GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ KANUNU TASARISI VE TEKLİFİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:121
Tarih:19.06.2012

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

"Ev hizmetleri neden kapsam dışı?" diye ifade ediliyor. Bunu aslında birkaç kere ifade ettik. 89/391 sayılı Direktif gereği; bir. İkincisi: İş akdi oluşmuş değil, yani çalışan ve çalıştıran, işveren ve işçi pozisyonu olmadığından.

DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Uşak) - Niye olmasın Sayın Bakan, neden olmasın?

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Bakınız, "ev hizmetlerinde çalışan" diyoruz ya ev hizmetlerinde çalışanlarda -ağırlıklı da kadınlardan bahsediyoruz- kayıt dışı bir uygulama söz konusu. Bununla ilgili farklı bir düzenleme içerisinde olduğumuzu, istihdam bürolarını bu konuda devreye koymamız gerektiğini daha önceki soru-cevap bölümünde ifade etmiş idim. Aksi takdirde, part-time çalışmayla ilgili, mevzuatımızdaki bu eksiklikler giderilmediği sürece kayıt dışılık ve dolayısıyla bu iş akdinin olmamasından kaynaklanan bu yasanın kapsamına girmeme durumu devam edecek.

DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Uşak) - İş akdi vardır Sayın Bakan, sürekli iş akdi değil sadece.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Bunun çözümü için istihdam bürolarıyla ilgili bir çalışmamızın olduğunu ifade etmek istiyorum. Ayrıca 89/391 sayılı Direktif gereği de tablonun bu olduğunu ifade edeyim.

İkincisi: "iş sağlığı, güvenliği" kavramıyla ilgili burada birçok değerlendirme yapıldı. Sanki "iş sağlığı, güvenliği" konusunu Hükûmet olarak biz bu yasayla getirmişiz gibi bir algı oluştu. Bu, doğru değil. Değerli arkadaşlar, 24/08/2000 tarihinde yani rahmetli Ecevit'in döneminde kanun hükmünde kararname ile Bakanlığımızın da teşkilat yasasında çok önemli değişiklikler yapılıyor. Bunlardan bir tanesi: "İşçi Sağlığı Daire Başkanlığı" diye bilinen, o gün uygulamada olan bir birimin "İş Sağlığı, Güvenliği Genel Müdürlüğü" olarak değiştirildiğini belirtmek istiyorum. Yani bunu da, o günün Hükûmeti ki o gün hükûmette olan Milliyetçi Hareket Partisi bugün Parlamentoda; bizim kanaatimize göre, o günkü bu düzenlemenin doğru olduğu inancı içerisindeyiz. Nitekim, daha sonra, kanun hükmünde kararnameyi Anayasa Mahkemesi iptal edince boşlukta kalan bu düzenlemeler daha sonra 2003 yılında aynıyla, yani Bakanlığın Teşkilat Yasası çerçevesindeki bu yapılanma, bizim dönemimizde yürürlüğe girmiş oldu. Dolayısıyla İşçi Sağlığı Daire Başkanlığı, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürlüğüne dönüşmüş oldu.

Şimdi "Amerika Birleşik Devletleri'nde nedir?" diye sorarsanız bunun karşılığı? Amerika Birleşik Devletleri İş Sağlığı Güvenliği Yasası 1970 yılında yürürlüğe girmiş. Birçok ülke var ama İngiltere İş Sağlığı Güvenliği Yasası 1974,  Burkina Faso İş Sağlığı Güvenliği Yasası 1985 tarihinde yürürlüğe girmiş. Dolayısıyla, yasa tasarısının ismi üzerinde çok farklı değerlendirmeler yapıldığı için bunları belirtmek ve aydınlığa kavuşturmak açısından ifade etmek ihtiyacı duydum.

Bunun dışında, işçi sağlığı yetki belgesi varsa işveren de bu yetkiyi kullanabilir. Bu da AB uygulamaları çerçevesinde yapılan bir düzenlemedir.

Türk Hava Yollarıyla ilgili bir soru soruldu. Türk Hava Yollarıyla ilgili, Yönetim Kurulu Başkanıyla bugün de görüşmemizi yaptık, görüşmelerimizi sürdürüyoruz ama konu yargıya intikal ettirilmiş ve iki tarafın da, yargıya intikal ettirilmesinden dolayı yaşanan bir süreç var, o süreçle ilgili tarafların görüşleri var. Biz de, bir ara bulucu boyutuyla görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Umarım, sağlıklı bir şekilde neticelenir ama bu süreç içerisinde herkes, yasal çerçevede bir davranış sergilediğini ifade ediyor. Sendika aynı şeyi söylerken, Türk Hava Yolları yönetimi de diyor ki: "Bu, bir grevin neticesi değildi." Yani "Toplu sözleşme neticesi bir greve gitmenin neticesinde oluşan bir tablo değil, aksine mevcut mevzuatımıza, sendikal mevzuatımıza aykırı, grev dışı, kanunsuz bir eylemdir." şeklinde yorumu iki taraf da mahkemeye götürmüş bulunuyor. Yargı neticesini beklemek durumundayız.

İZZET ÇETİN (Ankara) - Sorunu yaratan sizsiniz Sayın Bakan, işçiler değil ki! Sorun yarattınız, sorunu çözeceksiniz. Bir sürü işçiyi ekmeğinden ettiniz.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Çalışma Bakanlığı olarak biz üzerimize düşeni yapıyoruz.

 Bir diğer konu, bu yaş konusu. Şimdi bu yasa ile İş Kanunu'nun 85'inci maddesini kaldırıyoruz. Burada 85'inci madde ağır ve tehlikeli işlerde çalışacaklarla ilgili hükümler içeriyor. Bunu kaldırıyoruz ve on beş yaşını bitirip on sekiz yaşından gün almamış olanlarla ilgili hükümleri 71'inci maddeye dercediyoruz.

Orada iki husus var. Bir: Mevcut düzenleme "tehlikeli", "az tehlikeli" ve "çok tehlikeli" diye bir tanımlama getiriyor. Yani 85'teki "ağır ve tehlikeli işler"e karşılık olarak mevcut şu andaki İş Sağlığı ve Güvenliği Tasarısı'ndaki düzenleme, "az tehlikeli", "tehlikeli" ve "çok tehlikeli" tanımlamasına kavuşuyor. Burada "tehlikeli ve çok tehlikeli işlerle ilgili mesleki eğitim zorunluluğu" yine korunuyor. Bunun yanında, on beş yaşını doldurup on sekiz yaşından gün almamış olan gençlerimizle ilgili, bunların hangi işlerde çalışacaklarının da yönetmelikle düzenlenmesi gereği düzenleniyor.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Bunlar kesinlikle tehlikeli ve çok tehlikeli işlerde çalıştırılmayacaklardır, bunu da belirtiyor.

DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Uşak) - Var mı tasarıda?

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Tabii, birçok konu var, onları da diğerleriyle beraber yazılı olarak takdim edeceğimi ifade ediyorum.

Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Bakan.