GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: KAMU GÖREVLİLERİ SENDİKALARI KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:88
Tarih:02.04.2012

SIRRI SÜREYYA ÖNDER (İstanbul) - Sinema emekçisiyim, onu bir sonraki şeyde konuşacağız çünkü sinema emekçileri "Diğer" başlığı altında yer alan maddeye dolduruluyorlar.

Fakat burada Sayın AK PARTİ'lilere birkaç durumu hatırlatmak istiyorum: Bizim verdiğimiz bu değişiklik önergesi iş yerlerinde emekçi konumunda olan herkesin toplu sözleşme yapabilmesi? Birçoğunuz bu laf kalabalığında ve bu teknik dille ilgilenmiyorsunuz. Mealen şöyle bir şey: Bu 4/C'lilere dünyada ölüm hariç her şeyi yasak ediyorsunuz ya, hiçbir şeyden yararlanamıyorlar ya, her şeyden mahrumlar ya, bari hiç olmazsa öbürlerinin yararlandığı kadar toplu sözleşme hakkından yararlanmalarını temin etmeniz için verilmiş bir değişiklik önergesi. Çalışanın hakkı, hukuku, en az bir diğeri kadar. Hiç bıyık bükmeyin, hiç gözünüzü çatmayın, sizin ne hakkınız varsa -gökten şeriatla inmediniz- öbürünün de o kadar hakkı var.

Ben size söyleyeyim, bu Meclisten başlayalım. Kendi kulisinizde kahve söylemeyin, getirirken 4/C'li işçi içine tükürebilir, o kadar öfkeliler size. Gelin, muhalefet kulisinde için.

Allah sizi esirgesin, siz hastalanmayın, sizi götüren ambulansın şoförü var ya, 4/C'li. Bak, hastalanmayın, hastalanırsanız eşiniz dostunuz ya da bir AK PARTİ'li, yani 4/C'lilere her şeyi haram eden bir AK PARTİ'li bulun, sizi o götürsün. Sorumluluğu da yok. Bak, para vermiyorsunuz, emeklilikten faydalanamıyor, kendi emeğinin pazarlığını bir başkası yapıyor -aynı işi görüyorlar- kendi yapamıyor. Ben şoför olsam sizi salim olarak götürmek sorumluluğunu hissetmem.

Laboranta kan aldırmayın. Bak, orada esas hizmetlerde taşeron çalıştırılamıyor ya, bu işi "servis" diye başlattılar, "güvenlik" diye, "temizlik" diye başlattılar, esas şeyler de şu an taşeronlaştırılmış durumda. İğneyi, Allah esirgesin "zort" diye biraz fazla kaçırabilir. Tamam mı? Kendinize dikkat edin. Hayatın her alanında -500 bine çıkardınız- bu 4/C'lilerle muhatap olacaksınız.

4/C'li yapacaksanız bir tek polisleri yapın, belki insafa gelirler, belki emekçilere, mazlumlara, Kürtlere bu kadar pervasız davranmazlar. Yapacaksanız onları yapın.

Daha ileri gidelim. Bakın, adliyede, efendime söyleyeyim, hastanede, birçok kamu kurum ve kuruluşunda esas işleri görenlerin hepsi taşeron ve bunların hulusu kalp ile kamunun hizmetini göreceklerini beklemek ancak safdillik olur.

Onun için, bu verdiğimiz değişiklik önergesi şu arkadaşlar, mealen: "4/C'li" dediğiniz o da Allah'ın bir kulu olan, diğeriyle aynı işi yapan, hatta daha fazla çalışan, hiçbir güvencesi de olmayan insanı diğeriyle aynı duruma getirmek. Buna hangi vicdanla yok diyebilirsiniz ki? Biriniz de çıkın Allah aşkına? İşte ismen sataşıyorum burada, sayın grup başkan vekilleri gelsin, desinler ki ya da Bakanlık temsilcisi, kendisi de burada yok- gelsin, desin ki: "Arkadaş, bizim şuna hak gördüğümüzü 4/C'liye hak görmememizin sebebi bu." Ben de geleyim elini öpeyim "Aferin ya" diyeyim. Yok ki böyle bir gerekçe. Zalimlikten başka? Bu kadar "IMF'ye posta koyuyoruz" diyorsunuz, bak IMF'nin, vaktinde bu ülkenin başına bela ettiği işler, bu 4/C'yi onlar tebelleş ettiler, siz de iman bellemişsiniz! El insaf vel hayâ vel iman. Biriniz gelin, şu Genel Kurula deyin ki: "4/C'li şu yüzden genel grev yapamaz arkadaş." Hepinizden hassaten rica ediyorum, biriniz gelin, Allah için deyin ki: "Gerekçesi budur, sebebi budur, olmazı budur." Buna ne mâni? Hiçbir şey! Bu neoliberal vahşi kapitalizme iman etmekten başka bunun bir gerekçesi yok. Varsa bir babayiğit gelsin, desin ki burada: "Bak kardeşim bunun gerekçesi budur." Biz de bütün emekçilerle beraber özür dileyelim.

Bu sefer, buna oy verecek olanlara saygılarımı sunmuyorum, geri kalanlarına saygılar. (BDP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Önder.

Sırrı Süreyya Önder ve arkadaşlarının önergesini oylarınıza sunuyorum: Kabul edenler? Kabul etmeyenler? Önerge kabul edilmemiştir.

SIRRI SÜREYYA ÖNDER (İstanbul) - Vallahi bravo! Vallahi bravo! Allah sizden razı olsun! Geri kalanın oylamasına katılmasak da olur. Bu ne ya? Bu nedir ya? Böyle bir şey olur mu? Ne farkı var? Ne farkı var onun diğerinden? Bu sağcılık değil, solculuk değil, hiçbir şey değil, insanlık bahsi, insanlık, vallahi insanlık bahsi!

BAŞKAN - Sayın Önder, lütfen?