Konu: | TÜRKİYE İNSAN HAKLARI KURUMU KANUNU TASARISI |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 123 |
Tarih: | 21.06.2012 |
SALİH FIRAT (Adıyaman) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, görüşülmekte olan İnsan Hakları Kurumu yasasında? Tabii, Türkiye'de, biliyorsunuz, insan hakları konusunda sicilimizin iyi olmadığı, sicilimizin kötü olduğu artık herkes tarafından kabul edilmektedir; muhalefetiyle iktidarıyla birlikte Türkiye'de insan hakları ihlalinin had safhada olduğu, Avrupa Birliği ülkeleri arasında sicilimizin kötü olduğu herkes tarafından kabul ediliyor.
Tabii, temel kriter olarak bizce önce insanı sevmek gerekiyor yani insan kelimesini benimsemek gerekiyor. Kim olursa olsun, ne olursa olsun dini, ırkı, insan olarak görüp yaratılanı Yaradan'dan dolayı sevmek gerekiyor, ondan sonra insan hakları aramak gerekiyor. Bakın, Türkiye'de? Öyle bir ülke düşünün ki cezaevlerinde kapasitenin 3 katı insan tutuklu veya hükümlü, üniversite öğrencileri ücretsiz eğitim istiyor diye cezaevlerinde, onlarca yıl ceza alıyor; üniversite öğrencileri poşu takıyor, onlarca yıl ceza alıyor. Yani öyle yasalar yapmışız, öyle kanunlar getirmişiz ki hiçbir insan kendini ifade etme cesaretini bile gösteremeyecek, bir insan hakkını bile talep edemeyecek; evrensel insan hakkını bile talep edemeyecek hâle gelmişiz. Bütün bunları, iktidara gelen hükûmetler, iktidara gelmeden önce eleştirirler, kötüdür derler ama kendileri geldiklerinde daha da kötü yaparlar. Mevcut AKP Hükûmeti de on yıldır Türkiye'yi yönetiyor ancak insan haklarının ihlali konusunda hiçbir önlem almadı.
Bakın, Türkiye sürekli Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde ceza alıyor. Bu, Türkiye'nin bir yüz karasıdır, insanlık adına yüz karasıdır. Ne oldu da bu hâle geldik yani ne oldu da Türkiye'de bu kadar insan cezaevine girdi, bu kadar insan tutuklanıyor, bu kadar insan olduk yere hakkını isterken hapse giriyor?
12 Eylülden sonra, özellikle 12 Eylülden sonra dönemin cuntası bütün insanlarımızı ezdi geçti. Bunlar içinde özellikle sosyal demokrat kesimi ve Kürtleri çok ezdi. Evet, bütün kesimleri ezdi ama özellikle Kürtleri ve sosyal demokrat, sol düşünceyi ezdi bitirdi ve bugünkü iktidarın bugünkü hâlini hazırladı. Elbette ki bugünkü iktidar o dönemin yasalarını değiştirme gereği görmüyor, çünkü o yasalarla burada.
Dolayısıyla, bakın, daha dün Hakkâri'de şehitlerimiz oldu, gençlerimiz öldü. Her gün Türkiye'de teröre şehit veriyoruz.
Kürt meselesi, Kürt sorunu, terör sorunu, yani adını ne koyarsanız koyun Türkiye'nin birinci gündeminde olan bir sorun var. Bu sorun çözülmüyor, tam tersine gittikçe zor hâle getiriliyor.
Bakın, arkadaşlar, Türk Ceza Yasası, özel yetkili mahkemeler, terörle mücadele kanunları, bunlar hep çıkarıldı. Nedeni terör, ama Türkiye'de terör niçin oluşuyor, neden oluşuyor diye bir analiz yapılmadı. Niçin Türkiye'de terör oluyor, bunu araştırmıyoruz.
Yıllarca "Kürt" kelimesini inkâr ettik, "Kürt yok." dedik, "Kürtler yok." dedik, "Kürtçe yok." dedik, insanların Kürtçe konuşma hakkını yasakladık.
ÜNAL KACIR (İstanbul) - Yanlış yaptınız.
SALİH FIRAT (Devamla) - Ya, bir insan doğarken annesinden dilini seçme hakkı olabilir mi? Ana dilleri yasakladınız.
ZİVER ÖZDEMİR (Batman) - Siz yasakladınız, biz mi yasakladık?
ÜNAL KACIR (İstanbul) - Siz yasakladınız, biz serbest bıraktık.
SALİH FIRAT (Devamla) - Ondan sonra bu dillerinde konuşma hakkını isteyen insanları hapse tıkmak için kanun çıkardınız. Taş atan çocukları hapislere attınız. Ücretsiz eğitim isteyen çocukları hapse attınız. Mevcut Hükûmete muhalif olan insanları batıda "Ergenekon", doğuda "KCK" diye içeri attınız. On binlerce insanımız faili meçhullere maruz kaldı, hâlâ bunları kimin öldürdüğü konusunda bir gelişme yok.
Bu yasada bu Kurum oluşturulurken, Kurumu hükûmet oluşturuyor. Bir hükûmet düşünün, insan hakları ihlalini yapıyor, insanlarını öldürüyor, insanlarını hapse atıyor, tutukluyor, hesap vermiyor, Hükûmetin kurduğu bir kurum kalkıp Hükûmetten hesap soracak. Bu çelişkiye herkes güler ya, "Bu nedir?" derler. Böyle bir kurum olmaz. Barolar Birliği vardır, Türk Tabipler Birliği vardır, işçi sendikaları vardır, işçi grupları vardır, işveren grupları vardır. Bunlar elemanlarını göndersinler, bu Kurum böyle oluşsun. Hükûmet seçecek, ondan sonra Hükûmetin yaptığı insan hakları ihlalini bu Kurum gelip eleştirecek. Bu olmaz. O yüzden, bu yasa amacına uygun değildir.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.