GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: SÖZLÜ SORULAR VE SÖZLÜ SORULARA SAYIN BAKANLARIN CEVAPLARI
Yasama Yılı:2
Birleşim:14
Tarih:01.11.2011

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bursa Milletvekili Sayın Sena Kaleli'nin mevsimlik tarım işçilerinin sorunları hakkında gündem dışı konuşmasına cevap vermek üzere söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Konuşmamın başında, hayatını kaybeden Değerli Arkadaşımız Harun Çakır Kardeşimize Allah'tan rahmet diliyorum, ailesine sabırlar temenni ediyorum. Bütün şehitlerimizi de bu vesileyle rahmetle anıyorum ve milletvekili arkadaşlarımızın, milletimizin cumhuriyetinin 88'inci yılını da kutluyorum.

Konuya girmeden önce, az önce burada söz alan Değerli Milletvekili Arkadaşımızın Irak, Irak'taki sorunlar ve Türkmenlerle ilgili değindiği konunun son derece önemli olduğunu vurgulamak istiyorum. Tabii ki Irak'ta yaşananları hepimiz biliyoruz. Ciddi bir yönetim boşluğu süreci yaşandı ve bu yönetim boşluğunun giderilmesiyle ilgili olarak da Türkiye'nin önemli çabaları var, önemli gayretleri var. Görüşmelerimiz her düzeyde Irak'la devam ediyor ve bu çerçevede şunu ifade ederek esas konuma gelmek istiyorum: Türkiye, Irak'la tüm ilişkilerinde Irak'taki huzurun, barışın, kardeşliğin tesisi noktasında tüm unsurlarla ilişkilerini sürdürmektedir ve her görüşmeleri, masanın bir tarafında mutlaka Türkmenlerle ilgili yaşanan sorunlar olagelmiştir. Umuyor, diliyoruz ki yönetim boşluğu önümüzdeki süreç içerisinde Irak'ta yaşanmaz temennisinde bulunuyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; geneli itibarıyla baktığımız zaman işsizlik aslında dünyanın sorunu. Avrupa Birliği yirmi yedi ülke ortalamasına baktığımız zaman yüzde 9,7 düzeyinde bir işsizliğin olduğunu görüyoruz. OECD ortalaması yüzde 8,2; Amerika Birleşik Devletleri'nde yüzde 9,1; İspanya'da yüzde 22,6 düzeyinde bir işsizlik var. Yunanistan'da 17,6; İtalya'da 8,3; Fransa'da 9,9; Litvanya'da 15,5; İrlanda'da 14,2 gibi işsizlik rakamları önümüzde. Türkiye'de temmuz rakamları çerçevesinde mukayeseler yaptığımız zaman işsizlik oranının yüzde 9,1 düzeylerinde olduğunu belirtme zaruretini duyuyorum.

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Yıllık söyleyin Sayın Bakan.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Devamla) - Bundan bir ay önce, geçtiğimiz ay, G-20 ülkelerinin çalışma bakanlarıyla Paris'te yaptığımız toplantıda son üç yıl içerisinde en çok istihdamı gerçekleştiren ülkenin Türkiye olduğu vurgusunun, bütün ülkelerin olduğu, yirmi ülkenin olduğu ortamda açık bir şekilde ifade edildiğini de belirtmek istiyorum. Son bir yılda istihdamda 1 milyon 475 bin artış olduğunu da belirtmekte yarar var.

Ancak işsizliğin yapısal sorunlardan kaynaklandığını da bilmemizde yarar var diye düşünüyorum. Bunlardan en önemlisi, emek yoğun sektörden teknoloji yoğun sektöre bir kayma olduğunu, yani tarımda bir çözülme ve sanayi toplumuna bir geçiş sürecini yaşadığımızı da vurgulamakta yarar var. Bakınız, 1990 yılında tarımın toplam istihdam içerisindeki payı yüzde 47 iken, bugün tarımın toplam istihdam içerisindeki payı yüzde 25. Sanayinin payı yüzde 15,5 iken bugün yüzde 20. Hizmet sektörünün ise 1990'da toplam istihdam içindeki yüzde 33'lük payının bugün yüzde 49'lara ulaştığını görüyoruz. İşte bu dönüşüm iş gücü piyasasında arz-talep uyuşmazlığı, iş gücü nitelikliliğinin yetersizliği ve mesleksizlik sorununu karşımıza çıkardı. Bu sorunlar, ne yazıktır ki elli yıldır yaşadığımız sorunlar.

Türkiye olarak tarım toplumundan sanayi toplumuna geçerken ihtiyaç duyulan nitelikli iş gücünü yetiştirmekte çok zaman kaybettiğimizi belirtmekte yarar var. Bir taraftan 2,5 milyon vatandaşımızın işsizliğinden bahsederken, diğer tarafta nitelikli iş gücü talebiyle karşı karşıyayız. Yani katıldığımız birçok toplantılarda sanayicilerin en çok gündeme getirdikleri hadise bu. Nitelikli iş gücü talebimiz var, fakat bu işe uygun eleman bulmakta zorluk yaşadığımızı ifade ediyorlar. Bu tespiti yapmakta da ve burada ifade etmekte de yarar var diye düşünüyorum. İşte bu sıkıntıyı, bu yıllara sâri olan problemi ortadan kaldırmak için aktif iş gücü programları çerçevesinde yıllık 1,4 milyar TL'lik bir kaynak Hükûmetimiz tarafından ayrıldı ve son üç yılda takriben 500 bini aşkın mesleki eğitim ve sertifikalandırılmış eleman söz konusudur artık Türkiye'de. Amacımız iş gücünü işe uygun hâle getirmek, bütün mücadelemizin bu yönde olduğunu ve bu kaynakların da bu amaçla tahsis edildiğini belirtmekte yarar görüyorum.

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; mevsimlik tarım işçileri konusu da yıllardır ülkemizin gündeminde olan bir konu. Vatandaşlarımız, evlerini, barklarını geride bırakarak aş için, iş için yollara düşmekteler. Bir anlamda bu tabloyu bir kısmi göç olarak da değerlendirebiliriz. Gittikleri yerlerde, başta ulaşım olmak üzere, barınma, eğitim, sağlık, güvenlik ve sosyal çevreyle adaptasyon açısından bazı sorunlarla da karşılaştıklarını biliyoruz. Bu sıkıntıları gidermek için kısaltılmış adı METİP, Mevsimlik Gezici Tarım İşçilerinin Çalışma ve Sosyal Hayatlarının İyileştirilmesi Projesi'ni hayata geçirmiş bulunuyoruz. Üç yıl sürecek olan bu proje için toplam 92,5 milyon liralık bir kaynak tahsis edilmiş bulunuyor. Bugüne kadar bu kaynağın 67 milyon lirasını ilgili illerde ve ilgili çalışma alanlarında kullandık. Şu ana kadar yaklaşık 250 bin kişiye hizmet verdiğimizi de belirtmek istiyorum. 2012 yılı için ise 21 milyon TL'lik bir kaynak imkânımız var ve proje kapsamında öncelikle barınma ihtiyacını karşılamak amacıyla çadır köyler kuruyoruz.

Az önce de Sayın Konuşmacı burada belirttiler, ben de bu mevsimlik tarım işçilerinin sorunlarını bizzat yerinde tespit etme adına Polatlı'da Sarıoba yerleşkesine gittim ve onlarla bir gece akşam yemeğini birlikte paylaştık. 2.500 kişi kapasiteli 152 çadır var mesela bu yerleşkede, bu yerleşim yerlerini her türlü insani ihtiyaçlara cevap verecek şekilde donattığımızı da belirtmek istiyorum. Yol, elektrik, su, altyapı vesaire; çocuk oyun alanları bile bu projede yer almaktadır. Temel ihtiyaçların yanında çocukların eğitimleriyle ilgili de atılması gereken adımları attık ve son derece önem verdiğimiz bir husustur çocukların eğitimi; eğer okullar çadır yerleşkesine yakın ise taşımalı sistem devreye giriyor, değil ise çadır okullarda çocukların eğitimini gerçekleştiriyoruz.

Proje kapsamında Bursa ilimizde neler yaptık? Baktığımızda Bursa'da altı merkezde bu çalışmaları sürdürüyoruz ve 2011 yılı için 530.366 TL'lik bir kaynak tahsisini yalnız Bursa için gerçekleştirmiş bulunuyoruz. 1.614 işçi için 356 barınma çadırı, temel insani ihtiyaçları karşılayacak 30 yer, 23 jeneratör alımı, 19 çeşmeyi hizmete açmış bulunuyoruz. 122 öğrencimizin de okullara devamını sağladık. Ayrıca, gezici sağlık, poliklinik hizmetleri de düzenli bir şekilde verilmektedir.

Şimdi, tabii bunlar mevsimlik bir sorun olduğu için spesifik olarak bazı bölgelerde bazı sorunlar da yaşanıyor olabilir. Ama bunu yüce Meclisin huzurunda ifade ediyorum, bu konuyla ilgili kaynaklarımız var, tahsis edilen kaynak var, proje devam ediyor ve yaşanan sıkıntıları giderme konusunda da bu imkânların kullanılması konusunda milletvekili arkadaşlarımızın seçim bölgelerinden, yörelerden bu bilgileri Bakanlığımıza aktarmalarında büyük yarar var. Böylece, vatandaşlarımızın daha sağlıklı şartlarda çalışma imkânını da el birliğiyle gerçekleştirmiş oluruz.

Mevsimlik işçilerimizin sadece çalışma ve yaşam koşullarını değil? "Sosyal güvenlik alanında da hiçbir şey yok, hiçbir şey yapılmıyor." gibi bir yaklaşım doğru değil. Bildiğiniz gibi, tarımda kendi nam ve hesabına çalışan işçilerimizin bir aylık sosyal güvence kapsamına alınmaları için on sekiz günlük prim ödemeleri gerekiyor. Kendi nam ve hesabına çalışanlar için söylüyorum. İşte bu gezici, geçici tarım işçilerini de dikkate alarak bu uygulamaları hizmet akdine de biz yaptığımız düzenlemeyle yansıttık. Dolayısıyla, on sekiz günlük prim ödeyerek onlar da bir aylık sosyal güvenlik imkânlarından yararlanma imkânlarını elde etmiş bulunuyorlar. Bu, bilgi eksikliğinden belki de ifade edildi. Kesinlikle sosyal güvenlikle ilgili bir sorunun yaşanmasının mümkün olmadığını, bununla ilgili yüce Meclisin gerekli düzenlemeleri yaptığını burada vurguluyorum.

Tabii ki buradaki esas hedefimiz, kişilerin, vatandaşlarımızın doğduğu yerde doymasını sağlamak. Bizim mücadelemiz bu istikamette. Bu geçici ve gezici işçilerle ilgili, mevsimlik işçilerle ilgili yaşanan bu sorunların çözümü konusunda önümüzdeki dönem içinde alınması gereken önlemleri alacağız ama esas mesele, vatandaşlarımızın doğduğu yerde doymasını, iş bulmasını sağlama konusunda da yatırım teşviklerinden alınız diğer alanlara kadar Hükûmet olarak üzerimize düşen görevleri yerine getirme gayreti içerisinde olacağımızı ifade ediyorum.

Tekrar, bu konuda söz almama vesile olan Bursa Milletvekili Sayın Sena Kaleli Hanımefendi'ye teşekkür ediyorum, yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)