GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YARGI HİZMETLERİNİN ETKİNLEŞTİRİLMESİ AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VE BASIN YAYIN YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARA İLİŞKİN DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİ HAKKINDA KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:128
Tarih:30.06.2012

KAZIM KURT (Eskişehir) - Sayın Başkanım, sayın milletvekilleri; 3'üncü maddeyle ilgili vermiş olduğumuz önerge üzerine söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlarım.

Öncelikle "Adalet mülkün temeli" dediğimiz noktada gerçekten adil ve gerçekten mülke temel olacak bir adalet sisteminin var olup olmadığını tartışmamız gerekirken, elektronik imza ve UYAP sisteminin güvenliğiyle ilgili bir maddeyi değerlendirmek durumunda kalıyoruz.

Cezaevinde kendisini ve güvenliğini devlete emanet eden tutuklular, hükümlüler yanarken, cezaevi araçlarında tutuklular yanarken elini kıpırdatmayan Bakanlık, adalet hizmetlerini hızlandırma adına bu tasarıyı getirerek bir değerlendirme yapmamızı istiyor.

Biraz önce bütün arkadaşlarımız da anlatmaya çalıştı, yüzlerce adliyenin kapandığı bir ülkede adalet hizmetlerinin hızlandırılması mümkün değildir. Elektronik imza senet hükmündedir, evet ama, adliyesi, icra dairesi olmayan bir ilçede böyle bir uygulamanın hangi adalet hizmetini hızlandıracağını, hangi adalet hizmetini etkinleştireceğini tartışmamız gerekiyor diye düşünüyorum.

Eskişehir'de kapanan adliyelerden biri Seyitgazi Adliyesi. 15 bin nüfusa hitap eden 2 belediyesi, merkezin dışında 2 belde belediyesi bulunan ve uluslararası önemi olan bor madeninin bulunduğu bir beldede adliyeyi kapattığınız takdirde, Eskişehir merkezine bağlanan bu köylerin 110 kilometre yol kat ederek Eskişehir Adliyesine gelmesi, Eskişehir icra dairesine gelmesi hangi hizmeti hızlandıracaktır, hangi hizmeti etkin bir biçimde o halka yayacağız? Bunu tartışmak gerekiyor diye düşünüyorum.

Devletin temeli eğer adaletse, adalet tüm ilçelerde etkin ve yaygın bir biçimde işletilebilmelidir. Bunu işletmenin yolu adalet hizmetlerindeki -özellikle yapılması gereken- personel takviyesinin adalete aktarılmasıdır. Yazı işleri müdürlüğü sınavlarını kazandığı hâlde atanamayan yüzlerce yazı işleri müdürlüğünü hak etmiş personel varken bunların kadrosunu ve atamasını yapmadan adliyeleri kapatmaya çalışmanın çok doğru bir mantığı olmadığı çok net bir biçimde herkes tarafından bilinmelidir, belirlenmelidir.

İcra ve İflas Kanunu tamamıyla elden geçirilmediği sürece icra iflasın etkinliği sağlanamaz. Zaman zaman icra iflas kanunlarında yapılan değişiklikler, o dönemdeki psikolojiye göre hareket etmeyi sağlayan ve İcra ve İflas Kanunu'nu değişik mantıklarla düzenleyen bir hâle getirmiştir.

Şimdi de, İcra ve İflas Kanunu'nda yapılmaya çalışılan değişikliklerle sanki işlemler hızlandırılıyormuş gibi bir algı yaratılmaya çalışılıyor, oysa burada işin temeli, esası ekonomiyi iyi yönetmektir. Ekonomiyi iyi yönetemezseniz İcra ve İflas Kanunu'na ihtiyacınız oluyor ve gerçekten işleri bozulan esnaf, tüccar, sanayici, İcra ve İflas Kanunu'ndaki her türlü olumsuzluktan yararlanarak zaman kazanmaya çalışıyor. Siz eğer Türkiye'yi gerçekten dünyada ve Avrupa'da etkili, sayılı ekonomilerden birisi hâline getirir, üretimi artırır, insanlarımızın refah seviyesini geliştirirseniz o zaman İcra ve İflas Kanunu'nda çok fazla iş olmaz, iş birikmez ve mevcut kadrolarla da etkin bir biçimde adalet hizmeti yerine getirilmeye çalışılır.

Bu gerçekleri dikkate almadan, sadece ve sadece "Biz yaptık oldu." mantığıyla hareket ederek ve çok baskın bir şekilde bu yasaların getirilmesi çok doğru bir mantık değildir.

Bu önergemize destek verirseniz memnun oluruz.

Teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Kurt.