| Konu: | MALATYA'NIN BÜYÜKŞEHİR OLMASINA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 116 |
| Tarih: | 06.06.2012 |
Değerli arkadaşlar, Malatya'nın büyükşehirliğe aday olması sorunlu oldu, şahsım ve pek çok kıymetli hemşehrim Malatya'nın büyükşehir olabilmesi için çok çaba harcadık. Geç oldu, güç oldu ama sonunda büyükşehir olacak iller listesine Malatya da girdi. Rahat bir nefes alacaktık ki hevesimiz kursağımızda kaldı. AKP bir elinde büyükşehir, bir elinde cezalarla Malatyalıya göz kırpmaya başladı. "Sizi büyükşehir yaparız ama beldelerinizi kapatırız." "Sizi büyükşehir yaparız ama
Değerli arkadaşlar, geçtiğimiz günlerde bir genelge yayınlandı. Bu genelgede beş yıllığına seçilmiş belediye başkanlarının yetkileri ellerinden alınıyor. 18 Nisan 2009 yılında insanlar sandık başına gitti, sandık başına giderken denildi ki: "Beş yıllığına bir belediye başkanı seçin." Beş yıllığına belediye başkanı seçildi, insanlar oy kullandı, beş yıllığına belediye meclisi seçildi ama hangi anlayışın ürünü olduğu belli olmayan bir Sayın Bakan bir genelge yayınladı, genelgede diyor ki: "Bundan sonra belediyeler -özetle- hiçbir iş yapamazsınız. Kaymakamdan validen izin almadan hiçbir şey yapamazsınız." Bu genelgeyle millî iradenin, halkın oylarına tecavüz edilmiştir. Bu genelgeyi tanımak mümkün değildir. Ben Malatya'daki belde belediye başkanlarımız adına bu genelgeyi burada yırtıyorum arkadaşlar, yırtıyorum, buraya da bırakıyorum bunu. (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlar, bu yasa geçerse birçok beldemize, birçok ilçemize hizmet götürülmesi mümkün olmayacak. Malatya'da bir Arapgir
Bu yasa geçerse tarihi yüzlerce yıla dayanan köyler mahalle olacak, tarihî beldeler yok olacak. Yine bir örnek vermek istiyorum: Hasançelebi beldemiz 1930 yılında Atatürk ve İsmet İnönü'nün imzasıyla nahiye olmuş. Malatya'daki pek çok ilçeden daha uzun bir geçmişe sahip olan Hasançelebi beldesini kaldırmak, bir tarihi de yok etmektir.
Bu yasa geçerse, arkadaşlar, vergide de çok büyük adaletsizlik olacak. Doğanyol'un Koruntay köyü, Arguvan'ın Göçeruşağı köyü, Arapgir'in Suceyin köyü ne kadar vergi ödüyorsa, Malatya merkezdeki, lüks semtteki insanlar da aynı vergiyi ödeyecek. Değerli arkadaşlar, Malatya'da köy hayatı devam edecek ama şehir vergisini ödeyecek insanlar. Bu haksızlıktır, bu hukuksuzluktur, köylüye yapılan en büyük zulümdür bu.
Bu yasa geçerse artık köylüler hayvancılık yapamayacak, köylüler perişan edilecek. Gerçi bu yasa geçmeden önce de Malatya'daki meralar satılmaya başlandı ve Malatya'da meralardan başka satılacak yer de kalmadı.
Değerli arkadaşlarım, büyükşehrin sınırları 20-30 kilometrelik bir yarıçapta olmalıdır. Bu yarıçapın dışında kalan belediyelere dokunulmamalıdır yani belde belediyeleri asla kapatılmamalıdır. Yerel yönetimler güçlendirilmeli ve desteklenmelidir. Köylerde tarımsal üretimi engelleyecek hiçbir adım atılmamalı, meralar satılmamalıdır. Ayrıca, Malatya'da "kapatılacak" diye ismi geçen hiçbir ilçe de kapatılmamalıdır. Kuluncak, Arguvan, Doğanyol, Kale asla kapatılmamalıdır.
Şimdi, bir şey söylemek istiyorum. Burnunuzun dikine gitmekten vazgeçin, önerilerimizi lütfen ciddiye alın. "Biz yaptık, oldu." mantığı doğru değildir, bundan vazgeçmelisiniz derhâl. Yoksa o beldelerde yaşayan insanlar son günlerin popüler sözünü söylerler, "Lan oğlum, bas git." derler. Bunu duymamak için bu yasayı bir kez daha gözden geçirmenizi diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)