| Konu: | ORMAN KÖYLÜLERİNİN KALKINMALARININ DESTEKLENMESİ VE HAZİNE ADINA ORMAN SINIRLARI DIŞINA ÇIKARILAN YERLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ İLE HAZİNEYE AİT TARIM ARAZİLERİNİN SATIŞI HAKKINDA KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 96 |
| Tarih: | 18.04.2012 |
LÜTFÜ TÜRKKAN (Kocaeli) - Şimdi AKP Grubu da alkışlar, hep beraber alkışlamış oluruz.
MUAMMER GÜLER (Mardin) - Biz de alkışlayalım.
LÜTFÜ TÜRKKAN (Devamla) - Peki, teşekkür ediyorum.
Sayın Başkan, değerli üyeler; biraz evvel, Adalet ve Kalkınma Partisi Grup Başkan Vekili Sayın Elitaş, bizim orman konusunda çok ciddi deneyimi olan, bilgisi olan arkadaşımız Seyfettin Yılmaz'ın konuşmasına istinaden yaptığı konuşmada tüyü bitmemiş yetim hakkından bahsetti: "Biz onları yememek için bu yüzde 70'lerde tutuyoruz." Bana göre, tüyü bitmemiş yetim hakkından en son bahsedecek olan parti sizsiniz. Bunun kitabı yazılsa, ön sözünü size yazdırırlar. Gerçekten. Sebebi ne biliyor musunuz? Sayın Başbakanın deyimiyle ifade ediyorum size: Daha önceki dönemde bakanlık yapan Sayın Tüzmen nerede? Sayın Pepe nerede? Sayın Unakıtan nerede? Sayın Enerji Bakanı nerede? "Bunlar, yolsuzluktan dolayı adları birtakım sıkıntılara karıştı diye biz bunları aday göstermedik." diyen bir Başbakanımız var mı? Ekonominin kalbine yolsuzluk yapanları yerleştirmişsiniz siz. Onların da daha sonra farkına varıp görevden aldığınızı ifade etmişsiniz. Dolayısıyla "Bu tüyü bitmemiş yetim işinden bir geri durun." diyeceğim öncelikle.
Bu yüzde 70'e çıkan bedellerle ilgili size bir şey söylemek istiyorum. Bu yüzde 70 meselesi iki açıdan çok sıkıntılı. Bir tanesi, orman köylüsü hakikaten bunu alamayacak, bunu arada rant getirenler almaya çalışacak. Türkiye'deki alım gücünün git gide azalması nedeniyle cari açığın giderilmesinde kaynak olarak görülen bu 2/B orman satışı gerekli başarıyı yakalayamaz, aynı bedellide olduğu gibi. Bedellide tahmin edilen 400 binlerdi; normal müracaat ne kadar bilmiyorum şimdi, yüzde 10'u oldu mu? Bunda da aynı sıkıntı olur. Dolayısıyla maksat hasıl olmayabilir. Diğer taraftan, hakikaten yetim hakkını birilerine yedirmiş olursunuz, buna alet olmuş olursunuz. Lütfen bundan geriye durun.
Ben bir başka konuya geçeceğim. Arkadaşlar "Orman konusunu ormana bırakalım, ormancıya bırakalım." dediler. Ben Türkiye'nin Suriye'yle ilgili meselesinde bugün Metin Külünk'ün yaptığı konuşmaya devam edeceğim.
Bakın, ben size bir şey söyleyeceğim: "El Cezire" diye bir televizyon var, dünyada nereye gittiyse orası karışıyor. Tunus'a gitti, Tunus karıştı; Suriye'ye gitti, Suriye karıştı; Libya'ya gitti, Libya karıştı. Zannediyor musunuz siz El Cezire Türkiye'de de bir büro açmadı? İlk büroyu nereye açtı Türkiye'de? Diyarbakır'a. Evet, El Cezire'nin ilk bürosu Diyarbakır'da.
Şimdi, buradan bir başka konuya geçeceğim, bir başka derken aslında birbiriyle bağlantılı ikinci bir konuya daha geçeceğim. Amerika Birleşik Devletleri tarafından fonlanan iki tane radyo var Arap dünyasına yönelik yayın yapan; El Hurra ve Sava. El Hurra "özgür kadın" demek. Sava da pop müzik yayını yapan haber kanalı ama Arap gençleri arasında çok ciddi bir şekilde izlenen bir radyo kanalı.
"Bu iki radyonun konumuz El Cezire'yle ne ilişkisi var?" diyenlere bir şey hatırlatmak istiyorum: El Cezire'nin ve Sava'nın Ankara temsilcisi aynı kişi, adresleri de aynı yerde. Türkiye'de yabancı servislerin çöplüğü hâline gelen bu ortamda Suriye gibi bir ülkeye savaş açmak nereden aklımıza geldi, onu da bilmiyorum.
CELAL ADAN (İstanbul) - Açamazlar, açamazlar!
LÜTFÜ TÜRKKAN (Devamla) - Böyle bir şansımızın da olmadığına, ben Sayın Celal Adan'a katılıyorum. Türkiye, Amerika "Evet" demeden, parya hâline getirdiğiniz bu ülke Suriye'ye savaş açamaz. Amerika'da bir başkanlık seçimi var. Bu başkanlık seçimi öncesi Amerika'nın Suriye'ye savaş açacağını mümkün değil düşünemezsiniz ama bütün bunların gündeme gelmesindeki en önemli neden nedir? İki haftadır hiç konuşamadığımız petrol zammı, doğal gaz zammı, elektrik zammını herkes unuttu, millet daldı Suriye'ye, millet daldı -efendime söyleyeyim- diğer konulara, üstünü örttünüz. Türkiye'de fukara fakir yine kaçak elektrik kullanmaya devam edecek sayenizde.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. Sağ olun. (MHP sıralarından alkışlar)