| Konu: | ORMAN KÖYLÜLERİNİN KALKINMALARININ DESTEKLENMESİ VE HAZİNE ADINA ORMAN SINIRLARI DIŞINA ÇIKARILAN YERLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ İLE HAZİNEYE AİT TARIM ARAZİLERİNİN SATIŞI HAKKINDA KANUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFLERİ |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 59 |
| Tarih: | 30.01.2013 |
MHP GRUBU ADINA ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN (Hatay) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygı, sevgi ve hürmetle selamlıyorum.
Şimdi, değerli iktidar milletvekilleri, belki bugün bu iktidar koltuklarında oturmanızın orman köylülerine verdiğiniz bu 2/B yasasıyla çok büyük ilgisi var. 2010 referandumunda -biz Hataylıyız, bizim orman köylerimiz var- bu orman köylerine gittik, güya "hayır" isteyeceğiz; köylülerimiz direkt "Bize hiç dokunmayın, biz `evet' vereceğiz." dediler.
BEDRETTİN YILDIRIM (Bursa) - Pişman değiller.
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN (Devamla) - Neden? Biz de sandık ki oradaki köylülerimiz gerçekten bu 22 maddeyi incelemiş, Anayasa Mahkemesinde, şurada, buradaki birtakım yapılanmalara siyasi açıdan bir değer biçmiş ve "evet" verecek. "Neden?" dedik. İktidar partisinin yetkililerinin köye geldiğini, bu 2/B yasasını bir türlü çıkaramadıklarını dolayısıyla orman köylülerine bu arazilerini veremediklerini, bu Anayasa Mahkemesinin başlarına bela olduğunu ve bu yapıyı değiştirmek için "evet" oyu istediklerini ifade ettiler. Hiçbir şey demedik, arkamıza baka baka gittik. Bu orman köylerinden yüzde 80-90 "evet" aldınız değerli arkadaşlar. Bazı köyler sandık kapattı. Tabii, ekmek meselesi yani biz de bir şey diyemedik, ya doğru söylüyorsanız! Aradan iki seneye yakın bir müddet geçti, geldik 2011 mahallî seçimlerine. Yine gittik, "Verin şu oyumuzu arkadaş?" Bunların içinde bizim arkadaşlarımız da var, Milliyetçi Hareket Partili, dediler ki: "Yok." Neden? "Vakitleri yetmemiş bu iktidar partisinin, bu yasayı çıkaramamışlar. `Bir daha verirseniz çıkaracağız, söz.' dediler."
Yine, arkadaşlar, arkamıza baka baka gittik, yine bu orman köylülerinden yüzde 75-80 oy aldınız. Bu yasa tam manasıyla uygulamaya geçtiğinde, umuyorum ki ilk seçimlerde siz de o köylerden inşallah arkanıza baka baka gidersiniz çünkü görünüş o.
Milliyetçi Hareket Partisi, diğer muhalefet partileri bu yasaya çıkışından beri yardımcı olmaya çalıştı. Yani 7 milyon civarında orman köylümüzün bu dertlerinin hallolması noktasında -seksen yüz yıldır emek verdiği, sırtında toprak taşıdığı, elleriyle, geliniyle, kızıyla, torunuyla, dedesiyle taşlarını ayıkladığı bu arazilerin- neticede mal sahibi olmak durumunda olması adına biz de destek verdik ama siz, her yasada olduğu gibi bunda da orman köylüsünün menfaatini, aslında devletin de menfaatini gütmeden ve muhalefeti dinlemeden dikine gittiniz ve çıkardınız.
Şimdi, 19 Nisanda âlâyı vâlâyla bir yasa çıkarmışsınız, hemen 26 Nisanda Sayın Cumhurbaşkanı bekletmeden onaylamış. Dokuz ay geçmiş, ilgili genel müdürlüğe soruyorum, sayın genel müdüre -tutanaklarda var, Komisyonda sordum, herhâlde burada şimdi- "1 metre bir yer sattınız mı veyahut tapuladınız mı?" diye 1 metrekareye bir muamele yaptınız mı dokuz aydır? Yok. Kimsenin alacak hâli yok, siz farkında değilsiniz. Yani doğru bir yasaysa dokuz aydır ne bekliyorsunuz? On dokuz ay, yirmi dokuz ay da bekleseniz orman köylüsünde ümit yok, cebinde para yok, 7 milyon orman köylüsü mağdur olacak ve 1 metrekare bir yer alamayacak bu gidişle.
Değerli arkadaşlar, bu yasayı 7 milyon orman köylüsünün menfaatleri, onların mağduriyetlerini ortadan kaldırma adına çıkarttığınızı iddia ediyorsunuz ama yasanın hiçbir yerinde orman köylüsünün menfaatlerine uygun tek bir madde göremiyoruz. Şimdi, rayiç bedel oluşturma komisyonu kuruyorsunuz, bunun içinde bir tane ormancı var mı? Yine, dün Sayın Bakana sorduk, bir tane ormancı yok. Orman Genel Müdürlüğünden bir kişi yok. Hâlbuki olsa, orman köylüsünün, bu aziz orman köylüsünün elli yıldır, yüz yıldır oraya ettiği emeği bilir, acır. Milli Emlakle, Maliyeyle orman köylüsünü barıştırabilir misiniz? Maliyenin işi para toplamak. Yani Maliyedeki bu yeni anlayış -Allah selamet versin, Allah şifa versin- Sayın Unakıtan'a rahmet okutuyor, rahmet okutuyor. Tarım Bakanlığında da böyle. Bir ürün destekleme deseni ve kilo şeyi çıkarttırdınız TÜİK'e -ortada kaldı zaten- meğer öğrendik ki iş yine Maliye Bakanlığından çıkmış. 525 kilo pamuk, 500 kilo buğday, 800 kilo mısır, 235 kilo ayçiçeği. Soruyoruz Tarım Bakanlığına, kimin arkadaş, bunu kim çıkardı, nasıl yaptınız Sayın Tarım Bakanı bunu? Cevap veremiyor. En son, sağ olsun, ağzından santim santim de çıksa, komisyonda sözünü aldık, inşallah yeniden değerlendirilecek. Kim yapmış? TÜİK. TÜİK'e kim söylemiş? Maliye. Yahu, kapatın Tarım Bakanlığını, kapatın Orman Bakanlığını, her şeyi Maliyeye teslim edin, Orman Genel Müdürlüğü, Tarım Genel Müdürlüğü yapın olsun bitsin. Yani maliyecilerle baş edilebilir mi? Edilemez. Burada vicdan yok ama özelleştirmede; TÜPRAŞ, TEDAŞ, TELEKOM, yol, otoyol hiç buralara parmak basmıyorsunuz. O zaman çok vicdanlısınız, bunu alacak olan insanlara karşı çok müşfiksiniz. Ucuz, kaça gittiği belli değil. Arada, TÜPRAŞ'ta mahkemeler sizi yakaladı ve devlete ettirdiğiniz zararı gördü. Mahkeme kararıyla sabitlendi. Garibim orman köylüsüne gelince ortada bir şey yok. 10 milyar, 20 milyar, 30 milyar değer biçiyorsunuz.
Adana milletvekili var mı burada iktidar partisinden bilmiyorum. Adana Havaalanı'nda gariban bir görevli var. 7 dönüm arazisi var. Oyunu da size vermiş. 54 milyar değer biçmişsiniz, insaf ya, 54 milyar! Bu, bunu nasıl ödeyecek yani burada vicdani bakımdan çok rahatsız olacağınız bir yasa çıkarıyorsunuz. Lütfen, bunu bir yerinde düzeltin.
Siz her yasada böyle yapıyorsunuz. Geçen sene burada, bedelli yasasında "Etmeyin, tutmayın, bu rakamı burada bu kadar yüksek bırakmayın, bu kadar yüksek tutmayın." dedik, ben dedim konuşmacı olarak. "Bak, mahcup olursunuz. Bu, ne askerlik görevini bedelli yapmak isteyene yarar ne de size yarar. Para da toplayamazsınız, millet de hâlâ firar olur." dedik. Buyurun, haydi, alın rakamları, bedelli yasasında da çamura çöktünüz. Bu anlayışla iktidar olunmaz. İktidar biraz muhalefetle de oturur, düşünür, tartışır yani netice itibarıyla, biz de sizin gibi orman köylüsünün menfaati için burada sizlere yardım etmeye hazırız sayın milletvekilleri.
Hatay'ın Belen ilçesi? 12-15 milyar rakam biçiyorsunuz buradaki arazilere. Mesela, içinde Soğukoluk da var. Soğukoluk, eski Soğukoluk değil; barı, pavyonu, oteli kalmamış Allah'a şükür. Soğukoluk gariban bir yer. Şimdiki adı Güzelyayla. Nereden bulacak 15 milyarı adam, dönümüne? Bu, bir kısım zengine gidecek, bir kısım arsa spekülatörüne gidecek, bunlar alacak. Belki devlet buradan bir miktar para kazanacak ama para kazanma anlayışıyla yani orman köylüsünün menfaatlerini, onun elli, yüz senelik emeğini, onun vicdanını karşılamayan, sadece ve sadece devlete para kazandırmak amacıyla çıkardığınız bu yasa, inşallah, size yol, su ve elektrik olarak dönecek! Bunu ümit ediyoruz.
MEHMET ŞANDIR (Mersin) - Oy olarak dönmeyecektir.
BEDRETTİN YILDIRIM (Bursa) - Onlarla yol, su yapıyoruz.
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN (Devamla) - Anlayamadım efendim.
BEDRETTİN YILDIRIM (Bursa) - Yol, su yapıyoruz.
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN (Devamla) - E, şimdi elli yıllık, yüz yıllık emeğinin üzerine yol, su yapıyorsunuz orman köylüsünün, değil mi efendim? Yok, siz söylüyorsunuz yani.
BEDRETTİN YILDIRIM (Bursa) - Altyapı yapacağız.
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN (Devamla) - Evet, evet.
Siz altyapı yapacaksınız, orman köylüsü de acından ölecek, önemli değil!
Tebrik ediyorum, teşekkür ediyorum, anlayış belli oldu?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ADNAN ŞEFİK ÇİRKİN (Devamla) - Hepinize saygılar ve sevgiler sunuyorum efendim, teşekkür ediyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyoruz Sayın Çirkin.