GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: ASKERLİK KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN (S.S.:82)
Yasama Yılı:2
Birleşim:25
Tarih:29.11.2011

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; sorulan sorulara cevap vermeye çalışacağım.

"Yirmi bir gün temel eğitime de katılmayacakların sefer görev emri olacak mı?" Askerlik Kanunu'nda çok açık bir hüküm var -yine bir başka arkadaşımız da sordu- umumi seferberlikte muafiyet yoktur. Eğer bir seferberlik söz konusuysa hiç kimse bundan muaf değil.

EMİN HALUK AYHAN (Denizli) - Ne yapacak o adam o zaman?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Acemi yedek statüsünde sefere çağırılacaktır.

Bir başkası: "Ekim 10'da bir tasarı gönderildi Başbakanlığa?" Bedelliyle ilgili Başbakanlığa bir tasarı gönderilmedi, onu da belirteyim.

"Çürük raporu alanlar bu yasadan yararlanacak mı?" diye? Komisyondan geçen hâliyle yararlanamayacak ancak önergeler varsa eğer Meclis kabul ederse önergelerden?

OKTAY VURAL (İzmir)  - Var mı önergeniz?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ  (Sivas)   Bakılsın, o zaman?

Vicdani retle ilgili hem Sayın Sakık hem de diğer milletvekillerimizle ilgili? Osman Murat Ülke diye bir vatandaşımız var, Türkiye Cumhuriyeti'nin vatandaşı. "Ben askere gitmem." diyor. Bir ceza vermişsiniz, içeri girmiş, çıkmış, yeniden askere almışsınız, yine "Askere gitmem." diyor. Şimdi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi diyor ki: "Bir adamı bir suçtan dolayı ömür boyu tahkikat altında tutamazsın, mahkûmiyet altında tutamazsın, bunu âdeta müebbet hapse mahkûm ediyorsunuz." Nedir çalışma? O da Avrupa Parlamentosu süre vermiş "Aralığın sonuna kadar bu konuyla ilgili ne yapacaksanız bana bildirin." Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine taraf mısın? Tarafsın. Taraf olduğun bir mahkemenin hükümlerine uymak gerekir mi? Hukuk devleti bunu gerektirir. O hâlde yapılan düzenleme nedir? Hem Adalet Bakanımızın dediği hem bizim arkadaşların ortak çalıştığı, diyoruz ki: "Bu gibi `Ben askere gitmeyeceğim veya üniforma giymeyeceğim' diyen insanlar için bir ceza yani her seferinde üç yıl, beş yıl, üç yıl, beş yıl değil. Arkadaş bir ceza vereceğiz, o cezayı hapiste çektikten sonra da askerlikten muaf olacak." Düzenleme budur, bununla ilgili bir çalışma yapılacak.

ALİM IŞIK (Kütahya) - Bunu yazın o zaman, dürüstçe söyleyin o zaman.

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ  (Sivas)   Dolayısıyla aynen budur. Bu vicdani reddin ceza düzenlemesi de? Bu hususun vicdani retle bir alakası yoksaki yoktur, var diyen varsa? Çünkü cezai bölüm. Vicdani retle ilgili bizim çalışmamız bunun üzerinedir. Bir başkası ne düşünüyor, kafasından ne geçiriyor; o bizim gündemimizde değildir, bizimki budur. Kimileri buna da itiraz edebilir "Bunlara müebbet de ceza verelim." diyebilir fakat o bizim ilkemiz veya düşüncemiz değildir.

OKTAY VURAL (İzmir) - Bundan faydalanacak mı peki onlar? Faydalanacak mı bu kanundan?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ  (Sivas)   Askerlik hizmetine  başladıkları için? Bakın, kanunda çok güzel bir şey var, önce şu kanunu okumak lazım. Ne diyor? "Askerlik hizmetine başlamamış olanlar, herhangi bir şekilde?" Aynı, çok güzel. Henüz fiilî askerlik hizmetine başlamamış olmak bu yasadan yararlanmanın bir şartı, birincisine bunu söyleyeyim, dolayısıyla başlayanlar yararlanamayacak. Ancak adam hapse girdiği için bir başka yasadan yararlanabilir diyelim.

Bir başka husus da şu: Tabii, şehitliğin tanımını bilmeyenler, şehitlikle ilgili kan bedeli diye şey ediyorlar. Oysa şehitliğin bizim inancımızda -herkes bu inanca inanmak durumunda da değil ama- bir tanımı vardır, karşılığında cennet verilen ölüm işte şehittir. Dolayısıyla bedel olmaz, onun bedeli cennettir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Ama bir başkası, bu cenneti bilmezse, cennete inanmazsa bunun karşılığında kan bedeli, para bedeli, sair bedel de isteyebilir. Biz, bunu da, böyle inanmayı da doğal görürüz. Herkesin bizim gibi inanmasını da bekleyemeyiz.

ADNAN KESKİN (Denizli) - Hop, hop!

BİHLUN TAMAYLIGİL (İstanbul) - Kendine gel Bakan!

OKTAY VURAL (İzmir) - Siz inanmıyor musunuz?

MİLLÎ SAVUNMA BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Sayın Başkan, teşekkür ediyorum, sağ olasınız.