Konu: | 2012 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2010 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 36 |
Tarih: | 13.12.2011 |
CHP GRUBU ADINA ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Tevfik Fikret:
"Kimseden bir fayda ummam ben, dilenmem kol kanat,
Kendi boşluk, kendi gökkubbemde kendim gezginim.
Bir eğik baş bir boyunduruktan ağırdır boynuma,
Fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür şairim." diyor.
Mustafa Kemal Atatürk, 25/08/1924'te Öğretmenler Günü'nde yaptığı bir konuşmada "Cumhuriyet sizden fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür gençler bekliyor." diyor.
Sayın Bakan, cumhuriyetin gençlerinin sizden beklediği bu. Cumhuriyet, böyle bir gençliğin yetiştiği, ülkesini seven, geleceğe kaygı duymayan, sağlıklı, dinamik, fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesillerin yetiştiği ve ülkenin geleceğinin bu nesillere teslim edileceği ideal bir rejimdir. Bahsettiğimiz gençlik için Gençlik ve Spor Bakanlığı, gençliğin kişisel ve sosyal gelişimini desteleyici politikaları tespit etmek, özürlü bireylerin spor yapabileceği olanaklara meydan vermek, gençliğin sosyal hayatın her alanına etkin katılımını sağlamak görevleri arasındadır.
Şimdi soruyorum sizlere: Hangi gençliğin bu imkânlardan yararlandırılmasını sağlamayı düşünüyorsunuz?
Hangi gençlik? Parayı ödeyemediği için askere gidip de şehit düşürmeyi göze aldığınız gençlik mi?
Hangi gençlik? Başlarına çuval geçirildikten sonra arkasında durmayı beceremediğiniz gençlik mi?
Hangi gençlik? Haklarını istedikleri için üzerlerine gaz sıkılan, copla dövülen, yerlerde süründürülen gençlik mi?
Hangi gençlik? Haklarını aradıkları için cezaevlerini dolduran yüzlerce gencimizden mi bahsediyorsunuz?
Hangi gençlik? Fındık toplamak, ailesini geçindirmek için doğudan, güneydoğudan gelip batıda yatacak yer dahi bulamayan gençlerimizden mi bahsediyorsunuz?
Hangi gençlik? Maden ocaklarında çalışmak zorunda kalıp, ocağın altında kaldıktan sonra Sayın Başbakanın "Bu onların kaderinde vardır." dediği gençlikten mi bahsediyorsunuz?
Hangi gençlik? Daha çocuk yaşta çalışmaya mahkûm olmuş, sakat kalan, ölen gençlerimizden mi bahsediyorsunuz yoksa büyüyen Türkiye'nin azınlıkta kalan, beslediğiniz, beslendiğiniz, desteklediğiniz, desteklendiğiniz azınlığın çocuklarından mı bahsediyorsunuz?
Benim ülkemin çocukları çalışmak zorunda kaldıkları için, bırakın spor yapmayı, okuyamıyorlar. Acı ve ıstırapla okuyan çocuklar iş bulamıyorlar. Zar zor iş bulan, 30 milyarı ödeyemediği için askere gidip de her şeyi göze alanlar, ayda yılda bir halı sahada maça gidebiliyorlarsa kendilerini şanslı hissediyorlar.
Bunların boş laf olmadığını göstermek için size bir iki örnek vereyim: Şu an cezaevlerinde 500'den fazla tutuklu gencimiz var. Türkiye, tutuklu ve hükümlü sayıları bakımından Avrupa'nın en önde gelen ülkelerinden bir tanesi. Dönemin Çalışma Bakanının açıkladığına göre, 2009 yılında 56.095 iş yerinde 6.964 tane çocuk, genç işçi tespit edilmiştir.
Değerli arkadaşlarım, biz, sizin spor politikanızı biliyoruz, "özerk federasyon" deyip de Başbakanın talimatıyla federasyon başkanı olanları biliyoruz. Federasyon seçimlerinde Hükûmete nasıl baskı yapıldığını biliyoruz. Sakaryaspor'un, borçları yüzünden transfer yapamayıp diğer spor kulüpleri gibi? Kentlerde TOKİ'ye peşkeş çektiğiniz kent meydanlarındaki "Spor alanı, stadyum yapacağız." dediğiniz alanları biliyoruz. Sporu bir kamusal hizmet olmaktan çıkartıp getirdiği ranta bağlı olarak kazanan bir alan olarak gördüğünüzü de biliyoruz.
Sayın Hasip Kaplan, Sayın Oktay Vural, Sayın Akif Hamzaçebi, zaman zaman buraya çıkıp da, şöyle dönüp de, insanlara "Ya, bir kereye mahsus muhalefetin sesini dinleyin hiç olmazsa; bu ülke için, ülkemizin geleceği için biz de doğru şeyleri söylüyoruz; kaldırın başınızı, açın yüreklerinizi." dediğinizi duyuyorum. (CHP sıralarından alkışlar) Ama ne oluyor, ne cevap alıyorsunuz? Alamazsınız çünkü onların gözleri kör, kalpleri mühürlü ve dilsizdirler. Çünkü "cumhuriyet" diyorlar onlar, ben inanmıyorum, "Atatürk" diyorlar, ben inanmıyorum, "Atatürk ilke ve inkılapları" diyorlar, ben inanmıyorum, "gençlik" diyorlar, "spor" diyorlar, "adalet" diyorlar, ben inanmıyorum.
İSMAİL AYDIN (Bursa) - Yüzde 50? Millete hakaret ediyorsun.
AHMET YENİ (Samsun) - Millete hakaret ediyorsunuz.
ENGİN ÖZKOÇ (Devamla) - Neden mi? Nedenini söylüyorum: Çünkü siz her fırsatta bu değerlere saldırıyorsunuz.
İSMAİL AYDIN (Bursa) - Yüzde 50.
ENGİN ÖZKOÇ (Devamla) - Sizin o "Yüzde 50" diyen ve genişçe gülümseyen suratlarınızda bu ülkenin gençlerinin mahkûmiyetini görüyorum. Onun için, kızartacağınız suratınızı gülümsemeyle aydınlatmaya çalışmayın. (CHP sıralarından alkışlar)
AHMET YENİ (Samsun) - Millet "yüzde 50" diyor.
ENGİN ÖZKOÇ (Devamla) - Umarım gözünüzü açtığınızda, kalplerinizdeki mührü söktüğünüzde ve "Hayır, bu ülke, bu gençlik, bu millet emperyalizmin uşağı hâline gelmeyecek." dediğiniz gün, gelin, bütçenizi onaylayalım. Umarım, benim ülkem o gün geç kalmamıştır.
Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Sayın Özkoç, teşekkür ederiz.