GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: YERALTI SULARI HAKKINDA KANUN İLE KAMULAŞTIRMA KANUNUNDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFLERİ
Yasama Yılı:3
Birleşim:66
Tarih:14.02.2013

VELİ AĞBABA (Malatya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Yer Altı Suları Kanununda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun Teklifi üzerine söz almış bulunuyorum, hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bu kanunla tüm yer altı suyu kuyusu sahiplerine kuyularda çektikleri su miktarının ölçülebilmesi için ölçüm tesisi zorunluluğu getirildi.

Değerli arkadaşlar, ben bu kanunu ilk duyduğumda, arkadaşım söylediğinde önce şaka sandım. "Kuyu suyuna saat mı takılır?" dedim. Malatya'da bunu duysalar, bilseler bunu yapanları sopayla kovalarlar sandım, hâlâ da şaka sanıyorum. Sayın Bakan "Kameralara el salla, bu bir kamera şakası." diyecek, bundan vazgeçecek diye düşünüyorum.

Şimdi, değerli arkadaşlar, bu kuyuya vuranlar, sondaj yapanlar, sondaj vuranlar keyfinden mi vurdu? Benim kendi şehrimle ilgili, Malatya'yla ilgili birkaç örnek vermek istiyorum:

Sizler barajlar yaptınız, örneğin ta geçmişte emek vererek yapılan bir Çat Barajı'mız var, ki Malatya'nın o bölgesini sulayacak, Malatya'yı kalkındıracak bir baraj. Hâlâ o baraj yapılma amacının dışında maalesef ne Çerkezyazısı'nın ne o örnek köyün bulunduğu alanın bir tek metrekaresini sulayamıyor. Ben her yerde söylüyorum, bakın bu Çat Barajı yeteri kadar su alamadığı için, orada Şerefhan Deresi Çat Barajı'na bağlanmadığı için maalesef burada utanarak söylüyorum, hâlâ Malatya'da kanalizasyon borularını kırarak sulama yapan çiftçiler var. Resimleri de var, bunu her yerde söylüyoruz.

Bu insanları çaresiz bırakmışsınız, bu insanlar sizin yüzünüzden, barajı doğru yapamadığınız için, Şerefhan Deresi'ni bağlayamadığınız için sondaj kuyusu vurmuş. Şimdi bir de bunlardan saat takmalarını istiyorsunuz. Bu, bir haksızlık, bu doğru bir şey değil.

Değerli arkadaşlar, sadece Malatya'nın Çerkezyazısı değil, Polat Ovası, Yazıhan Ovası, Kale'deki bütün arazilerin hiçbiri sulanmıyor.

Sayın Bakan 12/12/2012'de bir müjde verdi, 12 tane barajın açılışını yaptı, Sayın Başbakan açılışını yaptı. Bizim milletvekilleri de sağ olsunlar alkışlandı. Şimdi, Türkiye'de -söylesem, yine şaka sanacaksınız- baraj var, kanal yok. Bu baraj sulama barajı arkadaşlar.

Bakın, birinin ismi Kapıkaya Barajı, sağ olsunlar bizim hemşehrimiz Turgut Özal'ın ismini verdiler, bir diğeri Boztepe Barajı, ona da Sayın Recai Kutan'ın ismini verdiler. Sağ olsunlar, kutluyorum, tebrik ediyorum ama bu barajların hiçbiri sulama amaçlı değil, hiçbiri 1 metrekare toprağı sulayabilmiş değil.

Şimdi söyleyeceğim Sayın Bakan, doğru mu değil mi bilmiyorum, kanalların yapılması unutulmuş arkadaşlar. Değerli arkadaşlar, kanalları yapmamışlar, unutmuşlar.

ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Allah Allah!

VELİ AĞBABA (Devamla) - Onun dışında, değerli arkadaşlar, bakın?

OSMAN AŞKIN BAK (İstanbul) - Gülünç oluyorsun. Ne alakası var! Kanallar yapılmamış!

VELİ AĞBABA (Devamla) - Kanallar yapılmamış, haydi sor Bakana.

ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANI VEYSEL EROĞLU (Afyonkarahisar) - Yapılıyor, yapılıyor.

VELİ AĞBABA (Devamla) - Değerli arkadaşlar?.

OSMAN AŞKIN BAK (İstanbul) - Gülünç oluyorsun.

VELİ AĞBABA (Devamla) - Gelir bakarsın kanal var mı yok mu; sonra utanırsın belki. Sonra utanırsın.

Değerli arkadaşlar, barajın kanallarının yapılması unutulmuş, unutulmuş. Gelin görün, belki utanırsınız.

Sadece bu mu?

HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Sorsana nerenin milletvekili? 

BAŞKAN - Beyler, lütfen?

VELİ AĞBABA (Devamla) - Sadece bu mu? Bakın değerli arkadaşlar, bu Hükûmet döneminde sularımız peşkeş çekilerek sularımızın mülkiyet hakkı satıldı. Bakın, Malatya'da bir Tohma var Tohma, o güzelim Tohma, gürül gürül, Darende'ye hayat veren Tohma, Sofular'a, Bıcır'a, Alvar'a, Ayvalı'ya can veren Tohma. Ne yaptınız Tohma'yı? Tohma'yı sattınız. Tohma, şu anda birkaç HES amacıyla yapılan? Yandaşlar orada dinamitler patlatarak maalesef Tohma'yı öldürdü.

Darende'nin Yeşiltaş köyü, Kuluncak'ın Sofular'ı kan ağlıyor. Binlerce yıldan beri atalarına, çocuklarına aş veren, insanlığın ortak malı Tohma'yı sattınız ve Tohma şu anda bir taraftan dinamitlerle patlatılıyor, bir taraftan da değerli arkadaşlar, köylerin kanalizasyon suyu bağlatılarak kirletiliyor.

Şimdi başka bir şey söyleyeceğim bu suyla ilgili. Bakın, Malatya'ya bağlı Karagöz köyü var, yedi kilometre. Bu her gördüğünüz yere taş ocağı ruhsatı veriyorsunuz. Merkeze bağlı Karagöz köyünün muhtarı Haydar Küllü sesleniyor, diyor ki: "Bizim geçim kaynağımız hayvancılık. Buraya taş ocağı ruhsatı vererek hem hayvancılığımızı bitireceksiniz hem de Beydağı'nın en güzel suyunun çıktığı Karagöz köyündeki su kaynağımızı kurutacaksınız." Değerli arkadaşlar, "Kime danıştınız?" diye soruyor Mehmet Karagöz. "Vatandaşa mı danıştınız, muhtara mı danıştınız, kime danıştınız?" diyorlar. "Kime danıştınız da bu izni verdiniz?" ve "Karagöz'ün suyunu taş ocaklarıyla yok etmeye çalışıyorsunuz." diyorlar ve bir şey daha ekliyorlar: "Buraya gelecek milletvekillerini buradan sopayla kovmak da Karagözlü köylülerin görevidir." diyorlar. Buradan size iletiyorum.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkürler Sayın Ağbaba.