GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI VE TEKLİFİ
Yasama Yılı:3
Birleşim:50
Tarih:09.01.2013

MEHMET ALİ SUSAM (İzmir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu'nda yapılan değişikliklerle ilgili söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Kanunu dünden ve komisyonda görüşüldüğü andan itibaren izliyorum. Öncelikle bir şeyin altını çizmek isterim: Bu kürsüye çıkıp konuşan birçok arkadaşım BAĞ-KUR'dan emekli olmuş insanların veya esnaf, sanatkârların Sosyal Güvenlik Kurumundaki sıkıntılarını dillendirerek çok önemli bir şekilde önerileriyle Sayın Bakanlığa bu konuda çeşitli teklifler getirdiler ve şu gün, hem benim şahsımın hem partimizin diğer milletvekillerinin ve diğer muhalefet partilerinin Sosyal Güvenlik Kurumuyla ilgili, BAĞ-KUR'luların hak ve menfaatlerini korumaya yönelik çok da önemli kanun değişiklikleri var fakat nedense bunların çoğu buraya gelmedi.

Öncelikle, herkesin dediği gibi, Sosyal Güvenlik Kurumunun Genel Kurulunda esnaf, sanatkârlarla kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütlerinin temsili sağlanmış olmasından dolayı teşekkür ediyoruz ama Sayın Bakandan şunu rica ediyorum: Şu an Sosyal Güvenlik Kurumuna bağlı BAĞ-KUR'lular, Türkiye'de siyaseten moda deyim olan ötekileştirilmiş sigortalılardır. Ötekileştirilmiş sigortalılar olarak onları dikkate almak zorundasınız. Bir kere yüzde 15 sosyal güvenlik destek priminin kesilmesinin anayasal bir izahı olamaz. Yirmi beş yıl anlaşmış, prim gününü doldurmuş, primin sonucunda emekliliği hak etmiş insana: "Sen işini devam ettiriyorsun, ondan dolayı senin maaşının yüzde 15'ini kesiyorum." demek adalet değildir, bir. İki: BAĞ-KUR'luların ödediği primin karşılında aldığı maaş, hak ettiği bir maaş değildir. Açın, İnternete girin, Ali Tezel diyor ki: "BAĞ-KUR'luların emeklilik hak edişlerinin bugünkü değeri hem Yaşar Okuyan zamanında hem Faruk Çelik zamanında yapılan indirimlerle bugün hak ettiği noktadan aşağı düşürülmüştür." Bu kardeşimiz de sosyal güvenlik uzmanlarından bir tanesidir.

Değerli Bakanım, iyi bir şekilde incelerseniz BAĞ-KUR'lular sizin döneminizde, evet, iki ay prim ödemeden muaf tutuldular ama BAĞ-KUR'lu, üçüncü ay primi ödemedi mi sağlık hizmetlerinden yararlanamıyor. Neden? İşçi yararlanıyor, memur yararlanıyor da esnaf niye yararlanamıyor? Esnaf ve sanatkâra borcunu ödeyeceği noktasında bir güveniniz yok mu? O, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, işi zora girdiği zaman BAĞ-KUR primini ödemeyip daha sonra tahsilat yapma, ödeme hakkına ama bu sürede sağlık hizmeti alma hakkına sahip değil mi? Borcunu aldığınız zaman, onun kullanmadığı sağlık hizmetlerinden dolayı kesinti yapmadan tüm borcunu tahsil ediyorsunuz.

Tüm bunlara baktığınız zaman -başka birçok arkadaşımızın söylediği, zaman kısıtlamam nedeniyle söyleyemeyeceğim- birçok esnafın, BAĞ-KUR'lunun Sosyal Güvenlik Kurumuyla ilgili problemleri var. Sosyal Güvenlik Kurumundan yararlanan BAĞ-KUR'luların, Sosyal Sigortalardan yararlanan işçiler gibi ayakta tedavide rapor almalarında alabilecekleri tazminatları alamamaları, BAĞ-KUR'lu kadınların sağlık hizmetlerinde ve doğumlarında borçlanma yapamamaları ve benzeri birçok hizmet alımından yoksun olmaları, bu kanunun görüşülmesinde çözümü gereken noktalardır.

Ben bu anlamıyla şunu bir kez daha söylemek istiyorum: BAĞ-KUR'luyu Sosyal Güvenlik Kurumunda ötekileştirmeden eşit bir sosyal güvenlik hizmeti alan konuma getirmeniz hepimizin arzusudur.

Bu duygularla Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederiz Sayın Susam.