GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: MİLLÎ EĞİTİM BAKANI ÖMER DİNÇER?İN, ŞAHSINA SATAŞMASI NEDENİYLE
Yasama Yılı:2
Birleşim:15
Tarih:02.11.2011

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sayın Başkan, biraz önce Sayın Bakan, benden bahsederek "İsmini bilmediğim bir arkadaş." diyerek, her zaman gerçek konuları saptırma noktasındaki maharetini bir kez daha göstermiş; oysa, yıllar boyunca, karşılıklı müzakere ettiğimiz, ismimle, soy ismimle, çalıştığım yerle kendisi beni tanımaktadır.

Ben, Türk Eczacıları Birliğinin Genel Sekreterliğini yaptığım dönemde şahit olduğum meselelerden dolayı, kendisinin devletçe verilen sözleri önemsemediğini ifade ettim. Bunda bir hakaret yoktur. Sayın Başbakanı ziyaret eden Türk Diş Hekimleri Birliğine, Başbakan, serbest muayenehanelerden hizmet alma sözü verdiği hâlde, bakan değişmiş, Sayın Bakan "O sözü tutmam mümkün değil." demiştir. Aynen, şimdi, atanamayan öğretmenlerden özür dilemesi gibi. Bir önceki Bakan Sayın Faruk Çelik eczacıların sorunlarıyla ilgili meseleyle ilgili çözüm önerilerini bir paket hâlinde gündeme getirip çözmeyi vaat etmişken, Sayın Bakan geldiğinde "Bizim bunlara çözüm üretmemiz mümkün değildir. O söz eski bakanı bağlar, hatalı bir sözdür, tutmamız mümkün değildir." demiştir. Kendisinin devletçe verilen sözlere ve devletin devamlılığı ilkesine yönelik olarak hassasiyeti olmadığını söyleyişimle ilgili konu budur.

Diğer bir konu ise, kişisel web sitesinde yayınladığı öğrenilmiş çaresizlik örneğini, tam da pek çok meslek örgütü hak ararken ve sosyal taraflar kendisine karşı hak arama mücadelesini kırmayla kendisini suçlarken, kendisi, yukarıya asılan bir muza uzanmak isteyen maymunların, sadece isteyen değil, geri kalan hepsine dayak atılması ve ıslatılması ve sırayla da kafesteki maymunların değiştirilmesi suretiyle artık hiç dayak yememiş maymun olmasına rağmen, hiçbir maymunun yukarıdaki muza ulaşmaması meselesini bir öğrenilmiş çaresizlik örneği olarak, tam da bütün meslek örgütleri meydanlarda hak ararken herkese gözdağı vermek için web sitesinden yayınlanmış, bu konu, konuyla ilgili olan tüm meslek örgütlerinin çalışanları tarafından esefle kınanmıştır. Sözlerimde hakaret yoktur.

Kendisinin ismimi hatırlamamasından da memnuniyet duyuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)