GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TOPLU İŞ İLİŞKİLERİ KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:7
Tarih:11.10.2012

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; 25'inci madde önemli bir madde. Şu konuşmalar çerçevesinde belki de?

SÜLEYMAN ÇELEBİ (İstanbul) - Zaten sendikal hareketi yok eden madde.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Arkadaşlar, bakın, biz sükûnetle dinledik. Lütfen, meramımızı bir anlatalım, itirazlarınız varsa zaten hakkınızı kullanırsınız.

SÜLEYMAN ÇELEBİ (İstanbul) - Anlattın demin Sayın Bakan, anlattın.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Bakınız, biraz önce Sayın Süleyman Çelebi'nin de katıldığı TÜRK-İŞ Genel Başkanı, DİSK Genel Başkanı, Hak-İş Genel Başkanı, TİSK Genel Başkanı ve TOBB Başkanının katıldığı tam beş saatlik bir toplantı yaptık. Bu toplantıda dört gündem maddemiz vardı. Daha önceki toplantılardan bahsetmiyorum; sekiz saat, on saat süren toplantılardan bahsetmiyorum. "Acaba bu yasaya ne katkı yapabiliriz?" çerçevesinde tarafları tam beş saat Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında topladık. Birinci maddemiz şuydu:

2009 yılında yayınlanan son istatistikler var. Bu istatistiklere göre yüzde 10 barajını aşan 51 sendika var. Bu sendikalar? Muhtemeldir ki barajı aşamayan sendikalar da olabilecek çünkü sendikalı işçi sayısı gerçek rakamlara inince çok düştü?

AYTUĞ ATICI (Mersin) - Sayenizde düşmüştür Sayın Bakan.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - ?aşamayacakları düşüncesiyle, 2009 yılında?

İZZET ÇETİN (Ankara) - Tam yarı yarıya indi döneminizde, doğru.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Bakınız, lütfen, önemli bir konu bu.

"2009 yılında bu barajı aşan sendikalar -açık söylüyorum- yani o günün sahte üyeleriyle, olmayan üyeleriyle aşan sendikalar madem aşmışlar bunu müktesep hak kabul edelim ve geleceğe dönük bir süre verelim ve baraj da uygulamayalım." Bakınız, aldığımız karar bu. 51 sendikanın geleceğe dönük, baraj aranmaksızın 2009'daki yetkilerinin sürdürülmesi konusunda bir karar aldık, bir.

İkinci kararımız: E-devlet uygulamasına geçeceğiz, e-Devlet uygulamasına geçerken bir yıllık süre var yasada, tasarıda; "Bunu altı aya indirelim." diye işçi sendikalarından gelen talep. Birincisi de işçi sendikalarından gelen talep, ikisini kabul ettik.

Üçüncüsü: Sendikal harekette, örgütlenmede en sıkıntılı konu; nedir bu? İş yerindeki yetki. İş yerinde bir sendika yetkiyi alıyor, diyor ki: "50+1 çoğunluğu sağladım, yetkiyi aldım." Aldıktan sonra ya rakip sendika veya işveren itiraz ediyor, yetki mahkemeye gidiyor; iki yıl, dört yıl, altı yıl, arkadaşların ifadesine göre, yedi yıl, on dört yıl devam eden davalar var. Mahkemelerin yoğun bir meşguliyeti var bu yetki itirazından dolayı. Dedik ki: Çalışma Bakanlığı bünyesinde gerek işverenlerden gerek işçi konfederasyonlarından bir kurul oluşturalım. Bundan sonra, SGK verileri devletin resmî verileri olduğu için o verileri, itiraz eden sendika veya işveren varsa bu itirazı, ayrıca Çalışma Bakanlığından da ilgili yetkili bir arkadaşın katılımıyla bu kurul, hem işverenin hem işçinin olduğu bu kurul değerlendirsin ve neticelendirsin. Buna rağmen, tabii ki idari işlem olduğu için yargıya yine açık ama yargı da ister istemez SGK verileri ve bu kurulun verilerini alacağı için, bekletici neden olmaktan çıksın bu mesele. Dolayısıyla, örgütlenen işçilerimizin sendika haklarının, örgütlenme haklarının yıllarca sürüncemede kalmasının önüne geçelim diye üçüncü bir düzenlemede, çok önemli bir düzenlemede arkadaşlarla mutabakat sağladık.

Dördüncü mesele neydi? Bu üç mesele işçilerden gelen talepti. Dördüncüsü, işveren ve ağırlıklı olarak TOBB'dan gelen talep. Diyor ki: "KOBİ'ler 30 kişi, 10 kişi, 20 kişi çalıştırıyor. Bu çalışılan iş yerlerinde, 30 işçinin altında olan iş yerlerinde iş güvencesi, İş Kanunu'nda yapılan düzenlemeyle yok; iş güvencesi yok. Bakınız, şimdi, TOBB ve işveren sendikaları diyor ki: "Buradaki sendikal güvence de olmasın istiyoruz, bizim de tek talebimiz bu." İşverenin bir talebi, işçilerin üç talebi var.

Oturduk, saatlerce burada bir düzenleme olabilir mi? Gerekli girişimlerde bulunduk ama bu konuda bu dördüncü maddeyle ilgili, işverenin direnci, üç maddeyle ilgili işçi sendikalarının direnci devam etti; sendikaların direncini, taleplerini yerine getirdik, işverenin de bir tek talebi var, KOBİ'lerde 30'un altındaki iş yerleriyle ilgili talebi var.

İZZET ÇETİN (Ankara) - O bir tek talep, hepsini alıp götürüyor Sayın Bakan, hepsini alıp götüren talep o talep. Hepsi gitti!

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Lütfen, siz, yetkinin ne anlama geldiğini?

İZZET ÇETİN (Ankara) - Ben çok iyi bilirim.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - İşçiler izliyorlar, biliyorlar, onlar çok iyi biliyorlar lehteki bir düzenleme olduğunu.

BAŞKAN - Sayın Bakan, lütfen sözlerinizi toparlayınız.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - 51 sendikanın güvence altına alınması, yetkinin verilmesinin ne anlama geldiğini biz biliyoruz.

İZZET ÇETİN (Ankara) - Sendikalar Yasası'nın özü olan konuyu mahvettin!

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Şimdi, bu düzenleme bu mutabakatın, bu mutabakat çalışmasının neticesinde huzurlarınıza geldi.

İZZET ÇETİN (Ankara) - Mutabakata kiminle varıldı?

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Böyle, efendim, "Meclise bir dayatma, birilerinin emri?" Yüce Meclis muhalefetiyle, iktidarıyla milletin emrindedir, bunda hiç kimsenin şüphesi yok. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Bakan.

İZZET ÇETİN (Ankara) - Hükûmet olarak işverenlerin önünde boyun eğdiniz. Askeri kışlaya sokmakla övünüyorsunuz, 7 tane bakanınız? Farkınızı ortaya koydunuz.

BAŞKAN - Sayın Bakan teşekkür ediyorum.