| Konu: | YARGI HİZMETLERİNİN ETKİNLEŞTİRİLMESİ AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VE BASIN YAYIN YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARA İLİŞKİN DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİ HAKKINDA KANUN TASARI VE TEKLİFİ |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 129 |
| Tarih: | 01.07.2012 |
HASİP KAPLAN (Şırnak) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; burada öyle bir önerge sunuldu ki Meclise, özel yetkili mahkemelerin kaldırıldığını ifade eden ama "Eski özel yetkili mahkemelerdeki davalar da burada sürecek." diye. Eski özel yetkili mahkemeler mevcut davaları sürdürecek. On yıl, yirmi yıl, otuz yıl? Otuz yıl süren hâlâ davalar var, Kemal Türkler'in davasını yeni zaman aşımına uğrattılar bu özel yetkili mahkemeler. Yani şu an sadece KCK davasından -bakın, tutuklu sayısını demiyorum, Sayın Adalet Bakanı burada, doğru rakamları açıklasın- 200 bin soruşturma var; 60 bin tane açılan soruşturma var, 8 binin üstünde tutuklu var. Bunlar sürecek, bunlar sürecek ve bunlar sürdüğü zaman bu özel yetkili mahkemeler kalkmış olacak. Şimdi, bu özel yetkili mahkemeler bu hâliyle sürerken, bu yasayla da ağır ceza mahkemelerine yetki vereceksiniz. Sonra yirmi dokuz büyükşehir kararı alacaksınız, yirmi dokuz büyükşehirdeki ağır ceza mahkemelerini bölge mahkemesi yapacaksınız, bir yandan AKP'nin yeni model özel mahkemeleri olacak -gerçi özel güvenlik mahkemesini de AKP çıkardı, onun da patenti ona ait, 2005'ten sonra 2006'da, eskisinin de size ait patenti- hem eskisi yürüyecek hem yenisi yürüyecek. Sonra da kamuoyunun karşısına çıkacaksınız, vatandaş sanki anlamıyor, sanki cahil cühela, sanki hiç yaşamıyor, sanki hiçbir şey bilmiyormuş gibi yutturmaya çalışacaksınız ve yutacaklar zannediyorsunuz. Bu makyaj yaklaşımlarınızla, bu kozmetik tekliflerinizle de Avrupa Birliğini kandıracağınızı zannediyorsunuz. Hayır. Bakın, çok samimi olarak söyleyeceğim: 12 Eylül yargılamalarını başından sonuna kadar otuz yıl ceza avukatlığımda takip ettim, sıkıyönetimleri, DGM'leri özel yetkili mahkemeler dâhil. Şimdi, soruyorum: Ne değişti? On yıllık iktidarınızda ne değişti? Tutuklu sayısı çoğaldı, mahkeme sayıları çoğaldı, burada da çoğaltıyordunuz, Diyarbakır bir taneydi üç tane özel yetkili oldu, İstanbul altı yedi tane oldu, yetmedi, altı yedi tane daha eklediniz.
Bakın, siyaseti kirleten bazı konulardan size söz açmak istiyorum. Siyasetin etiği açısından bu gerekli. Bu siyaseti kirleten şeyler nelerdir biliyor musunuz? Siyasi partilere ve adaylara yapılan bağışlar; holdingler, tekeller bu konuda pek aktif. Dış ihaleler, silah tüccarları, mafya, bankalar, darbeci destekleri, kontra faaliyetleri ilişkisi. Lobilerin faaliyetleri, seks, rüşvet, borsa, finans, piyasa oyunları, kentsel dönüşüm ve istihbarat faaliyetleri, dikkat edin. İstihbarat faaliyetleri, dikkat edin, sır kapsamına alınıyor. Küresel krizle beraber Arap Baharı'yla gelen kara para aklama. IMF, NATO, Birleşmiş Milletler finans ilişkileri, örtülü ödenek ve transferler, madencilik, ruhsat, enerji alanı alım satımları. Eğitim ve sağlıkta rant, askerî harcamalar ve dikkatinizi çekerim, olağanüstü yargılamalar. Siyaseti en çok kirletenlerin? Çünkü, olağanüstü yargılamalar bu çarkları korumak için aslında devletin güvenliğini değil, o devlet aygıtını elinde tutan bir avuç zümrenin kendi çıkarlarını korumak için siyaseten kullandığı kurumlardır. Bunlarda hukuk yoktur, insan süje olarak yoktur, eşitlik, adalet yoktur. Bunun için, siyaseti en çok kirletenlerin başında olağanüstü mahkemeler geliyor. Siz hem eskisiyle yürüyorsunuz hem yenisiyle yürüyorsunuz. Bu yol çıkmaz yoldur, ben size söyleyeyim.