GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: BAZI KANUNLAR İLE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ
Yasama Yılı:2
Birleşim:99
Tarih:25.04.2012

CHP GRUBU ADINA KAZIM KURT (Eskişehir) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; 223 sıra sayılı Teklif dört değişik tarihli dört ayrı tekliften oluşan bir birlik. Ben de bu 9'uncu maddesiyle ilgili söz almış bulunuyorum.

9'uncu madde, aslında neden konulur, neden buraya eklenmiştir iyi değerlendirmek lazım, çünkü bildiğiniz gibi, geçen yıl Türk Ticaret Kanunu değiştirilmiş ve 1 Temmuz 2012'den itibaren 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu yürürlükten kalkacak, yerine 6102 sayılı Ticaret Kanunu yürürlüğe girecektir. O hâlde, bu yürürlükten kalkan, kalkacak olan Kanun'un 401'inci maddesinin değiştirilmesine neden gerek duyulmuştur? Bunu değerlendirmemiz lazım.

Bir kere, dört değişik zamanlı teklifle birleşen bu kanun 49 AKP'li arkadaşımız tarafından imzalanmış ama sürekli eksiklikleri tespit edildiği için Komisyonda bile 8 ayrı değişiklik teklifiyle bugünkü hâline gelmiştir.

Bugünkü hâli de çok doğru ve hukuk tekniğine uygun değildir. Çünkü bu Kanun Hükmünde Kararname ile Bakana verilen yetki kullanılmış ve 28261 sayılı Resmî Gazete ile Bakanlık, İç Ticaret 2012/1 No'lu Tebliği ile zaten bu uygulamayı 2/7/2012 tarihine uzatmıştır. O hâlde, neden bu işlem yapılmakta ve ısrarla bu düzenlemeye gidilmektedir; bunu değerlendirmek lazım.

Çelişkilerle dolu bir düzenleme ve en büyük çelişkisi de 401'inci madde. Aslında 401'inci madde değil, bu maddenin yürürlük tarihi değiştirilmektedir ve öyle bir ucube yaratılmaktadır ki, tadından yenmez. Çünkü 4 teklif birlik olmuş, şeker gibi bir kanun ortaya çıkmıştır! Bazıları da "Rüyaları bozduk." diye övünmesin. Geçen dönem aynı işlem yapıldığı zaman, bu nitelikteki bir kanunla gerçekten ciddi bir değişiklik yapıldı ve biz, bu ülkedeki olumsuzlukları ortadan kaldırdık diye düşünürken, yeniden böyle bir uygulamanın getirilmesi çelişkileri daha da büyütüyor.

Anonim şirketlerde "imtiyazlı pay" denilen hisseler bulunmaktadır. Bu, yeni yasada da var. Ancak 6215 sayılı Yasa'yla, 15'inci maddesiyle Türk Ticaret Kanunu'nun 401'inci maddesinde daha önce bir değişiklik yapılmış ve iki tane fıkra eklenmiştir. Bu fıkralarla "Pay sahipleri arasında devlet, il özel idaresi, belediye ve diğer kamu tüzel kişileri, sendikalar, dernekler, vakıflar, kooperatifler ve bunların üst kuruluşları bulunan anonim şirketlerde ve iştiraklerinde; kamu tüzel kişileri ile kamuya yararlı dernek ve vakıflar lehine tesis edilebilecek imtiyazlar hariç olmak üzere, diğer pay sahiplerinden biri veya birkaçı lehine bu Kanunda düzenlenen herhangi bir imtiyaz tesis edilemez." denilerek sadece kamu niteliğindeki kurumlara bir imtiyazın sağlanabileceği düzenlenmiştir.

Bu düzenleme yapıldıktan sonra da imtiyaz sahiplerine yasaya aykırı mukaveleleri düzeltmek için altı aylık bir süre verilmiştir. O altı ay içerisinde bu düzenleme gerçekleştirilmemiş, altı ay dolduğu zaman bu süre bir yıla çıkarılmıştır. Bir yıla çıkarıldığı zaman da bir yıl dolmak üzere iken son günü Sayın Bakan almış olduğu yetkiyi kullanarak üç ay daha uzatmıştır. Bu üç aylık uzatma da ne yazık ki Türk Ticaret Kanunu'nun yürürlükten kalktığı tarihten sonraki bir tarihi içermektedir. Yani 6762 sayılı Yasa 1 Temmuz 2012'de yürürlükten kalkıyor ama 401'inci maddesi 2 Temmuz 2012'de yürürlükten kalkacak. Bu bir gün nedir, ne getirir, kime yarar sağlar, hangi şirketler bu işten yararlanacaktır? Bunları sorgulamak ve bu yararların neler olabileceğini tartışmak, bu teklifi imzalayan 49 arkadaşımızın göreviydi ama maalesef bu gerçekleştirilmedi.

Şimdi, daha önceki dönemlerde ısrarla üstünde durulan ve bir türlü yasal statüye denk getirilemeyen, ayarlanamayan uygulama nedir? Bu işten kimler yararlanmaktadır? Niçin ısrarla bu iş üstünde durulmaktadır? Yüce Meclisin bu konuda bir sorgulama yapması ve bu sorgulamayı da özellikle teklife imza atan arkadaşlarımızın ciddi ciddi değerlendirmesi gerekir. Ama ne yazık ki, bu gerçekleştirilmeden yasaya aykırı, yasa tekniğine aykırı bir düzenleme getirilmektedir.

Değerli arkadaşlarım, şimdi, bu gerçekleştirildiği zaman ne olacak? Bir kere iki tane farklı ticaret kanunumuz olacak. 1 Temmuz günü birisi bitecek, 2 Temmuz günü diğeri bitecek. Peki, bu şirket bu imtiyazlarla ilgili düzenlemeyi, esas mukaveleyi o tarihe kadar da değiştirmezse ne olacak? Ne yapacaksınız, yeni bir yasal düzenlemeyle yeniden bu işi uzatmanın, yeniden bu işi Meclis gündemine getirmenin anlamını Türk insanına nasıl anlatacaksınız? Bunu gerçekten merakla bekliyoruz.

Bir kere, bu düzenleme gerçekten birilerine "tatlı rüyalar" getiriyor, birilerinin düzenlemeler sonucu elde ettiği menfaatlerin devamını sağlıyor. Gerçekten birileri hakkı olmadığı hâlde, hak etmediği hâlde ele geçirdiği holdingleri yönetmeye devam edecek ve siz buna alet olacaksınız; bu yanlış. Bu yanlıştan Parlamentonun dönmesinde yarar var, bu yanlıştan Parlamentonun hem de bir an önce dönmesinde yarar var. Yol yakınken bence bu maddenin geri çekilmesi lazım, teklifin yeniden bu arkadaşlarımızca gözden geçirilmesi lazım. Başka türlü, bu düzenleme sizi vebal altında bırakacaktır. Özellikle o yöredeki Türk insanının, Türk köylüsünün alın teriyle, emeğiyle, göz nuruyla yetiştirip büyüttüğü sermayesinin birileri tarafından kullanılması sizlerin vicdanını rahatsız etmelidir. Başka türlü bu düzenleme gerçekleştirilemez.

Şimdi, son defa bu arkadaşlarımıza bir uyarı görevini yerine getiriyorum ve özellikle bu yasa çıktığı zaman kim, hangi şirketler, hangi anonim şirketin imtiyaz sahibi ve ortakları bundan yararlanacak ve bunu ne kadar sürdürecek; bunu çok iyi değerlendirmek lazım.

Şunu da çok net bir biçimde anlatmakta ve yüce Meclise sunmakta yarar görüyorum: Keyfî yasa yapmak, keyfî yasa uygulamak sadece bu döneme mahsus bir uygulamadır. Kişiye özel yasa yapmaktan ne olursunuz kaçınınız. Özellikle bu menfaatleri, büyük menfaatleri sadece kişiye özel yasalarla korumaya çalışırsanız Türk halkı bunun hesabını bir gün sorar.

Hepinize saygılar sunuyorum. Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Kurt.