| Konu: | ELEKTRİK PİYASASI KANUNU İLE ÖZEL TÜKETİM VERGİSİ KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI VE TEKLİFİ |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 53 |
| Tarih: | 16.01.2013 |
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli arkadaşlar; bir önceki dönemden kalan soruları aynı sırayla cevaplamaya çalışacağım.
"Amatör spor kulüpleriyle alakalı elektrik borçlarının ödenmesi için ne yapabiliriz?" denilmişti. Bunun için, ben başta kendim de olmak üzere, yani amatör spor kulüplerini desteklememiz lazım; STK'lar, sivil toplum örgütleri. Şimdi arkadaşlarıma sordum, o kastedilen, 60 bin TL civarında bir borçtan bahsediliyor. Bence şu çıkışta bile bunu kendi aramızda halledebiliriz, sivil toplum örgütlerine dahi bırakmadan. Amatör spor kulüplerinin bir sistematik içerisinde ayrı bir tarifeye tabi tutulması yerine bence bunu kendi aramızda dahi halledebiliriz.
Çok fazla konuşuldu, tabii, borla alakalı. Arkadaşlar, biz boru özelleştirmeyeceğiz; borun, bor madeninin kamu eliyle işletilmesinin önünü hiçbir zaman için kapatmadan ve böyle bir değişikliğe gitmeksizin buna devam edeceğiz. O yüzden, bu manada çok farklı bir şey söylemeyeceğim.
Malatya'nın ilçesiyle alakalı? İlçe borcunu ödeyemiyor. Yani bize bir teklifinin olması lazım, o teklifi bizim değerlendiriyor olmamız lazım. Şimdi, ben bunu nasıl ödeyeceğimi tarif edemiyorum, ödeme planı da sunmuyorum ama ilgili özel şirket veya kamu şirketinin, EDAŞ'ların bu manada bir şeyler yapmasını istiyorum; bu çok doğru olmaz. Kendilerine -tabii ki susuz kalmasınlar- tabii ki onların ihtiyacının karşılanmasıyla alakalı biz de yardımcı olalım ama yani bize ödeme planı sunulmadan arkadaşların bu manada bir şey yapmaları mümkün olmaz.
Şimdi, Almanya örneği verildi. Almanya'da Başbakan Yardımcısı ve enerji işlerinden sorumlu Ekonomi Bakanı -Çevre Bakanlığına da aynı kişi bakıyor- Rösler, onunla bir toplantı yaptık. Şimdi, "Siz bu işin sübvansiyon rakamlarını nasıl böyle fizibil buldunuz da yaptınız? Biz şu anda 50 milyar euro civarında önceden verdiğimiz sübvansiyonları geri almak için uğraşıyoruz çünkü bu rakam artık bizim tahammül edebileceğimiz bir rakam olmaktan çıktı. Ama siz nasıl bu fizibil rakamı daha önceden tespit ettiniz?" diye onlar bize sordular. Ben dün -biraz önce bahsettim- Abu Dabi'de bir cumhurbaşkanları, başbakanlar, bakanlar seviyesindeki bir toplantıya katıldım. "Türkiye bu büyümesini, enerjideki büyümesini nasıl sağlıyor?" diye soruluyor ama ben, aynı şeklin, aynı görüntünün buradan aynı derecede algılanmadığını görüyorum. Şimdi, bize bu takdir hislerini Almanya'nın bir bakanı sunuyor ve Almanya'daki RES'lerle alakalı "Çok gelişmiş." diyoruz. Arkadaşlar, 50 milyar euro rakamını, yıllık sübvansiyon rakamını biz ayıramayız, onda 1'ini de ayıramayız ama rüzgârla alakalı 11 bin megavatlık lisans verilmiş ve 2.200 megavatı realize olmuş bir yatırımdan bahsediyoruz. Biz teknoloji sahibi olmayınca, ithal ettiğimiz teknolojiye para vermemek lazım. Allah'ın bu ülkeye verdiği rüzgâr nimetinden, Allah'ın bu ülkeye verdiği güneşin nimetinden kim faydalanacak? Teknoloji sahibi mi, buraya yatırım yapan kişi mi, yoksa bu ülkenin vatandaşı mı? Biz bunu adil bir şekilde paylaştırıp, bölüştürüp 10 euro sent verdik. 10 euro sent verdiğimizde Almanya'da 28 euro sentten alım yapıyorlardı. O yüzden, değerli arkadaşlar, biz ülkemizin şartlarına uygun bir şekilde davranıyor olmamız lazım.
Ben, Sayın Vural'ın bir önceki sorusuyla alakalı da kısaca bir tekrar edeyim. Biz onunla alakalı bir çözüm önerisi getirmek için sizlerle beraber, bütün gruplarla beraber bir çalışma yaparız ancak bunun istismarına yol açmaksızın sınırlı bir oranda yapmamız lazım. O sınırlı oran da -sizin o bahsettiğiniz- müracaat yaptığı hâlde -şu veya bu gerekçeyle- EPDK'nın dört ay 11 günde sonlandırdığı ama geciktiği ve lisans almamasında bir nevi ilişkili kurumun da, varsa taksiratının olduğu kişiler için bunu yapalım. Bunun sayısı, Sayın Işık'ın söylediğine göre 3 bin 500, arkadaşlarımın söylediği rakama göre daha düşük. Bunlar çıkartılsın yani kamudan dolayı eğer herhangi bir zarar, ziyana uğrayan varsa onun zarar, ziyanını kaldıralım. Bu kararlar dağıtım şirketleri için Danıştayın aldığı kararlarla oldu. Danıştay, farklı bir gerekçeyle de bayilerinkini reddetti. Şimdi malum yani reddettiği bir konuda biz ne yapabiliriz. O yüzden kanuni düzenlemenin kapsamını çok genişletmeden, varsa istirmacıları da bu alana almaksızın, böyle bir çalışma yapmanın doğru olduğuna ben de inanıyorum. O açıdan sizin önerinizi olumlu manada değerlendirmemiz lazım geldiğine inanıyorum.
Sayın Genç, burada değil şu anda, TETAŞ'ın yüzde 14,8'lik indiriminin hangi manaya geldiğine dair? Ben biraz daha açmak gerektiğine inandım. TETAŞ ya da bir başkası, dağıtım şirketine hangi fiyattan elektrik satarsa satsın, dağıtım şirketlerinin kâr marjı değişmez, değişemez. Kamu kurumlarının da toplam kâr marjı o manada değişmez. Buradaki mesele, TETAŞ'ın EÜAŞ'tan farklı fiyatlardaki elektriğini dağıtım şirketleri ikili sözleşmeyle 2013'ten önce alıyordu.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ENERJİ VE TABİİ KAYNAKLAR BAKANI TANER YILDIZ (Kayseri) - Şimdi de farklı oluyor.
Ben saygıyla selamlıyorum.
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Bakanım.