GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İSTANBUL MİLLETVEKİLİ MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ'NİN ŞAHSINA SATAŞMASI NEDENİYLE
Yasama Yılı:3
Birleşim:57
Tarih:24.01.2013

SIRRI SÜREYYA ÖNDER (İstanbul) - Sayın Hamzaçebi, söylediklerinizin hepsine katılıyorum. Burada şöyle oldu: Siz burada yoktunuz, sizin partinizin adına bir vekil çıktı, bizi "küçük" olarak niteledi. Yanınızda, hemen yanı başınızda oturan, daha?

MEHMET AKİF HAMZAÇEBİ (İstanbul) - Siz de "Küçük değiliz, büyüğüz." dersiniz Sayın Önder, bunu başka bir yere niye taşıyorsunuz?

SIRRI SÜREYYA ÖNDER (Devamla) - Bakınız, bakınız Sayın Hamzaçebi, biz siyasi nezaketi de, siyasi mücadeleyi de iyi biliriz. Hele insan ilişkilerinde bu tür hoyratlıklara ne tahammülümüz vardır ne yaparız ama şuna da tahammül gösterecek hâlimiz yok, kimse de bizden bunu beklemesin: Ortada bir ülkenin kaderi varken, sizin hatibiniz -hemen yanı başınızda oturan- "kucağa oturmak" gibi nezahetsiz bir lafı pervasızca edebiliyor. Böyle olduğu zaman? "Kibre kibir sadakadır." derler, bu tür hakaretleri sineye çekmek de zillettir; duyan duymayan, bilen bilmeyen sanki böyle bir şey var zanneder. Aynı zamanda, sizin vekiliniz terör örgütünün gölgesinde siyaset yapmakla suçladı.

YILDIRAY SAPAN (Antalya) - Yalan mı?

SIRRI SÜREYYA ÖNDER (Devamla) - Ben onun 3 katı oy alarak geldim bu Parlamentoya; ne gölgesi, ne güneşi, ne siyaseti!

Şimdi, onun için, ben sizin söylediklerinizin tümüne katılıyorum, altına imzamı atarım. Evet, bu kürsü her şeyin demokratik olarak savunulacağı, demokratik bir tahammülle de dinleneceği yerdir. Bu konuda sizden zerrece farklı düşünmüyorum.

Önümüzde iki yol var. Yarın öbür gün şunun şerefini paylaşabiliriz: "Biz Kürtlerin de insan sayıldığı, insan yerine konulduğu kararların alındığı Parlamentonun üyesiydik." diyebiliriz. Bu zillete bugüne kadar bizden öncekiler rıza gösterdi, biz göstermeyebiliriz. Tarih de bunları böyle yazacak, tarih bunları başka türlü yazmaz. Daima?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

YILDIRAY SAPAN (Antalya) - Senin önünde de iki yol var: Öğretmen öldürmeyeceksin?

SIRRI SÜREYYA ÖNDER (Devamla) - Benim önümde?

YILDIRAY SAPAN (Antalya) - Öğretmen öldürmeyeceksin, bombalama yapmayacaksın; tamam mı? (BDP sıralarından gürültüler)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.

YILDIRAY SAPAN (Antalya) - Senin önünde de iki yol var.

SIRRI SÜREYYA ÖNDER (Devamla) - Git Sayın Genel Başkanına sor. Bugün, bak, yaptığı açıklamayı da dikkatlice okuyun, bir şeye meydan vermeyin.

SEBAHAT TUNCEL (İstanbul) - Savaş çığırtkanlığını siz yapıyorsunuz.

SIRRI SÜREYYA ÖNDER (Devamla) - Teşekkür ediyorum.

Hepinize saygılar sunuyorum. (BDP sıralarından alkışlar)