GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2013 YILI MERKEZÎ YÖNETİM BÜTÇESİ VE 2011 YILI MERKEZÎ YÖNETİM KESİN HESAP KANUNU TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:44
Tarih:18.12.2012

MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK (Batman) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Değerli arkadaşlar, tabii, asgari ücret konusu açıldı. Müsaade ederseniz önce bir rakamları sizlerle paylaşayım.

Türkiye'de net asgari ücret bundan on yıl önce 184 liraydı, bugün 740 lira bu rakam ve buradaki artış oranı yüzde 301,5. Bu dönemde enflasyon yüzde 141 civarında artmış. Dolayısıyla hakikaten reel anlamda asgari ücrette ciddi bir artış var.

Daha önce de ifade ettim, Avrupa Birliği ülkeleriyle karşılaştırdığımız zaman biz yaklaşık on-on bir ülkenin üzerinde bir asgari ücret sunuyoruz. Ha bu yeterli mi? Tabii, bunlar tartışılabilir. Ama son on yılda asgari ücretin geldiği yer belli. Ayrıca dediğim gibi, Bulgaristan, Romanya vesaire bir sürü ülkeye oranla da Türkiye'nin konumu çok daha iyi.

Asgari ücreti devlet vermiyor. Devlette asgari ücretli çalışan yok. Özel sektör veriyor. Türkiye, dünyayla rekabet etmek durumunda. Dolayısıyla bir yandan asgari ücretteki artışın makul olması, tabii ki hem çalışanımız açısından hem de istihdam açısından son derece önemli diye düşünüyorum. Burada kesinlikle açlığa terk etmek gibi bir politikadan söz edilemez çünkü rakamlar ortada.

Sayın Erdemir'i ben konuşması için tebrik etmek istiyorum. Gerçekten, hani yapıcı, yol gösterici dediğimiz türden çok güzel bir konuşma. Hakikaten bizim de üzerinde hassasiyetle durduğumuz bütün konuları gündeme getirdi. Ama ben müsaade ederseniz sorularına cevap vereyim.

Finansal okuryazarlık konusunda elimde ülke karşılaştırmaları yok. Sizde belki olabilir ama. Muhtemelen Türkiye'de düşüktür ve bunun hane halkı tasarrufları üzerinde de son derece olumsuz etkisi olduğu da açıktır çünkü bütün uluslararası çalışmalar bunu gösteriyor. Gerçekten bu yönde bizim çaba göstermemiz lazım. Eğer Türkiye'yi, İstanbul'u önemli bir finans merkezi hâline getireceksek, Türkiye'de rasyonel politikaları geliştireceksek sizin söylediğiniz çerçevede bir çalışma gerekecek.

Tabii, AR-GE konusu çok kritik bir konu. Maalesef bizim verdiğimiz çok yüksek dozdaki teşviklere rağmen -yani yüzde 225'e kadar biliyorsunuz özel sektöre biz teşvik veriyoruz, vergi indirimi imkânı sağlıyoruz, ona rağmen- özel sektör AR-GE harcamalarının millî gelire oranını Avrupa Birliğiyle karşılaştırdığınız zaman maalesef neredeyse altıda 1 düzeyindedir. Hâlbuki devletin yaptığı AR-GE harcamalarını, Avrupa Birliğinde devletlerin yaptığı AR-GE harcamalarıyla karşılaştırdığınız zaman fark var ama çok büyük değil. Dolayısıyla, gerçekten bizim özel sektör nezdinde farkındalığı, duyarlılığı daha da artırmamız lazım. Özel sektöre, bilemiyorum, başka ne tür teşvikler verebiliriz? Çünkü gelir vergisinde, kurumlar vergisinde, emlak vergisinde inanılmaz indirim imkânları -inanılmaz, yani 1 dolarlık harcıyorsa 2 dolar, 2 dolar 25 sente kadar indirim imkânı- sağlıyoruz.

Değerli arkadaşlar, teşvikler, 5084 de dâhil olmak üzere belli bir süre için verilir. Yatırımı teşvik etmek için süresiz bir şekilde işletme desteği şeklindeki bir teşvik olamaz. Bakın, yanlış anlamayın. Ben, sadece burada, hani uzatılır-uzatılmaz, hangi unsurları uzatılır o ayrı bir konu ama 5084 ağırlıklı olarak işletme giderlerini karşılamaya yönelik bir teşviktir. Hâlbuki yatırım teşvikleri? Aslında son yaptığımız düzenleme daha rasyonel bir düzenlemedir. Tabii ki teşvikler yeni yatırımlar için verilir. Eski yatırımları sürekli bir şekilde idame etmeye yönelik teşvikler ayrı bir konudur.

Değerli arkadaşlar, 2013 yılında, doğrudur, biz büyümeyi yüzde 4, enflasyonu yani deflatörü yüzde 5,3 olarak öngördük. Dolayısıyla burada yani bizim vergi gelirlerindeki artışın bir anlamda üst limiti var eğer kayıt dışılıkla mücadele vesaire devreye girmeyecekse. Peki, burada neden mesela ÖTV'de bu kadar artış öngörüyoruz? Daha önce de defalarca söyledim: Bu sene biz birtakım tedbirler aldık. 2'nci olarak, ayrıca biz özellikle BOTAŞ'ın yükümlülükleri -ki çok büyük rakamlardır, 7,5 milyar liradan bahsediyorsunuz- yerine getireceği varsayımını yaptık, bakın, tekrarlıyorum.

Yine, harçlarla ilgili olarak muhtemelen? Biz, bunlar maktu vergiler olduğu için yeni yılda, yılbaşında muhtemelen en az enflasyon kadar artıracağız. Bakın, açık ve net olarak konuşuyorum. Dolayısıyla damga vergisinde, harçlardaki artışları da bu çerçevede düşünmek lazım.

Değerli arkadaşlar?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Bakan.