GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HUKUK UYUŞMAZLIKLARINDA ARABULUCULUK KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:116
Tarih:06.06.2012

BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; Sayın Tanal'ın söylediği sorular, tabii birbiriyle hepsi bağlantılı sorular. Esasında tek bir soru gibi bunu değerlendirmekte de fayda vardır.

Bir defa, ara buluculuk müessesesi, yargı yetkisinin yargı makamlarından alınıp ara bulucuya verilmesi değildir. Biliyorsunuz Türkiye'nin, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin verdiği kararlara ilişkin  kabulü ve uygulaması yönünde tasarrufu vardır. Oradan da dostane çözüme  ilişkin kararlar alınıyor zaman zaman ve taraflar bir araya geliyor, dostane çözümler öneriyor. Yine bakarsanız, bizim işçilerimiz greve gittikleri zaman bununla alakalı toplu sözleşme sırasında anlaşamadıkları takdirde Hükûmetle bir hakem kuruluna konu gidiyor. Hakem kurulu oturuyor bir karar veriyor, Hükûmeti de bağlıyor, onları da bağlıyor. En son, kamu görevlileriyle ilgili, biliyorsunuz, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu kuruldu ve kamu görevlileriyle yapılan toplu sözleşme görüşmeleri sırasında bir mutabakat sağlanamadığında oraya gitti, orada da bir karar verdi, herkesi bağladı. Esasında bizim hukukumuzda burada bir sürü var, ben hepsini saymak istemiyorum, pek çok kanunda sulh yoluyla meselelerin çözümünü öngören pek çok düzenleme var. Bu düzenlemelerin tamamı yargı yetkisinin yargı makamlarından alınıp başka makamlara verilmesi anlamını taşımaz. Uyuşmazlıkların daha kısa yoldan, Anayasa'nın ilgili maddesindeki hüküm çerçevesinde daha az giderle, daha kısa sürede çözümüne katkı sağlayan yöntemlerdir. Ayrıca dünyanın pek çok ülkesinde yargılama dışında uyuşmazlıkların alternatif çözüm yollarından biriyle çözüme kavuşturulması konusunda öneriler var. Bugün dünyanın başka ülkelerine baktığınız zaman -elimizde listemiz vardı- pek çok ülkede yani dünyanın? Örneğin Amerika'da, İtalya'da, Almanya'da, Avusturya'da başkaca pek çok ülkede -sayabilirim, onlarca ülke var burada- ara buluculukla ilgili müesseseler var. Herhâlde bu ülkeler de arabuluculuk müessesesini düzenlerken yargı yetkisini başkalarına devretmeyi düşünmediler. Türkiyede böyle bir düşünceye sahip değil, bunu özellikle ifade etmek isterim.

Bir başka konu, tabii bu kanun tasarısına baktığınız zaman ara buluculuğa eğer insanları mahkûm eden, zorlayan bir düzenleme olmuş olsaydı, o zaman "Siz benim yolumu kapatıyorsunuz, zorla beni ara buluculuğa mahkûm ediyorsunuz." diye bir sonuç çıkabilirdi ama tasarıya baktığınız takdirde, birinci önemli ilkenin iradilik ilkesi olduğunu görüyoruz. Taraflar ara bulucuya başvurmak, süreci devam ettirmek, sonuçlandırmak veya bu süreçten vazgeçmek konusunda serbesttirler. Yani, ara bulucuya taraflar isterlerse başvurabilecek, iki taraf birlikte isterse başvurabilecek, tarafın biri istedi, diğeri istemedi, başvuramayacaklar ve bu sürecin içerisinde başlangıçta başvurdu, beğenmediği işler oldu, süreçten vazgeçebilir veya sonuçlandırabilirler veyahut da bu süreci bir yerde kesebilirler. Bunlar tamamen tarafların iradesiyle devam edecek bir husustur.

Bir başka konu, taraflar gerek ara bulucuya başvururken gerekse tüm süreç boyunca eşit haklara sahiptir, yani taraftan birine bir imtiyaz diğerine daha kötü bir durum sağlanmış değildir, taraflar eşit haklara sahip. Öte yandan, gizlilik ilkesi esas ve bu gizlilik ilkesine herkesin riayeti hüküm altına alınıyor. Öte yandan, eğer icra edilebilirlikle ilgili bir şerh düşmesi gerektiği zaman soruşturmayla ilgili aşamadaysa, bu ihtilaf yargıya taşındığında hangi mahkemeye gidilecekse o mahkemeye?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sistem kitlendi, bir dakika efendim.

BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Tabii, icra edilebilirlik şerhi de konabiliyor. Burada sistem tamamıyla tarafların iradesine uygun cereyan ediyor, kimse tarikatlara, mafyaya, kimse çeteye, falana filana teslim edilmiyor. Hukukun içerisinde, hukuk devletinin gereklerine riayet etmek suretiyle alternatif bir çözüm yolu hayata geçirilmektedir. Bunun altında başka anlamlar aramak fevkalade yanlıştır, onu özellikle ifade etmek isterim.

BAŞKAN - Başka sorular da var Sayın Bakan.