| Konu: | BİREYSEL EMEKLİLİK TASARRUF VE YATIRIM SİSTEMİ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 119 |
| Tarih: | 13.06.2012 |
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; soru soran ve tavsiyede bulunan arkadaşlarıma peşinen teşekkür ederek sözlerime başlamak istiyorum.
Tabii, emeklilik şirketi sisteminden ayrılmak isteyenlerden nasıl bir kesinti yapılacağıyla alakalı bir soru soruldu. Emeklilik şirketleri yatırımına yönlendirilen birikimler üzerinden fon yönetim gideri kesintisi yapılmakta ve ayrılmak isteyen katılımcılardan da ayrıca bir kesinti yapılmamaktadır. Sadece çıkışta, getiri üzerinden stopaj kesintisi yapılmaktadır.
"Bireysel emeklilik için ödenecek prim ne kadardır?" diye sorulmuştu. Sistemin ilk yıl 700 milyon TL civarında bir devlet katkısı maliyeti oluşturacağı öngörülmektedir.
"Asgari ücret kadar katkı payı ödeyen katılımcının devlet katkı sistemi ödemesi nasıl olacaktır?" diye bir soru sorulmuştu. Asgari ücret kadar katkı payı ödenmesi durumunda söz konusu tutarın ¼'ü kadar bir devlet katkısı katılımcının bireysel devlet katkı sistemi içerisinde bireysel emeklilik hesabına ödenecektir.
Diğer bir konu, "Bireysel emeklilik sistemi içerisinde sistem ödemeleri için devlete gelecek yük ne kadardır?" denmişti, benzer bir soru. Millî gelirin binde 4'ü düzeyinde bir maliyet beklenmekte, ancak büyüme rakamlarına göre de bu değişiklik gösterebilecektir.
Enerji sektörüyle alakalı bir kısım sorular sorulmuştu. Bizim 2 bin adede yakın HES'in uygulamalarına ne zaman son vereceğimizi sordu milletvekili arkadaşımız. Biz bu uygulamalara son vermeyi düşünmüyoruz değerli arkadaşlar. Tabii ki ÇED'e uygunluk kısmı son derece önemli. Bizim çevre ve yeşille ve etrafla olan ilgimizi enerji sektöründe tabii ki olumlu manada sürdüreceğiz. Çevreye saygılı bir şekilde bu yatırımları yapmamız lazım. Eğer bugünkü toplantımızın konu başlığı "doğal gaz ithalatı" olsaydı, "petrol ithalatı" olsaydı, HES'lere destek vereceğinizi sözlerinizden biliyor idim ve bundan emindim. O yüzden bizim Türkiye'nin bütününe bakmamız lazım. Bizim yerli kaynakları kullanabiliyor olmamız lazım, yenilenebilir kaynakları kullanabiliyor olmamız lazım.
Bugün, sabahleyin, Gölbaşı'nda Gazi Üniversitesi Teknokentle beraber gerçekleştirdiğimiz bir kömür yatırımı vardı. Bu kömürden biz gaz elde etmeye çalışıyoruz. Sentetik gaz dediğimiz, metan gazları dediğimiz, Amerikalılarla beraber yürüttüğümüz bir çalışma var. Şimdi, biz, düşük kalorili, zaman zaman spektleri çevre şartlarına uygun olmayan konularda çevrenin lehine uygulamaları orada geliştirmeye gayret ediyoruz. Bunları kamuoyuna açtık ve inşallah, pilot tesisleri ticari tesisler hâline dönüştürmeye gayret ediyoruz.
Aynı şeyi HES'ler için söylüyorum, bu, Iğdır için de geçerli. Tabii ki oradaki vatandaşımıza rağmen, halkımıza rağmen biz herhangi bir işlem, uygulama yapmıyoruz. Herhangi bir projenin ister nehir tipi santraller olsun isterse rezervuarlı HES'ler olsun, bunların her birisiyle alakalı mutlaka ama mutlaka su payı vardır, enerji katkı payı vardır. Bunların oranı önceden belirlenmiştir ve Devlet Su İşlerinde?.
SİNAN OĞAN (Iğdır) - Sayın Bakanım, lütfen kontrollerinizi yapınız, vatandaş tarlasını sulayamıyor.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Kayseri) -Bunların Devlet Su İşlerinde oranları tek tek belirlenmiş durumda. Eğer vatandaşlarımızın o su katkı payıyla alakalı dikkate almamız gereken konular varsa Devlet Su İşleri, Su ve Orman Bakanlığı bünyesinde bunların işletmeciliğini yapıyor. Ben bunlarda özellikle notumu aldım, Iğdır'la alakalı o iki tane projede, Karakurt HES'te ve Kağızman'daki projelerde notumu aldım, ben bunları arkadaşlarıma ileteceğim. Bunlar elektrik üretim santralleri hâline gelinceye kadar su yönetimini Su ve Orman Bakanlığımız yaptığı için Devlet Su İşleri nezdinde bunları dile getireceğim, aynı zamanda Sayın Bakanıma da bunu aktaracağım.
Değerli arkadaşlar, şunda bir kere mutabık kalmamız lazım: Biz yerli kaynaklarımızı kullanmazsak, ithal kaynaklarımıza önem verirsek bu Enerji Bakanlığını yapmak çok daha kolay, çayınızı kahvenizi içiyorsunuz, telefonun başına geçiyorsunuz, doğal gazın siparişini veriyorsunuz, o da geliyor ve siz de bunu kullanıyorsunuz ama sonuç bizim istemediğimiz şekilde cari açığa olumsuz katkı koyan rakamlara ulaşıyor. Bizim amacımız nedir? Bütün bunları ülkenin kaynaklarından üretebilmektir.
Şimdi, tarım bu ülkenin zenginliğidir, tabiat varlıkları bu ülkenin zenginliğidir, kültür varlıkları bu ülkenin zenginliğidir, turizm bu ülkenin zenginliğidir ama müsaade ederseniz yer altı zenginlikleri de bu ülkenin zenginliği. Bizim yerli kaynaklarımızın her birini kullanabiliyor olmamız lazım.
Şimdi, kömür çevreye zarar veriyor diye karşı çıkıyorlar. Bütün kalkınmasını tamamlayan ülkeler, kalkınmasını tamamlayıncaya kadar kömürü kulandılar. Gidin bakın Almanya'nın göbeğinde Ruhr havzasında şu anda her taraf kömür santralı fışkırıyor. Niçin bunu onlar yaptığında sıkıntı olmuyor da biz yaptığımızda sıkıntı oluyor? Bir nehir üzerinde on dört tane santral olan ülke var, gelişmiş olan ülke var, niye onların balığına bir şey olmuyor da, tarımına bir şey olmuyor da bizimkine oluyor? Bakın, Loire Nehri var, bin kilometredir Fransa'da ve dünya mirasına alınmıştır, koruma alanına alınmıştır, üzerinde yedi tane nükleer santral var ama balık da tutuluyor, tarım da yapılıyor, ihracatını da yapıyor.
SİNAN OĞAN (Iğdır) - Orada kontrol var, biz de kontrol yok. Kafasına göre suyu kesiyor.
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Kayseri) - Değerli arkadaşlar, ben o görüşe katılıyorum, sizin bu görüşünüze katılıyorum. Kontrolü tabii ki yapmamız lazım, bunlar layüsel değil, herkes istediğini yapacak değil. Evet, kamu da kontrol görevini yapmak durumdadır ve bütün arkadaşlarımızda bu denetimle alakalı görevlerini devam ettirmektedirler.
"Sistem emekliliğine yönelik bir tasarruf planı sunulmakta, bireysel emeklilik sistemi değildir." diye sorulduğunda "belirlenmiş katkı esası" adı verilen bu tür sistemler yurt dışında da son yıllarda büyük oranda ağırlık kazanmaya başlamıştır. Son olarak da sistem zorunluluğa değil, gönüllülüğe dayalı olarak da devam etmektedir.
"Bireysel emeklilik sistemindeki fonlar özel sektöre, bazı kesimlere peşkeş çekiliyor." iddiası dile getirildi. Tabii ki, birleşik, özellikle emeklilik sistemiyle alakalı, bireysel emeklilik sistemiyle alakalı fonlar Takasbank'ta katılımcı adına açılan hesaplarda saklanmaktadır. Bu kapsamda fonlarda bulunan paralar kişilere ait varlıklar olarak saklanmaktadır. Fonlar hiçbir şekilde şirket bilançolarına dâhil edilmemektedir, şirketler yatırıma yönlendirme ve hesabın yönetimine aracılık yapmaktadırlar. Bu nedenle şirket iflas etse de fonlar güvence altında tutulmaktadır.
Diğer bir konu da "Bireysel emeklilik sisteminde kesintiler yüksek. Bu konuda önlem alınıyor mu?" diye soruldu. Bu tasarının yasalaşmasıyla beraber kesintiler konusunda ikincil mevzuat da ele alınarak yeniden düzenlenecektir. Kesinti tabanlarının daha da ineceğini arkadaşlarımız beyan etmektedirler.
Sayın Şandır'ın sorusuyla alakalı, "Özellikle bu konutlardaki alakalı yapılanmalar banker facialarına döner mi?" dendi. Çevre Bakanımız da buradalar, biraz sonraki oturumda kendisi de bulunacaklar, daha detaylı bilgi verirler. Özellikle konut projelerindeki emsal aşımlarıyla alakalı hususlar, tabii ki, bunlar o şehrin dizaynında, mimarisinde önemli katkılar koyacaktır.
Arz ediyorum Başkanım.
BAŞKAN - Teşekkür ederim.