olursa olsun, yalnızca insan ve vicdan olmanın odağında bugün Dink'in ölümünün 5'inci yıl döneminde eğer Taksim Meydanı'ndan 10 binlerce insan Agos'a doğru sessiz bir çığlık olarak yürüyorsa hepimizin oturup düşünmesi gerekiyor. Bu sessiz çığlık adalet arayışı, vicdan arayışı, insanlık arayışı ve aynı zamanda itiraz çığlığıdır, adalet çığlığıdır, vicdan çığlığıdır.

Şu an canlı yayınlarda veriyor, 100 binleri bulmuş insanlığın vicdanı Taksim Meydanı'nda Agos'a doğru yürüyor ama Cumhurbaşkanlığı Denetleme Kuruluysa uyuyor, Başbakanlık Teftiş Kurulunun ise hiç umurunda değil ve Dink davasında, yürekli olmasını istediği en yüce makamlar, işlerine gelen başka davalarda yürekli olabiliyorlar ve her nedense devletin derinliklerinde tezgâhlanan bir cinayetin ve bu tezgâhın arkasındaki yetkililerin bulaştığı bir iktidar söz konusu olunca daha çok yüreksizce davranmaya başlıyor.

Evet, suçlananların büyük bir kısmı ihmal, görevi kötüye kullanma nedeniyle... Eğer bir ucu, bir soru işaretiyle iktidar partisine doğru yöneliyorsa daha dikkatli olması gerekiyor ve bunun adil yargılanmasını sağlamak için çok çok daha dikkat etmesi gerekiyor.

Şu an, sessiz çığlık "Bu dava bitmedi." diyor, Agos'a doğru yürüyor ve bu ülkenin renkleri, sesleri, etnisitesi, dini, mezhebi, inancı, ne olursa olsun kendi yurttaşına sahip çıkmanın onurlu yürüyüşüyle "Bu dava bitmedi." diyor. Bitmeyen bu davada Cumhurbaşkanlığı Denetleme Kurulununsa işi devam ediyor, hâlâ devam ediyor. Bunun için, bu usul hatasını hatırlatmak istedik önergeyle.

EMİNE ÜLKER TARHAN (Ankara) - Başkanım, karar yeter sayısı...

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Kaplan.