GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TERÖRİZMİN FİNANSMANININ ÖNLENMESİ HAKKINDA KANUN TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:63
Tarih:07.02.2013

DİLEK AKAGÜN YILMAZ (Uşak) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; bu tasarı konuşulurken çokça şunu söyledik: Terörün finansmanının önlenmesi, terörün ortadan kaldırılması, ülkemizin de yıllarca bu konuda acı çekmiş bir ülke olması ve binlerce evladını kaybetmiş bir ülke olması nedeniyle terörün sonlandırılması ve terörün finansmanının önlenmesi elbette bütün dünya için önemli olduğu kadar, bizim ülkemiz için de çok önemlidir ve uluslararası yükümlülüklerimizin olduğunu da, uluslararası terörizmin finansmanının önlenmesinin anlaşmasının olduğunu da biliyoruz, Mali Eylem Gücünün bu konuda ülkemize belli dayatmalarının olduğunu da biliyoruz ve bunun sonucunda ülkemizin belli yaptırımlarla karşı karşıya kalabileceğini biliyoruz. Bu yasanın çıkmasını, elbette bazı aksaklıklarının giderilerek, biz de çıkarılabileceğini söyledik çünkü uluslararası anlaşmaları imzaladıysanız, terörizmin finansmanının önlenmesini hepimiz istiyorsak ve canımız bundan yanıyorsa elbette çıkacak.

Ama bu yasada en temel konu neydi arkadaşlar, biz neden karşı çıktık? Hem Birleşmiş Milletlerin bu imzalamış olduğumuz sözleşmesi hem Mali Eylem Gücünün bize vermiş olduğu direktifler ya da talimatlar ya da bütün ülkelere verilmiş olan talimatlarda ne diyor? "Kendi iç hukukunuza göre, mal varlığının dondurulmasıyla ilgili, teröre finansman sağlayanların mal varlığının dondurulmasıyla ilgili en çabuk şekilde karar alınabilecek mekanizmalarınızı ülkenizde kurunuz." diyor, bunu söylüyor bize. "İdari" demiyor bakın, "Hukuki ya da adli, hukuki ya da idari birimlerinizi kurun." diyor. Şimdi, hukuki ve idari birimler dendiğine göre siz ne yaptınız? Sadece idari birimleri işletiyorsunuz; hukuki birimleri, yargıyı bir kere gözden kaçırdınız. Bizim bu konudaki temel itirazımız bu nedenle. Elbette Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinden gelecektir bu konudaki -Yaptırımlar Komitesinin- kararları ama öncelikle biz yargı sürecinden geçirelim diyoruz. Yine, diğer ülkelerden gelen, bizim ülkemizdeki terörün finansmanına neden olan kuruluşlarla da ilgili yargı sürecinden geçirelim diyoruz. Yine, aynı şekilde kendi ülkemizde teröre finans sağlayan kişilerle de ilgili her türlü yapılacak işlemin yargı sürecinden geçirilmesi gerektiğini söylüyoruz. Kendi ülkemizde kısmen bunu işletmemize rağmen diğer ülkelerden ve Birleşmiş Milletlerden gelenlerden yargı sürecini işletmedik ve bu konuda İsviçre'nin -enleri, sizinkinden de gerçekten ileri olan- uygulamasının bile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından yaptırıma tabi tutulduğunu biraz önce anlattım. İşte bu yapılan yanlışlıklar nedeniyle, bizim uyarılarımız dikkate alınmadığı için yarın Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinde, Türkiye Cumhuriyeti Devleti eğer tazminata mahkûm edilirse bunların sorumlusu sizlersiniz arkadaşlar.

Şimdi, bugün kendinizi mutlak güç gibi hissediyorsunuz ve bunun için de idari yaptırımlarla biz bunu hallederiz diyorsunuz ama arkadaşlar biz diyoruz ki: "Bağımsız yargı." Bağımsız yargının denetlediği bir sistem olsun. Siz bugün kendinizi mutlak güç gibi hissedebilirsiniz, idari birimlerde ve yargıda kendinizi güçlü hissedebilirsiniz ama bağımsız yargının denetlemediği böyle bir sistem, bizi hem uluslararası camiada hem de ülkemizde ciddi anlamda demokrasi sorunlarıyla ve tazminat sorunlarıyla karşı karşıya bırakacaktır.

Şimdi, bizim istediğimiz şey şu anki -sizin siyasallaştırdığınız- yargı değil ya da Anayasa Uzlaşma Komisyonuna vermiş olduğunuz, HSYK'yı, Anayasa Mahkemesini, Danıştayı, Yargıtayı yok eden, tamamıyla kendi denetiminize aldığınız, şu anki bile yetersiz deyip de kendi denetiminize aldığınız bir yargı süreci değil. Biz, gerçekten bağımsız ve tarafsız bir yargı süreci olması gerektiğini söylüyoruz. Siz şimdi bunların hiçbirisini önemsemiyorsunuz; nasıl olsa etkinlik bizde, nasıl olsa bize kimse dokunamaz diyorsunuz. Arkadaşlar, her karanlık dönemin bir aydınlık dönemi olacaktır. Sizin de bir gün hukuka ihtiyacınız olacaktır. Bunu böyle çıkarmaktan dolayı sizler de yarın pişman olacaksınız, çünkü sizlere karşı da bu yasal düzenlemeler kullanılabilecek. Bugün için bizlere karşı kullanılıyor, muhalif olanlara karşı kullanılıyor ama yarın sizin dışınızdaki antidemokratik bir iktidar eğer gelirse sizlere karşı kullanılabilecektir. Ama bizler geldiğimizde arkadaşlar, bu antidemokratik hükümlerin tümünü kaldıracağımızı, sizin de, bu ülkenin de, bütün yurttaşların demokratik güvencesinin asıl öncüsünün bizler olduğumuzu hepiniz göreceksiniz.

Hepinize saygılar, sevgiler sunuyorum.

Uyarılarımızı dikkate almıyorsunuz ama umarım sizler yanılmış olursunuz.

Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Yılmaz teşekkür ediyorum.