| Konu: | CHP GRUBU ÖNERİSİ |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 59 |
| Tarih: | 01.02.2012 |
NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Cumhuriyet Halk Partisinin vermiş olduğu grup önerisinin lehinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Ancak bugün görüşeceğimiz kanun itibarıyla herhâlde grup önerilerinin böyle onar dakika her gruba söz verilmesi ile alakalı son günümüz olacak anladığım kadarıyla. İktidar partisinin değerli milletvekilleri buraya çıkıp bu kanunun önemli olduğunu, dolayısıyla balıkçılığın, balıkçıların sorunlarının, şoför esnafının sorunlarının, işte tüketicilerin elektrikle alakalı birtakım vergi yüklerinden dolayı mağduriyetlerinin önemli olduğunu ama bu kanunun daha önemli olduğunu söyleyerek konuşmuyorlar ancak grup önerileri ve verilen araştırma önergeleri gerçekten bu Meclis için çok önemli.
Daha sonra bu kanunda da arkadaşlarımız ifade edecek ama ben en azından şunu söyleyeyim: Vatandaşın bu tür problemlerine çare olmak adına burada bu problemleri dile getirirken zaman zaman bizim söylediklerimizi bazı kurullar da dikkate alıyor demek ki. Benim bu kürsüden geçtiğimiz sene, geçtiğimiz dönem yine bu elektrik tarife bileşenleriyle alakalı bir konuyu gündeme getirmemden sonra EPDK kayıp kaçak üzerinden de TRT payının alınmasını kaldırmıştı. Yani en azından bu kürsüden söylediklerimiz, ifade ettiğim gibi, vatandaşın bazı problemlerine en azından muhalefet olarak böyle bir çare de oluyorduk ama maalesef bugünden sonra artık grupların getirdiği grup önerileri sadece beşer dakika lehte ve aleyhte konuşulacak yani vatandaşın problemlerinin bu kürsülerden muhalefet tarafından dile getirilmesi önlenecek. Bunu, grup önerilerini iktidar partisi yetkilileri biraz angarya gibi görüyorlar ama hiç de öyle olmadığını, şöyle bir geçmişe dönüp baktıklarında vatandaşın problemlerini buradan, kürsüden dile getirmek adına çok da önemli olduğunu buradan da ifade etmek isterim.
Burada, Cumhuriyet Halk Partisi elektrik dağıtım hizmetlerinin özelleştirilmesi nedeniyle ortaya çıkan birtakım sıkıntılardan bahsetmiş ama sadece özelleştirmeden kaynaklanan sıkıntılar değil elektrikle ilgili? 1/9/2006'da maliyet esaslı tarifeler oluşturuluyor, yine 1/7/2008'de de Yüksek Planlama kararıyla maliyet bazlı fiyatlandırma uygulamasına başlanıyor. Her ne hikmetse, ifade ettiğim gibi geçtiğimiz dönem de ben özellikle kürsüden enerjiyle ilgili yaptığım konuşmalarda bu tarife bileşenlerini, TEDAŞ'ın bize gönderdiği bu rakamları ifade ederek gündeme getirdim ama daha sonra, ifade ettiğim gibi, EPDK buna böyle dikkat etti. Bir de zannediyorum basında biraz yer bulmasıyla, kayıp kaçak miktarları ve diğer bazı vergilerin mahkemeler tarafından iptal edilmesiyle bu daha çok gündeme gelmeye başladı.
Gerçekten de şu tarife bileşenlerine baktığımızda, burada vatandaşın elektrik tüketimi faturalarında ödediği gerçekten elektrik parası sadece yüzde 58'lere tekabül ediyor. Yani ödediğinin yüzde 42'si vergi ve vergi benzeri ücretler, yüzde 58'i elektrik tüketimini yaptığı elektrik miktarıyla alakalı. Dolayısıyla, bu çok büyük bir haksızlık.
Bunu Enerji Bakanına değil, aynı zamanda Maliye Bakanımıza bütçe görüşmeleri yapılırken burada ifade ettim. Maliye Bakanımızın verdiği cevabı aynen söylüyorum burada otururken: "Bu haksız bir uygulama mı? Yani vergiden tekrar vergi almak, KDV almak. Buradaki tarifeler ortada. İşte, TRT payı da dâhil, kayıp kaçaklar da dâhil, bütün bunlardan vergi almak haklı bir uygulama mı, haksız bir uygulama mı derseniz, haksız bir uygulama. Ama doğru bir uygulama mı? Doğru bir uygulama." dedi.
Şimdi, bunun mantığını, yani "Doğru bir uygulama." derken kurallar anlamında doğru olduğunu ifade ediyor. Haksız bir uygulamaysa, eğer gerçekten vatandaşa bu uygulamalarda haksızlık yapıyorsak, kuralları değiştirmek işte Türkiye Büyük Millet Meclisinin görevidir.
Bu araştırmalarla, verilen araştırma önergeleriyle Türkiye Büyük Millet Meclisinde yine eğer araştırma komisyonları kurulursa, bunların, haksızlıkların daha net ortaya çıkmasıyla, elbette bu vatandaşların mağduriyetleri bu şekilde giderilecektir diye düşünüyorum.
Bakın, elektrik tüketiminde sadece vergilerden de kaynaklanmıyor, işte, kayıp kaçaklardan da kaynaklanmıyor vatandaşın mağduriyeti. Yani dünya ortalamalarına baktığımızda, elektrik tüketimi OECD ortalaması 12 sentlerdeyken, biz şu anda elektriğe 17 sentler civarında para ödüyoruz yani bu da ne demektir? Yaklaşık yüzde 40 civarında OECD ortalamasının üzerinde elektriğe para ödüyoruz demektir.
Dolayısıyla, bu anlamda, bu tarife bileşenlerinin içerisinde aslında vatandaşı en çok rahatsız eden konuların başında da yine kayıp kaçak miktarları geliyor yani dünya ortalamalarına baktığımızda, kaçak miktarından bahsedilmiyor gelişmiş ülkelerde, yine kayıp miktarı yüzde 6-7'lerdeyken bizde kayıp ve kaçak miktarı toplamı yüzde 17-18'lere ulaşmış durumda. Dolayısıyla, bunu böyle değerlendirdiğimizde, maalesef, vatandaş, buradan hareketle, bu kayıp miktarını çıktığımızda kaçaklar için bir yüzde 10'luk daha fazla para ödüyor demektir. Bunun rakamları da gerçekten milyarlar mertebesine çıkıyor. Bunu da çeşitli mahkemeler iptal etti.
Maliyet bazlı fiyatlandırma derken belki bunun uygulamasının yapılması doğru olabilir ama o zaman ben buradan şunu öneriyorum: Maliyet bazlı fiyatlandırmada bölgesel bazlı maliyetlendirmeye gidelim. Eğer bu bölgelerde varsa ihtiyaç, eğer bu vatandaşlara kömür dağıtıldığı gibi elektrik dağıtılması ihtiyacı varsa bunları da devlet sübvanse etsin. Bir diğer taraftaki, işte Dicle'deki kayıp kaçak oranı yüzde 65,25, Van Gölü EDAŞ'ta yüzde 57. Buna benzer birçok bazı bölgedeki kayıp kaçak oranları çok yüksek ama bunun, bu kayıp kaçak oranlarının yüksek olmasının bedeli faturasını ödeyen vatandaşlar tarafından tahsil ediliyor. Dolayısıyla, devlet böyle bir haksızlık yapıyor.
Ben şunun yanlışını bir örnekle, daha önceki konuşmamda da ifade etmeye çalıştım: Bir alışveriş merkezine gittiğinizi düşünün. Çeşitli mağazalardan alışveriş yaptık, faturalarımızı ödedik. Tam çıkarken kapıda görevli diyor ki: "Bir dakika, alışveriş edenler şöyle bir kenara geçsin." "Buyurun." "Buradan, işte, efendim, günde yüzde 10 kadar çalıntı mal oluyor. Dolayısıyla bu faturalarınızın üzerine biz bu çalıntı malların tazmini için sizden bunları tahsil edeceğiz." Yani, bir alışveriş merkezindeki bu kapıların tutulup veya alışveriş edenlerin çevrilip bunlara ödetilmesi neyse, bu TEDAŞ tarafından kayıp kaçakların vatandaşlara bir şekilde ödetilmesi de ciddi anlamda sıkıntıdır.
Tabii, Hükûmetin hedeflerinin içerisinde bu TRT payının da aşağı düşürülerek bir an önce kaldırılması var. TRT de artık? Ben sadece bu dönem için demiyorum. TRT, iktidarların borazanlığını yapar gelir bugüne kadar, kim iktidar olursa onun borazanlığını yapar. Dolayısıyla kamu yararı da çok fazla sağlanıyor denemez TRT için. Bir an önce TRT'yi de, bu anlamda, vatandaşın sırtında yük olmaktan çıkartıp, vatandaşa bu haksızlıkları gidermekte fayda var.
Bizim de bu önerinin lehinde olduğumuzu ifade ediyor, hepinize saygılar sunuyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Özensoy.