| Konu: | AMME ALACAKLARININ TAHSİL USULÜ HAKKINDA KANUN İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 114 |
| Tarih: | 31.05.2012 |
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Aslında bugün yapacağımız çalışmanın içinde biraz farklı bir alandan bahsedeceğim, ama gerçekten çok insani bir konudan ve bir türlü seslerini duyuramayan ve dünyadaki benzer örneklerinin Türkiye'de olmasının aslında Türkiye'nin gelişmişliği, çağdaşlığı, halk sağlığı açısından da çok ciddi önem taşıdığı bir konudan bahsedeceğim. Bu konu, çölyak hastaları ve fenilketonüri hastalarıyla ilgili bir sıkıntı var ortada.
Çok kısaca bahsetmek gerekirse, çölyak buğday proteini olarak bilinen glütene karşı vücudun gösterdiği bir reaksiyon ve önlenemez bir ishal şeklinde tezahür ediyor hastalığın sonuçları ve bir aydan fazla, üç ayı aşan veya tekrarlayan ishal durumlarında mutlaka çölyağa bakılması gerekiyor.
Fenilketonüri ise daha doğumdan on beş gün sonra topuktan alınan bir kanla tespit ediliyor. Bu hastalıklar tedavi edilmezse eğer, fenilketonüri çocuklarda zekâ geriliği sonucunu doğuruyor ve çölyakta da lenfomaya kadar giden çok ciddi tablolar ortaya çıkabiliyor.
Bu hastalıkların tedavileri, özellikle çölyakta ömür boyu sürecek olan katı bir diyetle, fenilketonüride on-on iki yaşına kadar sürecek olan katı bir diyetle mümkün, ama burada çok ciddi sıkıntılar var. Burada salonda bulunması, hemen yanı başımdan dinliyor olması açısından da Sayın Tülay Bakır Hocamla birlikte Ege Çölyak Yaşam Derneğinin bir davetine katıldık ve orada sorunlarını dinledik. Türkiye'de on yıldır bu konuda ciddi bir mücadele veriyor Ege Çölyak Yaşam Derneği. Ankara, güneydoğu, Bursa, İstanbul ve Kocaeli çölyak yaşam dernekleri de aynı mücadelenin birer parçası olmuş durumdalar.
Ege Üniversitesinden Profesör Doktor Sema Aydoğdu bu hastaları ilk bir araya getiren ve bunların sorunlarını dile getiren dernekleşmeleriyle ilgili katkı sağlayan bir bilim insanı ve bizleri, hepimizi, çeşitli partilerden, tüm siyasi görüşlerden milletvekillerini davet etti. Biz, Tülay Hocamla birlikte bu davete icabet ettik ve orada toplantının sonunda birlikte bir şeyler yapmaya söz verdik.
Sağlık Bakanlığı alanında yapılacaklar var, Sosyal Güvenlik Kurumu nezdinde yapılacaklar var ama onların temel taleplerinden bir tanesi de bugün görüşülmekte olan bu teşvik yasası olarak ifade edebileceğimiz konuda da beklentileri var. Çölyak hastalarının kullanması gereken ürünler normal ürünlerden çok pahalı. Glütensiz bir ekmek normal ekmekten 7 kat pahalı, glütensiz unun kilosu dünyada 3 euroya satılırken Türkiye'de 25 euroya satılıyor. Bu ürünlerle ilgili, geçtiğimiz seneye kadar devlet bunları reçete karşılığında ödüyordu ama hemen ardından 2011'in Martında yapılan bir çalışmayla "Hastalara bunların parasını verelim, parasıyla alsın." dendi. O günden itibaren bu ürünlerin tüketimi o para ödeniyor olmasına rağmen yarı yarıya düştü. Bu, bazen evin diğer zorunlu ihtiyaçlarına bazen de bilinçsiz bir ailenin sigara parasına bile gidebiliyor. Burada böyle bir sıkıntı varken, bu ürünlerin mutlaka ucuzlatılması gerekiyor. Zaten bunların para karşılığında hastalar tarafından temini çok sakıncalı, biz o konulara ayrıca dikkat çekeceğiz, ayrıca taleplerde bulunacağız.
Amerika'da ve Kıta Avrupası'ndaki hemen hemen bütün ülkelerde istisnasız olarak bu çocukların ve ileri yaştaki çölyaklıların kullanacağı bu ürünleri üretmek için bir teşvik mekanizması geliştiriliyor yani bir fırın, bir lokanta, bir pizzacı veya bir tatlıcı dükkanı çölyak hastalarıyla ilgili bir ürün üretirse bu 3.500 kişide 1 görülen bir hastalık olduğu için bunun maliyeti yani getirisi götürüsünü örtmüyor. Bununla ilgili bütün dünyada KDV muafiyeti gibi, gelir vergisi muafiyeti gibi türlü çeşit teşvikler var. Bugün bu üzerinde görüştüğümüz maddede Hükûmet şunu getiriyor: SPK ürünlerine bir muafiyeti buraya yazıyor. Aynı maddede hep üzerinde tartıştığımız, bizim CHP olarak üzerinden cidden siyaset ördüğümüz kıymetli taşların KDV'sinin muaf olması meselesi de bu maddede.
Bu maddenin içine biz diyoruz ki, bu çölyak hastalarına ve (PKU) fenilketonüri hastalarına üretim yapan tesislerin sadece bu ürünlerinde bir KDV muafiyeti getirelim ve bu teşvik bu insanların sıkıntılarını ortadan kaldırsın. Amerika'yı yeniden keşfetmiyoruz; dünya bunu on yıllar öncesinden yapmış. Belediyeler bazen vergi almıyorlar. Bizim gibi işte, Hükûmet nezdinde teşvikler varsa oralara birtakım yapıştırmalar bile veriyorlar; diyorlar ki, burada işte, bu hastalar için bu ürünler üretilir, burada da devlet tarafından vergi teşviki vardır. Biz bunu öneriyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ÖZGÜR ÖZEL (Devamla) - Siyaset üstü bir konudur diyoruz ve katkılarınızı bekliyoruz önergemize. (CHP sıralarından alkışlar)
Teşekkür ederim.
BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Özel.