| Konu: | BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 131 |
| Tarih: | 03.07.2012 |
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
302 sayılı torba yasanın 52'nci maddesi üzerinde verdiğimiz önerge hakkında konuşmak için söz almış bulunmaktayım.
Yurt dışı taşra teşkilatı kurulmasıyla ilgili herhangi bir sıkıntımız yok. Burada sadece küçük bir düzenleme öneriyoruz. Ama arkadaşlarımın ifade ettiği gibi, biz bir torba yasa görüşüyoruz. "Artık bu torbayı geçti, çuvala girdi." eleştirileri son derece haklı. Bu kadar kapsamlı düzenlemeler yapılırken bekliyorsunuz ki, bir yılını tamamlamış, yasama yılının sonunda tatile girmeyi bekleyen, seçimde yaptığı vaatlerden sonra kendi bölgesine giden milletvekillerinin, özellikle iktidar partisi milletvekillerinin, bölgede karşılaşacağı yaygın halk kesimleriyle ilgili söyleyecek birtakım sözlerinin olması lazım, bu konuda alınları açık bir şekilde gitmesi lazım. Bunun için de, bu kadar kapsamlı değişiklikler yapılırken, emekliler için, çiftçiler için, işçiler için ciddi değişikliklerin, yapılan vaatlerin karşılıklarının yerine getirilmesi bekleniyor, ama böyle bir şey yok. Özellikle esnaf kesimi, seçim zamanında girdiğimiz her dükkânda, sıktığımız her elde, gittiğimiz her küçük, büyük ölçekli esnaf bizden birtakım isteklerde bulundu, birtakım yakınmalarda bulundu. 12 Haziran seçimlerinden sonra Manisa'da, merkez dâhil 16 tane ilçemizde seçimden önce elini sıkamadığım esnafların elini sıktım, oturdum dertlerini dinledim. Öyle esnaf dükkanlarına giriyoruz, öyle hazin hikâyeler duyuyoruz ki bazen teklif ettikleri çayı içmeye bile insan tedirgin oluyor, bu kadar zor durumda olan kişiye, bir milletvekili olarak gidip, bir çay parası olsun, ben yük olmayayım diye.
Kişi başına millî gelir artıyor Türkiye'de, hesaplanma yöntemlerini hepimiz biliyoruz ama esnaf başına düşen gelirin arttığını söylemek mümkün değil. Esnaf başına düşen borç artıyor, harç artıyor, esnaf başına düşen geçim sıkıntısı artıyor, esnaf başına düşen haciz artıyor, esnaf başına gelen icra sayısı artıyor.
Manisa'da 2011 yılında 5.060 -2012'de ise bu rakamın 7 bini geçtiğini ifade ediyor uzmanlar- esnaf kepenk kapattı, dükkânlarını kapattı. Böylesine bir sıkıntı içindeler. Bu şaşılacak bir şey değil çünkü esnafın müşterisi memurdur, esnafın müşterisi işçidir, çiftçidir, emeklidir, dar gelirlidir. Devri iktidarınızda bu kesimlerin gerçekten ezildiği ve dolayısıyla da bu kadar esnafın -Manisa gibi bir ilde bile 5 bin-6 bin esnafın- kepenk kapatmasına, dükkânını kapatmasına şaşırmamak gerekir. Buradaki temel savunma, hemen arkasından şu geliyor elbette: "Kapanan kadar açılanlar da oluyor." Onlar fabrikalarda işsiz kalan, tazminatı verilerek işten çıkarılan veya işsizliğin canına tak ettiği, annesinden, babasından kalan bir taşınmazı, bir parça bağı, bahçeyi satıp da son bir ümit olarak yeniden, zaten can çekişmekte olan bir esnafın yanına bir esnaf dükkânı daha açan? Bilgi birikimleri zayıf, sermaye birikimleri yok, işletmecilik bilgileri yok ve bir sonraki sene de büyük borçlarla onlar da batarak buradan el ayak çekiyorlar.
Süpermarketler esnafın -deyim yerindeyse- anasını ağlatıyor. Kredi kartında limiti olanlar, cebinde peşin parası olanlar süpermarketlere gidip alışveriş yapıyorlar ama esnafa kredi kartında limiti olmayan, süpermarketin kasasından aldığı öteberiyle dönmek zorunda olan, parası olmayan, veresiye yazdıranlar kalıyor. Bu da zaten güçsüz durumda olan esnafımıza ayrı bir yük, ayrı bir çile getiriyor.
Ben Manisa'daki esnafın derdini dinlediğimde özellikle bundan şikâyet ediyorlar. Hatta ben bazı vatandaşlarımıza "Cebinizde para olunca süpermarkete gitmeyin; cebinizde para olunca da gidin, mahalledeki bakkalı, mahalledeki kuruyemişçiyi, Tekel bayisini birazcık destekleyin." diye ifade ettiğim çok oluyor. Hele hele, Manisa gibi büyük şehirlere yakın illerde parası olanların gidip büyük şehirlerden alışveriş yapıp, sıkıntısı olan esnafın yükünü artırması çok önemli bir sorun.
Teşvik dediğimizde, teşvik hep büyük esnafa, büyük çalışanlara var. Küçük ölçekliler, tek kişi işletmeleri bu teşviklerden mahrum. Oysaki sistemli, kurumsallaşmış bir destek politikasına ihtiyaç duyuyoruz ama teşvik politikalarında ortaya konan ne belgeleri ne de istenenleri yetiştirmek esnafa mümkün oluyor.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Özel.