| Konu: | BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 21 |
| Tarih: | 11.11.2012 |
S. NEVZAT KORKMAZ (Isparta) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.
Aylarca milletten gizlenerek şer güçlerin eseri olarak hazırlanan tasarının Genel Kurulun önüne getirilmesine kadar katettiği mesafe usul ve esas yönünden dikkatle değerlendirilmeli. Usul ve esas aykırılıkları hususunda çok şeyler söylendi. Bir de belki gözünüzden kaçan bir husus var ki tasarı hakkında son kararınızı vermeden önce bunu da sizlerle paylaşmak istiyorum.
Tasarının Komisyonda görüşülmesi esnasında BDP Grubu ilk gün herkesin kendilerinden beklediği bir propaganda konuşması yaptı. Bir daha da Komisyondaki müzakerelere gelmedi. Sanki birileri "Siz ortalıkta görünmeyin, yan yana görünür isek kendi grubumuzu ikna edemeyiz. En iyisi siz Komisyona gelmeyin." demiş. Hakikaten bu partinin sözcülerini bir daha Komisyon toplantılarında görmedik. Genel Kurulda ise "Yetmez ama evet."çileri oynadılar. "Bu iyi bir gelişme ama valiler de seçimle gelmeli. Federalizmin neresi kötü?" diye sordular, tasarıyı eleştiriyormuş gibi göründüler. 2010'da Anayasa'nın değiştirilmesi müzakerelerinde biz bu filmi görmüştük. "Neden Anayasa'nın tamamını değiştirmiyorsunuz? Bu teklif yetersiz." diye konuşuyorlardı ancak ne zaman ki AKP'nin teklifine destek olunması gerekiyordu, kaç milletvekili gerekiyorsa o kadar milletvekili çıkıp oy kullandılar. Şimdi de ortalıkta gözükmüyorlar. O zaman bu oyunu görmemiştiniz, inşallah bugün o tatlı uykularınızdan uyanır ve gerçekleri görürsünüz.
Değerli milletvekilleri, biz burada "Beyler, bu yasa federalizmin önünü açar, üniter yapımızı sıkıntıya sokar." dediğimizde, AKP sözcüleri bizleri kastederek asılsız bir bölünme sendromu yaşadığımız gibi bir ithamda bulunuyorlar. Onlara göre bizler sanki felaket tellallarıyız da kaygılarımızı, korkularımızı ifade ediyoruz.
Bakın, kimler ne demiş, bir hatırlayalım:
23 Ağustos 2010: "Çözüm, özerk Kürdistan." Ahmet Türk.
"Tüm sorunları özerklik çözer." Selahattin Demirtaş.
Osman Baydemir'in 2011'de Diyarbakır Kent Konseyinde yaptığı konuşma: "Demokratik özerklik yönetim ilanı ve fiilî inşa sürecini hızlandırma kararı aldık."
BDP'nin seçim beyannamesine göz atalım: "Türkiye sosyoekonomik yapılarına göre 20-25 özerk bölgesel yönetime ayrılacaktır. Bu bölgesel meclisler; eğitim, sağlık, kültür, sosyal hizmetler, tarım, denizcilik, sanayi, imar, çevre, turizm, telekomünikasyon, kadın, gençlik, spor ve diğer hizmet alanlarından sorumlu olacaktır. Dışişleri, maliye ve savunma hizmetleri de merkezî hükûmet tarafından yürütülecektir." Emniyet ve adalet hizmetlerini de beyler ortaklaşa yürütmeye karar vermişler.
Osman Baydemir: "Artık her şeyi açık konuşma zamanı gelmiştir. Her bölgede bölgesel parlamentolar olacaktır. Bunlardan biri de Kürdistan bölgesel parlamentosu olacaktır. Dersim'de ay yıldızlı Türk Bayrağı yanında Kürt bayrağının yan yana dalgalanması fena mı olur?" Yine Osman Baydemir: "Özerkliği, kentin idari yönetimlerini Kürtlerin kendi yerelinde kimliksel kolektif yönetim merkezi olarak görüyoruz.
Mehdi Eker: "BDP'nin ve DTK'nın özerklik talebini Mecliste tartışabiliriz."
Mehmet Metiner: "Ayrılıkçılık dâhil her fikir ve öneri özgürce tartışılabilmelidir."
EŞREF TAŞ (Bingöl) - Doğru.
S. NEVZAT KORKMAZ (Devamla) - Değerli milletvekilleri, evet, buradan hâlâ "Doğru" diyor arkadaşlarınız. Bakın, hiç inkâr da etmediler.
Değerli milletvekilleri, bu demeçleri, görüşleri hepiniz gayet iyi biliyorsunuz, ben sadece yeniden hatırlattım. Ülkemizin bütünlüğü açık bir saldırı ve tehdit altındadır. Şer güçler siyasi parti farklılıkların üstünde maalesef bir araya gelmişlerdir. Bu kaygı sadece Milliyetçi Hareket Partisinin kaygısı olmamalıdır, "Vatanımı seviyorum." diyen herkesin kaygısı olmalıdır. Bu yüzden bu yasa turnusol kâğıdı vazifesi görecektir. Vatanseverler ya şimdi konuşacaktır ya da bundan sonra söyleyeceğinin hiçbir önemi kalmayacaktır. Çünkü bu yasa özerklik ve bölünme taleplerini artıracaktır. Ya başlar dik olacaktır tarih önünde ya da lekeli ve eğik. Çocuklarınıza nasıl bir soyadı bırakacağınız hususunda tercih sizlerin değerli milletvekilleri.
Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.