GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YARGI HİZMETLERİNİN ETKİNLEŞTİRİLMESİ AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VE BASIN YAYIN YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARA İLİŞKİN DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİ HAKKINDA KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:128
Tarih:30.06.2012

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Teşekkür ederim Başkan.

Değerli milletvekilleri, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bugün, 30 Haziran Emekliler Günü. Ulu Önder Atatürk 30 Haziran 1927 tarihinde şanla, şerefle taşıdığı üniformasını kendi isteğiyle bırakarak emekli olmaya karar vermiştir. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, eşsiz devlet adamı Büyük Önder Atatürk'ün emekli olduğu 30 Haziran 1927 tarihini her yıl bizler Emekliler Günü olarak kutluyoruz. Ülkemizde maalesef emeklilerimiz hak ettikleri yaşam standartlarına kavuşamamaktadırlar. Yoksulluk sınırının altında yaşam mücadelesi vermeye çalışan ve mevcut siyasal iktidarın kendilerini, yaşadıkları sorunları göz ardı ettiği bugünü, tüm emeklilerimizin 30 Haziran Emekliler Günü'nü içim burkularak kutluyorum.

Emekliler Günü'nü kutlarken, kamu kurumunda memurların maaşları, promosyon ücretiyle, bankalar promosyon ücreti ödemekte, emekliler aynı zamanda bu promosyon ücretinden de mahrum edilmektedir. Siyasal iktidardan bu eşitsizliği giderme adına, emekliler adına, en azından bu emeklilerin paralarının yatmış olduğu bankalardaki promosyon ücretinin de bir an önce ödenmesini istirham ediyorum.

İcra İflas Kanunu'yla ilgili değişikliğe baktığımız zaman değerli milletvekilleri, İcra İflas Kanunu ilk olarak 1929 yılında kabul edildiğinden bugüne kadar, bugün dâhil olmak üzere, tam on altı kez değiştirilmiştir. 1929 tarihi, 1932, 1940, 1956, 1962, 1968, 1981, 1965, 1985, 1988 ve 2003 yılına kadar tam 10 kez; 2003 tarihinden bugüne kadar da -bugün dâhil olmak üzere- 2003, 2004, 2005 -2005'te 2 sefer değişiklik yapılmış- 2007 ve bugün itibarıyla 2012 tarihi tam 16 kez. Yani 2002 tarihinden bugüne kadar on yıllık iktidarda 6 kez İcra İflas Kanunu değişmiş durumda, ancak 1929 tarihinden 2002 yılına kadar ise 9 kez değişmiş durumda. Burada neyi ifade etmeye çalışıyorum? Kanunların üzerinde siyasal iktidarın yeteri kadar araştırmadan, incelemeden, olayın sosyal muhataplarıyla görüşmeden, incelemeden karar yaptığının bir göstergesi açısından bunu söylemeye çalışıyorum.

Peki, bu 9'uncu maddede, icraların ve adliyelerin paralarının devlet bankalarına yatmasını niçin söylüyoruz değerli arkadaşlar? Bunu şu gerekçeden dolayı söylüyoruz: Bugüne kadar, 2005 yılına kadar gerek adliyenin tüm paraları devlet bankalarına yatırılıyor idi ancak 2005 tarihinden sonra Adalet Bakanı Sayın Cemil Çiçek'in genelgesiyle Akbank'a yatırılmaya karar verildi. 2005 yılına kadar bu paralar Harçlar Kanunu'nun 36'ncı maddesi uyarınca geliri de devlete irat olarak kaydediliyordu ancak 2005 tarihinden sonra, efendim, vadesiz yatırılan paralarda faiz sıfır diye, eş güdümlü olarak o gün bankanın, genel müdürlüğün çıkardığı genelge ile Adalet Bakanlığının Akbank'a paraların yatırılması hususundaki genelgelerin tarihleri örtüşmekte değerli arkadaşlar.

Bu anlamda 2005 yılından 2008 yılına kadar Akbank'a yattıktan sonra 2008 yılında ATV'nin satışı nedeniyle Çalık Grubu'na o dönem Halkbank'tan ve Vakıflar Bankasından kredi temin edildikten sonra o dönemde nakit sıkıntısı nedeniyle bu sefer paralar faizsiz olarak o tarihten bugüne kadar da Vakıflar Bankasına yatmakta. Peki, Harçlar Kanunu'nun 36'ncı maddesi, "Bankalara yatan tüm paraların faizleri devlete aittir." hükmü, 2005 tarihinden bugüne kadar? Hatta sorularımın arasında Sayın Bakana sordum, "2005 tarihinden bugüne kadar yargının, yani adaletin, mahkemelerin yatırmış olduğu paraların faizi ne kadardır?" sorduğumuz soruda, herhangi bir cevap verilmedi.

Buradaki amaç şu: Türkiye'de Ziraat Bankasının bulunmadığı ilçelerimiz var, Ziraat Bankası dışında başka bankaların bulunmadığı ilçelerimiz var. Ziraat Bankasına yatan paraların faizi Harçlar Kanunu'nun 36'ncı maddesi uyarınca ödeniyor, Ziraat Bankasının dışında adliyenin yatırdığı paraların faizi ödenmiyor. Burada, bir, haksız rekabet var; iki, eşitsizlik var; üç, kamu gelirlerinden bir kayıp söz konusu.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MAHMUT TANAL (Devamla) - Bu açıdan devlet bankalarına paraların yatırılmasını teklif ettik.

Önergeye destek vermenizi istirham ediyorum.

Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Tanal, teşekkür ediyorum.