| Konu: | SAĞLIK BAKANLIĞINCA KAMU ÖZEL İŞBİRLİĞİ MODELİ İLE TESİS YAPTIRILMASI, YENİLENMESİ VE HİZMET ALINMASI HAKKINDA KANUN (S.S:417) |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 69 |
| Tarih: | 21.02.2013 |
METİN LÜTFİ BAYDAR (Aydın) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Sağlık Bakanlığınca Kamu Özel İşbirliği Modeli ile Tesis Yaptırılması, Yenilenmesi ve Hizmet Alınması Hakkında Kanun Tasarısı üzerine söz almış bulunmaktayım.
Görüşülmekte olan yasa tasarısı, AKP hükûmetlerinin göreve geldiği andan itibaren "Sağlık sektörünü düzelteceğiz." diyerek adım adım sağlık sektörünü kamudan uzaklaştırarak tamamen özel sektöre devretmesinin adımlarından biridir. Bu tasarı, aynı zamanda sağlık çalışanlarını köleleştirmenin bir diğer adıdır. Millet adına, vatan adına hizmet adına çalıştığını söyleyen AKP hükûmetleri, ülkenin hukuk, eğitim, savunma ve dış politikasından sonra en son olarak da hem bireylerin hem de toplumun hem de ülkenin sağlığını bozmuştur. Bu nedenle artık AKP iktidarı sağlığa zararlı hâle gelmiştir.
Değerli milletvekilleri, şehit aileleri ve gazilerimizden bile katkı payı alan bu Hükûmet, sosyal devleti bitirmiştir.
RECEP ÖZEL (Isparta) - Hocam önce övüyordun!
METİN LÜTFİ BAYDAR (Devamla) - Halka "Sağlığı bedava yaptık." diye palavra sıkan Hükûmet, özel hastanelere de "Belirlenen fiyatın yüzde 90'ı kadar katkı payı alabilirsin." diye yönetmelik çıkartıp halka karşı ikiyüzlü davranmakla hastaları, sağlık çalışanları ve hastaneler ile karşı karşıya bırakmaktadır.
Tüm sağlık harcamalarında özel sektörün payı 2002 yılında yüzde 4 iken günümüzde yüzde 50'leri bulmuştur. Eski Bakanın, sağlıkta özelleştirme ve kadrolaşmayı on yıldır Menzil cemaatinin zenginleşmesi ve kadrolaşması için kullandığı söylentisi sağlık çalışanları arasında ayyuka çıkmıştır.
Sayın Bakan, siz yapmasanız da günü geldiğinde eski Bakanın Menzil cemaati mensuplarına yapmış olduğu hem kadro hem de menfaat kayırmacılığına ait söylentilerin soruşturulması mutlaka yapılacak, hesabı mutlaka sorulacaktır. Sistemin suçlusu olarak sağlık çalışanlarını gösteren, üniversite hastanelerini çökerten ve devleti sağlıktan çıkarmayı amaçlayan bir anlayışı Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizim kabul etmemiz düşünülemez.
Eski Sağlık Bakanı, Tam Gün Yasası'yla ilgili olarak, 27 Temmuz 2012 tarihinde, üniversitelerde Tam Gün Yasası ile ilgili yapılan tüm eleştirilere rağmen aynen şu ifadeleri kullanmıştı: "Biz Bakanlık olarak üniversitelerde ikili çalışmanın nelere gebe olduğunu biliyoruz. Bu nedenle Hükûmet politikamız gereği Tam Gün Yasası'ndan geri adım atmayacağız." Tarih 19 Şubat 2013, yeni Sağlık Bakanımız açıkladı: "Tam Gün düzenlemesinin en fazla sıkıntı yarattığı alan olan üniversitelerle gelecek hafta görüşeceğiz. Amacımız istifa eden hocaları kazandırmak." Başbakanın dediği gibi, nereden nereye.
Değerli milletvekilleri, iktidar bu yasa tasarısı ile şunu söylüyor: "Biz kendi sağlık çalışanlarımızı devlet olarak koruyamıyor, kollayamıyoruz. Onun için de özel sektör bu işleri daha iyi yapar." Nereden mi biliyorum? 30 yaşında görevi başında şehit edilen Doktor Ersin Arslan'dan biliyorum. Nereden mi biliyorum? Sağlık Bakanlığı İletişim Merkezi olan ve kısaca "SABİM" olarak söylenen şikâyet hattına gelen bir telefondan sonra, bu şikâyeti kabullenemeyip savunmasını vererek ölüme atlayan Asistan Doktor Melike Erdem'den biliyorum.
Değerli milletvekilleri, Sağlık Bakanlığının "Ben bu işleri artık yapamıyorum, vatandaşlarıma da bakamıyorum." dediğini de, Sakarya'da yürüyemez hâlde hastaneye getirilen öğretmene "Randevu yok." denilerek muayene edilmemesinden, bir ünlünün gece yarısı gittiği bir devlet hastanesindeki kötü durumu sosyal medya aracılığıyla paylaşmasının ardından yaşananlardan ve son olarak da, Sayın Başbakanın, ambulans araçlarının toplu dağıtım töreninde yaptıklarından bahsederken, hani "Nereden nereye!" diye anlatırken telefon başında bir hasta vatandaşımıza hastane bulmaya çalışmamdan biliyorum.
Değerli milletvekilleri, sosyal devlet anlayışıyla sağlık alanını tamamen özel sektörün kucağına bırakacak bu tasarının karşısında olduğumuzu belirtir, hepinize sevgi ve saygılarımı sunarım.
Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)