GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YARGI HİZMETLERİNİN ETKİNLEŞTİRİLMESİ AMACIYLA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI VE BASIN YAYIN YOLUYLA İŞLENEN SUÇLARA İLİŞKİN DAVA VE CEZALARIN ERTELENMESİ HAKKINDA KANUN TASARI VE TEKLİFİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:129
Tarih:01.07.2012

MAHMUT TANAL (İstanbul) - Değerli Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Hukuk, ekmek, su, hava gibi hepimizin ihtiyaç duyduğu bir husus. Tabii, tutuklu milletvekilleriyle ilgili çok bahsedildi, çok konuşuldu. Öncelikle iğneyi kendimize batırmak lazım çuvaldızı başkasına. Çok güzel bir söz var "Kendiniz için ne istiyorsanız başkasına da aynı şeyi isteyiniz."

Sayın Başbakan, 2002 seçimlerinde İstanbul'da 1'inci bölgede milletvekili adayıydı. O dönemde Diyarbakır? Bugün tartıştığımız özel yetkili mahkemelerin muadili, eş anlamlısı olan Devlet Güvenlik Mahkemesindeki almış olduğu ceza nedeniyle seçilemiyordu yani milletvekili seçilmesine engel idi. Tabii, lideri olmuş olduğu siyasi parti iktidarda, Genel Başkanı milletvekili olamıyor; bu hakikaten demokrasi açısından da büyük bir ayıp idi. Peki, bu demokrasi açısından büyük bir ayıp ise demokrasiyi özümsemiş olan siyasi parti temsilcilerinin bu ayıbı ortadan kaldırmak bu partilerin görevi. O dönemde, önceki Genel Başkanımız Sayın Deniz Baykal'la birlikte destek verildi ve grubumuz, Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Sayın Başbakanın milletvekili seçilme engeli olan Anayasa değişikliğinin yapılması sağlandı. Tabii, bu Anayasa değişikliği olunca, o anlamda, o sırada eş güdümlü olarak Siirt'te seçimler iptal edildi, iptal edilen seçimler nedeniyle Sayın Başbakan Siirt'ten aday olarak milletvekili seçildi ve Parlamentoya geldi.

Bu örneği niçin anlatıyorum? Yani bir farklılığı anlatmaya çalışıyorum, inşallah, aynı olgunluğa, aynı seviyeye, aynı düşünceye sizler de ulaşırsınız, benim temennim bu.

Tabii, şu anda içeride bulunan milletvekilleri için aslında yasal anlamda bir yasa veya Anayasa değişikliğine ihtiyaç yok, ama zorlamalar var. Neden ihtiyaç yok? Bir milletvekili arkadaşımız, o dönemde de yine cezaevinde tutukluyken, milletvekili seçildikten sonra tutuksuz olarak yargılanıyor ve serbest bırakıldı, aslında emsal bir karar, bir örnek var. Ancak ne yapılabilir? Hukuki zorlamaları, Ceza Muhakemesi Kanunu 108 veya 109'a ilave edilebilir, "Soruşturması ve kovuşturması devam eden kişi milletvekili seçilir ise tutuksuz olarak yargılanır." şeklindeki bir hükümle, gayet rahat millî iradenin önünde olan bu engel de kaldırılmış olur.

Bunu söylerken, belki sizi rahatsız ediyor ama vicdanlarınıza şimdi sesleniyorum. Torba yasası, yarısı geçti, yarısı geçmedi. Tasarının geçen 24'üncü maddesini söylüyorum ben. 24'üncü maddede, değerli milletvekilleri, emekliye ayrılmamış olan bir milletvekili, milletvekili seçilmez ise iki aylık, altmış günlük süre içerisinde de milletvekili priminin, sigorta priminin Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından dört yıl içerisinde, dört yıl boyunca ödenmesi için altmış gün içinde müracaat etmesi gerekiyor. Ancak bu altmış günlük süre içerisinde müracaat etmeyen Adalet ve Kalkınma Partisinden 3 tane milletvekili var.

Bakın, 3 tane milletvekili için torba tasarısındaki 24'üncü maddeyi düzelttiniz orada. Ne yaptınız? Müracaat edemeyenler için altmış günlük bu süreye ek bir süre daha getirdiniz. Hani biz şunu söylerdik hep hukuk fakültesinin 1'inci sınıfında: Yasalar özel olmaz. Yasalar genel olur, eşit olur, herkese uygulanabilir olur, olaya özgü yasa düzenlenmez. İşte emsal, örneğin bir tanesinde bu örneği veriyorum.

Kaldı ki, 8 tane milletvekili aynı zamanda, bunlar, millî irade şu anda tutsak, millî irade şu anda cezaevinde, sizin en azından gerçekten Başbakana  yapılan?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

MAHMUT TANAL (Devamla) - ? milletvekillerince yapılan o duyguyu bu milletvekilleri için de göstermenizi istirham ediyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.