| Konu: | CEZA MUHAKEMESİ KANUNU İLE CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 56 |
| Tarih: | 23.01.2013 |
BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Evet, Sayın Reşat Doğru'nun sorusu 2'nci kez ifade edildi, demin yetişemediği için cevap veremedim. Tabii, hem tercüman isteyen veyahut da Türkçeyi bildiği hâlde savunmasını kendini en iyi ifade edebildiği dilde yapmak istediğini söyleyenlerle ilgili herhangi bir istatistik yok elimizde, böyle bir envanter tutulması da söz konusu değil, o yüzden size bu konuda bir rakam verme imkânım yok.
BÜLENT BELEN (Tekirdağ) - Neden ihtiyaç duydunuz?
BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Sayın Tuncel'in sorduğu soru, tabii?
OKTAY VURAL (İzmir) - Demek ki siyasi, ihtiyaç yokmuş.
BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - ?avukatlarla ilgili soruşturmaların nasıl yapılacağı Ceza Muhakemesi Kanunu'nda düzenlenmekte ve hangi hâllerde tutuklama yapılacağı, hangi hâllerde arama yapılacağı, avukatlara dönük aramaların, soruşturmanın ve kovuşturmanın nasıl yapılacağı yasalarda belirtilmiştir. Bu adli soruşturmayı yürüten görevliler de bu yasalar çerçevesinde vazifelerini yapmaktadırlar. Tabii, burada usule aykırı bir şey varsa buna itiraz etmeleri onların doğal hakkıdır ama şunu özellikle ifade etmek isterim: Kimse avukat olduğu için soruşturmaya tabi tutulmuyor veya bir berber herhangi bir suç isnadıyla karşı karşıya kaldığında, bir kasap suç isnadıyla karşı karşıya kaldığında, tutuklanmasını gerektiren bir durum olduğunda kasap tutuklandı, manav tutuklandı, berber tutuklandı diye kimse bir değerlendirme yapmıyor. Avukatlarla ilgili veya başka sıfat taşıyan kişilerle alakalı bir suç isnadı olduğunda, mahkemeler tutuklama yönünde karar verdiğinde de bunu, sanki avukatlık mesleğini icra ediyor da o yüzden tutuklanıyormuş gibi yansıtmak fevkalade yanlıştır, bir soruşturma çerçevesinde, mahkeme tarafından verilen bir karar söz konusudur.
Yine, hastalık nedeniyle infazın ertelenmesi hususu İnfaz Kanunu'nun 16'ncı maddesinde düzenlenmiş olup Kanun'un 116'ncı maddesinde bulunan atıf dolayısıyla tutuklular bakımından da uygulanabilmektedir. Bu yüzden, tutuklular bakımından erteleme kararı vermek, yargılamayı yapan mahkemeler tarafından yapılmaktadır.
Tabii, Oslo, İmralı'yla alakalı daha önce de söyledim; Oslo'da herhangi bir mutabakat yok. İmralı'yla görüşmeleri zaten ifade ettik ama burada bir hususun altını çizmek istiyorum, konuşmacılar da söyledi: Sanki Hükûmeti temsilen Hükûmetten biri görüşmüş gibi bir değerlendirme yapılıyor. (CHP ve MHP sıralarından gürültüler)
ALİM IŞIK (Kütahya) - Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı.
BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Sayın Başbakanımızın açıklaması da çok net, çok açık, onu kimse çarpıtmasın.
Seçim döneminde AK PARTİ iktidarını yıpratmak için "Hükûmetten birileri görüştü." diye meydanlarda konuşanlara?
ALİM IŞIK (Kütahya) - Başbakanlık Müsteşar Yardımcısı kim?
BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - ?Sayın Başbakanımız "Hükûmetten hiç kimse görüşmedi, bundan sonra da bundan önce de yoktur böyle." diye açıklama yaptı. "Hükûmet" dediğinizde Anayasa yazıyor "Hükûmet, Başbakan ve bakanlardan oluşur." Hangi bakan görüşmüş, bir onun ismini verin. Bizim söylediğimiz bu ama siz, kamuda çalışan bir kamu görevlisiyle?
OKTAY VURAL (İzmir) - Yolları sen mi yaptırdın, konutu sen mi inşa ediyorsun?
BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - ?Hükûmeti aynı kefeye koyup milleti aldatıyorsunuz, yalan yanlış şeyler söylüyorsunuz, özellikle ifade etmek isterim. (MHP sıralarından gürültüler)
OKTAY VURAL (İzmir) - Ya, milletle dalga geçmeyin; milletle dalga geçiyorsunuz.
BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Tabii, cezaevlerinde, bu yasa çıktıktan sonra bu yasadan yararlanacaklarla ilgili?
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen?
BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Şu anda elimizde net rakamlar yok yani bu yasadan istifadeyle kaç kişi tahliye olacak, buna dair elimizde kesin rakamlar söz konusu değil ama yaklaşık bir rakam söz konusu -arkadaşlar veriyorlar- 15 bin civarında bir tahliyenin olması tahmin ediliyor. Yoksa elimizde kesin bir veri bu noktada yok.
TUFAN KÖSE (Çorum) - Sayın Bakan, duble yolları siz mi yaptınız, Hükûmet mi yaptı?
BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Sinan Oğan'ın sorusuna demin de cevap verdim. Tasarıda bir sınırlama yok ancak bu eş ile görüşmeyle alakalı konu herkese otomatik verilen bir durum değildir, bu tamamıyla kurallara bağlanmış bir konudur. Bu kurallara uyanlara ancak bu uygulanacaktır. Bu kuralları ihlal edenlere uygulanması söz konusu değildir. Bu kuralların neler olacağının bir kısmı tasarıda yazıyor, diğerleri de yönetmelikle Adalet Bakanlığı tarafından düzenlenecek ve kamuoyuyla paylaşılacaktır. Dolayısıyla, bu kurallara uyanlar bundan yararlanacaktır. Cezaevlerinde terör estirenler, cezaevlerinde kurallara uymayanlar ve bu konudaki ıslah çalışmalarına, ortak şeylere katkı vermeyenlerin bundan yararlanması kesinlikle söz konusu değildir, bunu özellikle ifade etmek isterim.
Tabii, disiplin ve tazyik hapsi almış olanların cezasının infazı ertelenmeyecektir çünkü bu cezalar kişiyi bir hususta zorlamaya yönelik cezalardır. Bu nedenle, tasarıda getirilen cezanın infazı hükümlerinden yararlanamayacaklardır. Bunları da o kapsamda ifade etmek isterim.
Tabii, şimdi, savunmayla alakalı hususta bir konunun altını özellikle çizmek istiyorum. Kanunda "Meramını anlatacak derecede Türkçe bilmeyenler olursa yargılama sırasında ne yapacağız?" sorusuna bir cevap veriliyor. Bunların kendilerini savunma hakkı var mı? Var. O zaman nasıl olacak Türkçeyi bilmiyorsa? Onu öngörmüşüz, kanuna bir düzenleme koymuşuz. Meramını anlatacak kadar bilemiyorsa, Türkçeyi biliyor ama meramını ifade edecek kadar bilmiyor, o zaman ne yapacak? Ona dair de bir düzenleme koymuşuz. Ama, herhangi bir vatandaşımızın "Ben kendimi başkaca bir dilde daha iyi savunabilirim, hakkımı, hukukumu daha iyi arayabilirim." deme ihtimalini göz ardı etmiş olabiliriz. Bizim, Hükûmet olarak, Parlamento olarak, devlet olarak bunu vaktinde öngörüp böyle birileri çıktığı zaman, "Ben samimi olarak, gerçekten buna ihtiyaç duyuyorum, bu haktan istifadeyle kendimi daha iyi savunacağım diye düşünen biri çıktığı zaman ona ne diyeceğiz?" sorusuna bir cevap bulmamışız. Kanunda yer alan hüküm, esasında buna cevap mahiyetini de taşıyor ama uygulama bu anlamda bir değerlendirme yapmadı. O zaman, samimi olarak bu işten faydalanmak isteyenlere bu imkânı vermek hukuk devletinin de gereğidir. Esasında, bu Parlamentoda bunu tartışmak da doğru bir şey değildir. Biz esasında bir yanlışı düzeltiyoruz. Daha önce yapılması lazım gelen bir doğruyu gecikmiş olsa da yerine getirmiş oluyoruz. Bir yandan samimi olarak istifade etmek isteyenlere imkân veriyoruz, öte yandan da bunu değişik nedenlerle istismar etmek isteyenlerin elinden de istismar oyuncağını alıyoruz. Yapılan işte bir yanlışlık yok. (CHP sıralarından "Nasıl alıyorsunuz?" sesleri)
Doğru olan bir işi yapıyoruz ama siz buna katılmayabilirsiniz.
Benim söyleyeceklerim bundan ibaret. Milletimiz de bunun hepsini görüyor, sizi de bizi de dinliyor, değerlendirmesini yapacaktır.
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Nerede dinliyor, millet kapatalı üç saat oluyor.
BAŞBAKAN YARDIMCISI BEKİR BOZDAĞ (Yozgat) - Lozan'la ilgili olarak da bir sayın milletvekilinin ifadesi oldu. Tabii, Lozan'daki azınlıklar din esaslı azınlıklar olup bunlar gayrimüslim vatandaşlarımızdır. Etnik yapıya dayalı bir azınlık söz konusu değildir.
Teşekkür ediyorum.
Diğer sorulara yazılı cevap vereceğim.
BAŞKAN - Evet, teşekkür ediyorum.