GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2012 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2010 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:2
Birleşim:36
Tarih:13.12.2011

CHP GRUBU ADINA HÜLYA GÜVEN (İzmir) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü bütçeleri üzerindeki görüşleri, Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına aktarmak üzere söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, Sayın Başbakanımıza geçmiş olsun dileklerimle acil şifalar diliyorum.

Hatırlarsınız, Sayın Başbakanımız, 2010 yılında üniversite öğrencilerinin burs ve kredi bedellerinin 40 liradan 200 liraya çıkardığını anlatıyordu. Doğru, öğrenci burs ve kredileri 2011 yılında da 240 lira olarak belirlenmiş ancak ben de üniversite yaşantım süresince burs aldım. O dönemlerde beslenme ve kitap dahil tüm ihtiyaçlarımızın karşılanmasının yanı sıra evlerine katkı gönderen, katkı koyan arkadaşlarımız da vardı. O günlerde öğrenciler asgari ücretin yaklaşık yüzde 50'sini alırlarken, bugün ancak yüzde 35'ini alabildikleri görülmektedir. Alım gücü ise? Onu kıyaslamıyorum.

Olması gereken bugün, Cumhuriyet Halk Partisinin parti programında da belirttiği gibi, en az asgari ücret düzeyidir. Kredi ve Yurtlar Kurumunun 2010 yılı için stratejik hedef olarak ortaya koyduğu yüzde 60 yeni burs, kredi modelinin gerçekleşme oranı ise ancak yüzde 30'larda kalmıştır.

İlk üniversitenin 1933 yılında kurulduğunu ve bu tarihten 2003 yılına kadar 76 üniversite açıldığını, 2003 yılından 2011 yılına kadar ise kurulan üniversite sayısının 102 olduğunu görüyoruz. Tabii, bunda vakıf üniversiteleri hariç.

Yaklaşık, açık öğretimi de dâhil edersek, 3,5 milyon öğrencimiz var. Öğrenci sayımız artmış ama altyapımız yetersiz, öğretim üyemiz eksik. Herhâlde yakında, hekimlerde olduğu gibi, avukatlarda olduğu gibi ithal öğretim üyeleri alırız.

Yurt durumuna baktığımızda, Kredi ve Yurtlar Kurumuna ait 2004 yılında 189.747 olan yatak kapasitesinin yedi yılda yani 2010 yılında 246.520 olduğunu görüyoruz. Yüzde 76'lık bir artış var. Ancak 2010 yılında başvuran yeni 263.541 öğrencinin ise ancak 106 bini alınabilmiştir.

2010 yılı için stratejik hedef olarak yine YURTKUR yüzde 60 olarak hedeflemiş barınma modelini gerçekleştirme oranını ancak yüzde 30 olarak yerine getirebilmiştir.

Bugün baktığımızda, TOKİ'nin birçok bakanlık binalarını yaptığını görürüz. Elbet onlar da gerekli ancak öncelik olan bakanlık binaları mı yoksa öğrenci yurtları mı?

Bugün öğrenciler her birimize -sizlere de mutlaka gelmiştir- torpil yapmak için başvurmaktalar, yurtta kalmak için. Eğer bu öğrencilerimiz kendilerine yurt sağlamak için milletvekillerinden umut arıyorlarsa Hükûmetimiz görevini yapmıyor demektir, öyle değil mi?

BEDRETTİN YILDIRIM (Bursa) - Değil, öyle değil.

HÜLYA GÜVEN (Devamla) - Geçmiş günlerde öğrencilerden bazı şikâyetler geldi. 2011 ÖYS sonuçlarının arkasından sınavda başarılı olan öğrenciler, tanımadıkları kişiler tarafından ev ve cep telefonlarından aranarak barınma için birtakım özel öğrenci yurtlarını tercih etmeleri konusunda ikna edilmeye çalışıldığını belirttiler. Kişisel verilerin korunması ile ilgili yasal düzenlemelerimizle bu bilgilerin kimseye verilemeyeceği söz konusu iken öğrencilerin kişisel bilgilerinin yetkili olmayan kişilere geçtiği görülmektedir. Sayın Sağlık Bakanımız hekimlere, tam gün gerekçesi için, hastaların muayenehaneye yönlendirildiğini söylemişti. Gençlerimizin özel yurtlara yönlendirilmesi için ne diyeceğiz? Bütün bunlar yetmiyormuş gibi gençlerimiz, öğrencilerimiz, Hopa olaylarını protesto etmek üzere demokratik haklarını kullandıkları için, yine en doğal hakları olan parasız eğitim isteklerini belirttikleri ya da saçlarını kestirdikleri için, poşu giydikleri için suçlanıyor, haklarında soruşturma açılıyor hatta aylarca tutuklu kalıyorlar.

Değerli milletvekilleri, gördüğümüz gibi Hükûmetimiz adalet ve eğitimde olduğu kadar yurt ve burs konusunda da sınıfta kalmış, koydukları hedeflere ulaşamamışlardır. Gençlerimiz, ilköğretimden lise ve üniversite, hatta çalışan ya da işsizler dâhil düşmanımız değil geleceğimizdir. Onlara nefreti değil sevgiyi öğretmeliyiz.

Bir kısım haberler alıyoruz: TOKİ'nin YURTKUR'la anlaştığı, beş yıldızlı yurtlar oluşturulacağı. Ne zaman bitecek, kaç öğrenci başladı, kaç öğrenci yaşıyor, doğrusu merak ediyorum. Sayın Bakan, Türkiye'de yaklaşık 600 bin öğrencinin yurt beklediğini ve yapımı devam eden yurtlarla 310 bin öğrencinin barınabileceğini söylemişti. Sayın Bakan, dokuz yılda tamamlanamaz mıydı? Hâlâ yüzde 50 kapasiteden bahsediyoruz. Bir örnek vermek istiyorum, birçok ilimizde vardır ama Niğde çok çarpıcı: Burada, Niğde Üniversitesinde öğrenci sayısı 15 bin, yurt kapasitesi 3.850. Bugün yurt bulamadıkları için 1.200 öğrenci kayıtlarını dondurarak memleketlerine dönmüşlerdir.

Umudumuz, gençlerimize Anayasa'da belirtilen eğitim ve sağlık haklarının ücretsiz olarak sağlanması, onlara eğitimlerini rahat yapabilecekleri ortamın oluşturulmasıdır.

Ben, son olarak da Sayın Kültür Bakanımıza bir soru sormak istiyorum: 23'üncü Dönemdeki açıklamalardan ve ekim ayında Meclise gönderilen tasarıdan İzmir -ki eğitimde çok yeri olan bir kütüphanedir- Millî Kütüphanesinin Derleme Kanunu kapsamından çıkarılacağı doğru mu? Bunu da öğrenmek istiyorum.

Teşekkür ediyor, saygılarımı sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Güven.