GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BAZI KANUNLAR İLE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:98
Tarih:24.04.2012

CHP GRUBU ADINA KAZIM KURT (Eskişehir) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 223 sıra sayılı kanun teklifleri bütünü içinde meydana gelen bir teklifin 4'üncü maddesiyle ilgili söz almış bulunuyorum.

Bu madde biraz önce okundu. Ben bu maddeye tekrar dikkatinizi çekmek için, tekrar okumak istiyorum:

"5411 sayılı Kanuna aşağıdaki geçici madde eklenmiştir.

`Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihte görevde bulunan Kurul ile Fon Kurulu Başkan ve üyelerinin üyelikleri, görev sürelerinin sonuna kadar devam eder.

Kurul ile Fon Kurulu üyeliklerinde kalan süreyi tamamlamak üzere atanmış olanların üyelikte geçirdikleri bu süreler ile mevzuatı uyarınca yapılan kura sonucu üyelikleri sona ermiş olanların kura tarihine kadar üyelikte geçirdikleri süreler 85 inci ve 114 üncü maddelerin uygulanmasında görev süresi olarak dikkate alınmaz.

Şimdi, bu, şöyle özelliği olan bir kanun teklifi: 28/2/2012'de 10, 2/4/2002'de 7, 4/4/2002'de 22 ve 5/4/2002'de 11 AKP'li milletvekili arkadaşımızın, çeşitli zamanlarda, değişik ortamlarda ama aynı nitelikte hazırlamış oldukları bir teklif. O nedenle özel bir teklif olduğu tartışmasız ve -getirdiği hükümler dolayısıyla da çok özel bir teklif olduğu- sonucunda, bu yasadan sadece belirli kişilerin yararlanacak olmasından kaynaklı bir sonuç doğacaktır.

Kim yararlanacak bu düzenlemeden? Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu başkan ve üyeleri ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu başkan ve üyeleri. Bu arkadaşlarımız daha önce bu göreve atandıkları zaman özel olarak yapılmış bir yasayla atanmışlar ve görev süreleri altı yıl olarak sınırlandırılmış. İşin özelliğinden dolayı da "Sadece 1 kez görev yapabilirler." şeklinde bir sınırlama getirilmiş. Şu anda ise bu süre doldu ve bu sürenin dolmasıyla beraber Hükûmet görevini yapmadı, görevini yapamadı, yerine yeni isimleri atayamadı ama yeni bir yasayla bu düzenleme ortaya konuldu.

Şimdi, esas kusurlu, yasa tekniği ya da ucube yasa ile getirilmek istenen ikinci fıkrada gizli arkadaşlar. Burada deniliyor ki: "Bu Kanun ile 103 üncü ve 126 ncı maddelerde yapılan değişiklikler, Kanunun yürürlüğe giriş tarihinden önce görev süresi sona eren Kurul başkan ve üyeleri ile Fon Kurulu başkan ve üyeleri hakkında da uygulanır." Yani bu kanun yürürlüğe girmeden önce bu kurulların başkan ve üyelerinin görev süreleri doldu, o koltukları fuzuli şagil biçiminde işgal ediyorlar. Biz şimdi, bir yasa yapacağız. Bu yasanın yapılış ve bitiş takvimi bu tarihten yaklaşık bir ay sonraya gidecek. Bir ay sonra yürürlüğe girecek olan bir yasa bir ay önceki kişilere uygulanacak ve o tarif edilen kişiler tekrar aynı görevlere atanacaklar. Biz de buna diyeceğiz ki eşit işe eşit ücret, eşit bir uygulama, hakkaniyet çerçevesinde bir uygulama, adaletli bir uygulama. Böyle bir şey söyleme şansımız ve olanağımız yok çünkü bu sadece ve sadece 2 başkan ile 4 tane kurul üyesi için çıkartılan bir özel yasa ve şuna inanıyorum ki beş yıl sonra bu yasa tekrar gündeme gelecek çünkü diyoruz ki "İkinci kez seçilir." O zaman, beş yıl sonra yeniden değiştireceğimiz bir yasayı şu anda, hem de bu kadar acele bir biçimde yapıp geçirmek niye?

Değerli arkadaşlarım, bu doğrultularda baktığımız zaman, eski başkanlar, eski yönetim kurulu ya da fon kurulu üyelerinin süresi doldu. BDDK Başkanının görev süresi 11 Nisanda doldu ve 11 Nisanda bu kanun teklif olarak gündeme alındı. Kurullar şu anda çalışamaz hâlde. O kurullar keyfî bir biçimde yönetiliyor ve keyfî bir biçimde yönetilen bu kurulların, tabii, düzenlemesi de oldukça keyfî ve değiştirilmiş bir kanun teklifi hâlinde önümüze getirildi. Bu değerlendirmeyi nasıl yapacağız? Eğer gerçekten objektif ve mantıklı bir yasa yapmak istiyor isek bunu zamanında ve süresinde Meclise getireceğiz. Bu kurulların başkan ve üyelerinin görev süresinin ne zaman dolacağı belli, bu görev süresi dolmadan yasanın da bir kereye mahsus olarak yapıldığı belli. O zaman, Hükûmetin üstüne düşen nedir? Yerli yerinde ve zamanında bir değerlendirme yaparak gerekli atamaları yapması ama "Ben sadece bu kadroyla çalışırım, başka bir kişi aramam, başka bir atama yapmam." mantığıyla hareket edildiği için bu yasa geliyor.

Türkiye Büyük Millet Meclisi sadece 2 kişinin, bilemedin 5 kişinin görevini yürütebilmesi için araç olarak kullanılıyor. Oysa Türkiye Büyük Millet Meclisinde sırada bekleyen çok daha fazla yasa var, çok daha acil ve çok daha önemli yasalar yapmamız gerekiyor. Tutuklu milletvekillerimiz Ulusal Egemenlik Bayramı'nda dahi cezaevinde iken bunlarla ilgili vermiş olduğumuz teklifler, öneriler hiçbir zaman dikkate alınmadan, hiçbir zaman gündeme getirilmeden, sadece ve sadece fonlardaki ya da kurullardaki kişilerin göreviyle ilgili bir düzenlemeyi zamana sıkıştırarak, acele bir biçimde, sanki yangından mal kaçırırcasına gerçekleştirmeye çalışmanın çok doğru bir uygulama olmadığını hepimiz biliyoruz. Bunu topluma nasıl anlatacağız?

Değerli arkadaşlarım, gerçekten, şu kanunu, imzalayan arkadaşlarımızın dahi tartışmadığı ortada çünkü bu arkadaşlarımız bunu tartışsaydı, bunun zamanında yapılacak küçük tasarruflarla gerçekleştirilebilecek bir uygulama olduğunu, buna ayrı bir yasa yapmaya gerek olmadığını çok net bir biçimde görürdük ama biraz önce Sayın Ayaydın'ın söylediği gibi, sanki Sayın Bakan istemiyor da bir dayatmayla, bir  diretmeyle karşı karşıya kalmış gibi bir değerlendirme yapma konusunda biz kendimizi haklı sayarız. Biraz önce de yine vurguladı, Plan ve Bütçe Komisyonunda değişiklik önergesi verdiği zaman da bunu gündeme getirdi. Gerçekten iki yıl boyunca bu kurul başkanı ve üyelerine ücret ödenmesi konusundaki haksızlığın işsizlik sigortasıyla karşılaştırılması ve kıyaslanması bazı konularda vicdanları sızlatacaktır ama esas, bir cümle daha eklenmiş şuraya, deniyor ki: "?kendilerine bir yıl ödeme yapılmış Kurul başkan ve üyeleri ile Fon Kurulu başkan ve üyeleri bu uygulamadan yararlanamaz." Yani daha önce bu işi bırakmış kim var ise, hangi nedenle bu kara listeye alınmış ise, hangi nedenle cezalandırılıyor ise o kişi bundan yararlanamayacak ama bugün, görev süresi dolmuş olan ve yeniden atanacak olan kurul üyeleriyle başkanlar iki yıl süreyle bu ödemeden yararlanmış olacaklar. Bu da yine kanun yapma tekniği açısından kişisel bir uygulama gibi görünüyor ve eşit, hakkaniyete uygun, adaletli bir uygulama olmadığını ortaya koyuyor.

Ben bu duygularla hepinizi saygıyla selamlıyorum, teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Kurt.