GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: SİLOPİ KAYIPLARININ YIL DÖNÜMÜNE İLİŞKİN
Yasama Yılı:2
Birleşim:56
Tarih:25.01.2012

HASİP KAPLAN (Şırnak) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bundan on iki yıl önce 25 Ocak 2001 tarihinde HADEP Silopi İlçe Başkanı Serdar Tanış ve ilçe yöneticisi Ebubekir Deniz jandarma karakolunda göz altına alındı ve bugüne kadar kayıplar.

O günün bütün delilleri belgelendi. O dönem 2001 PKK'nın sınır dışına çekildiği, silahların sustuğu, hiçbir olayın olmadığı bir dönem. Buna dikkat çekmek istiyoruz. Ancak Jandarma Alay Komutanı olarak orada görev yapan Levent Ersöz ismi dikkatle incelendiği zaman bu kayıpların baş sorumlusu olarak ortaya çıkıyor.

Telefon eden Taşkın, yine o olayda yer alan iyi çocuk Veysel Ateş, eğer bu olayda sorgulanıp yargılansaydı Şemdinli'de bombalamaya katılmayacaktı ve Şemdinli'de çekirge iki sıçradı kırk yıl ceza aldı.

Levent Ersöz Alay Komutanı o da şu an tutuklu ve her nedense Fırat'ın ötesi soruşturulmadığı için bu şahsa, bu kayıplarla ilgili verilen onlarca dilekçe ve şikâyete rağmen tek kelime özel mahkeme savcılarınca sorulmamıştı. Şırnak Valiliği o tarihte altı gün boyunca bunu inkâr etmiş ancak altı gün sonra jandarmaya gittiklerini kabul etmişti. Oysaki Serdar Tanış o tarihte tehdit edildiğine dair hem Başbakana, Cumhurbaşkanlığına, İçişleri ve Adalet Bakanlığına ve Diyarbakır cumhuriyet savcılıklarına şikâyet dilekçeleri vermiş.

Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde yaşam hakkı ihlalinden ve kişi güvenliği ve özgürlüğünden dolayı mahkûm oldu ve daha sonra Levent Ersöz'ün yakalanmasıyla birlikte Serdar Tanış'ın kardeşleri, çok ilginçtir, kardeşlerinin bu davası uğruna bütün kardeşleri avukat oldu. Bakın, Abdülhekim Tanış avukat, Sedat Tanış avukat, Savaş Tanış avukat, İdris Tanış avukat ve eşleri de avukat bu arkadaşlarımızın. Bu davayı sonuna kadar izlemelerine rağmen, maalesef, bu konuda ihbarlara rağmen, yaptıkları müracaatlara rağmen bir adım dahi atılmıyor çünkü şiirden, resimden, tuvalden, kitaptan, poşudan, halaydan terörist yaratmakla meşgul olan bir zihniyet gerçek failleri ve canileri bütün delillerine rağmen soruşturmadığı gibi bu kardeş avukatların hepsinin ve Şırnak Barosunun yaptığı başvurular karşısında bakın Silopi Savcılığı görevsizlik kararını hangi tarihte veriyor: 17 Ekim 2011.

Şimdi, iktidara sesleniyoruz: Mademki çok samimisiniz bu faili meçhul cinayetler konusunda, bunları sorgulayacaksınız, burada gizli tanık bu cinayeti bu kişilerin işlediğini söylüyor. Yine, savcılar sağlık durumu nedeniyle sorgu yapamadıkları bahanesine sığınıyor bu dosyada. Böyle bir şey olabilir mi hukuk devletinde?

Arkadaşlar, bu şahıslar bu olaydan üç gün önce ilçemde ağabeyimi de tehdit etmişlerdi, yeğenimi de almaya çalışmışlardı ve karakolda yeğenimi almak istedikleri zaman orada Başsavcıyı aradım "Bilgimiz yok." dedi, Emniyet Müdürünü aradım "Bilgimiz yok." dedi. Bu şahsın çok kişiyi gözaltına aldığını biliyordum. Orada korucu başlarını da aldı, hatta Osman Demir'in öldürülmesine de sebep oldu.

İşte orada, bir hukukçu olarak çaresizliğimi size ifade edeyim: Aileme, herkese "Gidin, karakolun kapısına dayanın, bir hukuksuzluk var, kanunsuzluk var, öyle bir şeye teşebbüs ederse siz de gereğini yapın." demek zorunda kaldım. İşte bu kişiler, bu katiller bütün belgeleriyle ortada. Hükûmeti davet ediyorum. İki yıldır tutuklu olan Levent Ersöz'e özel savcılarınız gitsin, sorgu yapsın, bunun hesabını sorsun. Bunun çağrısını yapıyoruz.

Bu gündem dışı konuşmayla bir daha saygıyla yâd ediyoruz onları. Bu tür katliamları, cinayetleri de şiddetle kınıyoruz. Er geç bunun hesabının sorulacağını da bir kez daha buradan ifade etmek istiyorum.

Saygılarımla.

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Kaplan.