GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: MHP GRUBU ÖNERİSİ
Yasama Yılı:3
Birleşim:107
Tarih:21.05.2013

ENVER ERDEM (Elâzığ) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, geçici köy korucularının sorunlarının araştırılması, ekonomik ve sosyal sorunlarının iyileştirilmesi amacıyla verdiğimiz araştırma önergesi üzerinde söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Vatanını, bayrağını, toprağını, namusunu korumak amacıyla otuz yıldan beri bölücü terör örgütü PKK'yla yapılan mücadelede askerinin ve polisinin yanında yer almış, namuslu ve şerefli korucu kardeşlerimizin sorunlarını gündeme getirmeyi ve çözümü için mücadele etmeyi bir görev olarak gördüğümüzü buradan ifade etmek istiyorum.

Değerli milletvekilleri, köy koruculuğu sistemi 1924 yılında 442 sayılı Köy Kanunu'yla ihdas edilmiştir. Köyde yaşayanların can, mal ve ırz güvenliğini sağlamak üzere, muhtarın emrinde görev yapan, köyünü eşkıyadan ve mahsul zamanı çapulcudan koruyan silahlı bir kolluk kuvvetiyken doğu ve güneydoğumuzda terör olaylarının ortaya çıkmasıyla, 1985 yılında 442 sayılı Köy Kanunu'na eklenen bir maddeyle, şiddet hareketlerine ait ciddi belirtilerin köyde veya çevrede ortaya çıkması veya herhangi bir sebeple köylünün canına veya malına tecavüz olaylarının artması hâlinde valinin teklifi ve İçişleri Bakanının onayıyla yeteri kadar geçici köy korucusu görevlendirilebileceği belirtilerek bugünkü koruculuk sistemi ortaya çıkarılmıştır.

Terör olaylarının yerel olarak önlenmesi amacını taşıyan bu sistemde bugüne kadar görev yapan tüm korucular, kendilerine verilen tüm görevlerde başarıyla mücadele etmişlerdir, güvenlik güçlerimize ciddi destekler sağlamış, Türk Silahlı Kuvvetleri ile koordineli olarak görev yapmış, çalışmışlardır.

1985 yılında 22 ilde başlatılan geçici köy koruculuğu sistemi 1987 yılında ilan edilen olağanüstü hâl ile devam ettirilmiş, 1992 yılında koruculara maaş bağlanmasıyla korucu sayısı 2000'li yıllarda 90 binli rakamlara kadar yükseltilmiştir. Hâlen sayıları 60 bin olan geçici köy korucularımız, canlarıyla başlarıyla askerimiz ve polisimizin yanında, yaşadıkları topraklarda Türk Bayrağı'nın semalarda dalgalanması ve Türk devletinin payidar olması için mücadelelerini sürdürmektedirler, dağda gezen teröristlerin korkulu rüyası olmaya da hâlâ devam etmektedirler, bu mücadelenin bedeli olarak bu vatana 1.700 şehit, 2 bin gazi vermişlerdir.

Köy korucularımız, vermiş oldukları bu şerefli mücadelenin karşısında zaman zaman canlarını, zaman zaman organlarını, bazen yakınlarını, bazen de mallarını kaybetmiş ama asla mücadelelerinden vazgeçmemişlerdir. Köy korucularımız, yapmış oldukları bu şerefli görevler karşısında ne yazık ki sadece 800 lira ile 900 lira arasında değişen, açlık sınırının altında maaş almaktadırlar, 365 lira olan emekli aylıklarıyla çok üzüntü verici bir durumdadırlar. Sosyal güvencelerinde çok ciddi eksiklikler mevcuttur, sağlık güvencesinden tam olarak istifade edememektedirler. Operasyonlarda yaralanıp yüzde 40'ın üzerinde iş göremezlik raporu alanlar malulen emekli olabilmekte, yüzde 40'ın altında raporlu olanlar ise gazi sayılmamakta ve emekli olamamaktadırlar. Operasyon tazminatları aylık 400 gösterge puanı üzerinden hesaplanmakta, bu rakam da aylık 25 lira gibi bir rakama tekabül etmektedir.

Biz, korucularımızın içinde bulundukları bu sorunların temelinden çözülmesi için, mutlaka bütün sosyal haklarının verilmesi, maaşlarının iyileştirilmesi, hizmet yılı ve operasyon tazminatlarının düzeltilmesi, yol ve kumanya parası verilmesi, Sosyal Güvenlik Kurumu şemsiyesi altına alınmalarının gerekliliğini ifade ediyoruz. Bugün, hiçbir sosyal güvenlik kurumunun güvencesi altında bulunmayan geçici köy korucuları kendi sigortasını kendileri yatırmaktadır. Bu durum, ülkemizin sosyal devlet olma anlayışı açısından manidardır. Korucularımızın genel sağlık sigortasından istifade edebilmeleri için de almış oldukları maaşın yeterli bir maaş olması, en azından bir memur maaşı kadar olması gerekmektedir. 5673 sayılı Yasa ile değişik Köy Kanunu kapsamında kendilerine ödenmesi kararlaştırılan tazminatlar yeni bir düzenlemeyle görev yaptıkları süreler için ödenmeyen sigorta primi olarak sosyal güvenlik kurumlarına aktarılmalı ve bu kapsamda sigortalı sayılarak kendilerine Sosyal Güvenlik Kurumundan emekli olabilme imkânının sağlanması gerekmektedir.

Değerli milletvekilleri, köy korucularımızın özlük haklarının düzeltilmesi için vermiş olduğumuz bir kanun teklifimiz var. Bu kanun teklifimiz kabul edildiği takdirde sorunlar büyük ölçüde çözülecektir. 442 sayılı Kanun'un Ek 16'ncı maddesinin birinci fıkrasında yer alan "5.000" ibaresi "10.000" olarak, "200" ibaresi "500" şeklinde, "3.000" ibaresi ise "5.000" şeklinde değiştirilerek korucuların maaşları ve özlük haklarıyla ilgili olumlu bir çözüm sağlanabilecektir.

Değerli milletvekilleri, canlarıyla başlarıyla otuz yıldır terörle mücadele eden bu kahramanların ekonomik ve sosyal sorunlarını çözelim diye bir araştırma önergesi verirken bu koruculuğun kaldırılmasına ilişkin düşünce açıklayan yapılarla, düşüncelerle müşterek hareket etmemenizin, ülkenin birlik, beraberliğinden yana olan, tek vatan, tek millet, tek bayrak, tek dil noktasında ülkenin birliğini ve bütünlüğünü savunan Milliyetçi Hareket Partisiyle birlikte korucuların bu sosyal ve ekonomik sorunlarının çözümü için bizimle beraber hareket etmenizin daha doğru olacağını ifade etmek istiyorum.

Değerli milletvekilleri, bizim, Milliyetçi Hareket Partisi olarak korucularımızın sorunlarıyla ilgili vermiş olduğumuz çok sayıda sözlü soru önergesi var. Bu sözlü soru önergelerine, maalesef, İçişleri Bakanlığımızın vermiş olduğu cevapların sorunları giderici nitelikte olmadığına şahit oluyoruz. Benden sonra konuşacak olan AK PARTİ'li eski meslektaşımız, milletvekili arkadaşımızın da özellikle bu sorunlarla alakalı yapmış olacağı konuşmada ayrıntılı cevaplar vermesini, net cevaplar vermesini ben buradan kendilerinden istirham ediyorum. Yani yoksa "yapıyoruz, yapacağız, olacak" şeklinde verilen Bakanlığımızın cevapları şeklinde cevaplar olmamasını buradan temenni ediyorum.

Yine, değerli milletvekilleri, geçen yıl Büyükşehir Yasası adı altında çıkarmış olduğumuz yasayla büyükşehir kurulan illerde köy statülerinin kaldırılmasıyla zaten bu koruculuk sistemiyle ilgili düşüncelerinizi de aşağı yukarı ortaya koymuştunuz. Şimdi, bu korucuların gelecekleriyle alakalı, bunların durumlarıyla alakalı doğru şeyler düşünmenizi, koruculuk sisteminin mutlaka devam ettirilmesini ve bunların bundan sonraki dönemde de yine ülkemize faydalı bir şekilde istihdam edilebilmeleri için bu sistemin devam etmesi konusunda dikkatli olmanızı ben sizlere tavsiye ediyorum.

El birliği içerisinde korucularımızın sosyal ve ekonomik sorunlarını çözmek amacıyla vermiş olduğumuz bu önergeye bütün milletvekillerimizin desteklerini bekliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)