GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: SOSYAL SİGORTALAR VE GENEL SAĞLIK SİGORTASI KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARI VE TEKLİFİ
Yasama Yılı:3
Birleşim:107
Tarih:21.05.2013

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri arkadaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Önemli bir yasa tasarısını görüşüyoruz. birinci bölümde bildiğiniz gibi, sosyal sigortalar ve genel sağlık sigortasıyla ilgili önemli düzenlemeleri geçtiğimiz hafta tamamlamış idik. Bunlardan biri, 18 yaş altı çocuklarla ilgili sağlık sorunları ve sağlıktan yararlanma konusunda ebeveyn şartı aranan bazı hususlar vardı, bu çelişkileri ortadan kaldıran bir düzenlemeyi yapmış idik.

Akabinde yabancı uyruklu öğrencilerin genel sağlık sigortalarının zorunlu olmaktan çıkarılması düzenlemesini gerçekleştirmiş idik.

Şiddete maruz kalan kadınlar, çocuklar ve aile bireylerinin gelir testi yapılmadan GSS'li olmaları, genel sağlık sigortası kapsamına alınması düzenlemesi yapılmış idi.

Ve Türkiye'de ikamet eden ve çalışmayan yabancı uyrukluların genel sağlık sigortası zorunluluğu kaldırıldı ve isteğe bağlı durumları sağlandı.

Sağlık Hizmetleri Fiyatlandırma Komisyonu üye sayısı 7'den 9'a çıkarıldı ve özel hastane ve vakıf hastanelerinin vatandaştan alacağı ilave ücretin yeniden belirlenmesi düzenlemesi gerçekleştirildi.

Yurt dışına götürülen Türk işçileri için 5 puanlık indirim ile yurt içinde uygulanan 5 puanlık prim indirimine ilaveten 6 puanlık teşvik düzenlemesi bu yasa düzenlemesinde yer alan bazı önemli maddeler.

İkinci bölümüne geçtiğimiz zaman; ikinci bölümünde de son derece önemli düzenlemeler var. Bunların başında, ta 1937 yılından beri Ceylânpınar'da, Şanlıurfa'da yaşanan bir sorunu, göçer vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin yaşadığı bir sorunu burada birlikte çözüyoruz. Bu önemli bir adım, önemli bir düzenleme. Yıllardır beklendi, nice bakanlar, nice hükûmetler geçti ama orada yaşayan yaklaşık 5 bin nüfusun yaşadığı çileyi bizzat yerinde görme imkânım oldu ve bu düzenlemeyle bu sorunu çözüyoruz.

Bildiğiniz gibi, göçerlerle ilgili 2007 yılında da Hükûmet olarak bir yasal düzenleme gerçekleştirdik ama o zaman yapılan düzenlemede, Ceylânpınar Tarım İşletmesinin dışında bir yere yerleştirilmeleri konusunda arazi arayışı netice vermemiş ve bu sorunun, şimdi, bu Ceylânpınar Tarım İşletmesi bünyesinde çözülüyor olmasının göçerleri çok daha memnun edeceği inancı içerisindeyiz. Bir sosyal yara bu şekilde ortadan kalkmış, kapanmış oluyor.

Bir diğer düzenleme ise, arkadaşlarımızın da burada ifade ettikleri gibi, ÇED'le ilgili bir düzenleme. 1997 öncesi yatırım programına alınmış ve ihale süreci başlamış olan projeler ÇED'den muaftır düzenlemesini getiriyoruz.

Şimdi, arkadaşlar, bu yapılan düzenleme bugünün düzenlemesi değil, bizim AK PARTİ olarak, Hükûmet olarak oluşturduğumuz bir sorun değil, geçmiş dönemlerde oluşan bir sorunun, yargıya intikal eden ve yargıda gerçekten birçok iptallerin ve birçok projelerin de işlemez noktaya gelmesini sağlayan uygulamaların yönetmelikle, ikincil mevzuatla yasal düzenlemelerin çeliştiği süreçlerin sonlandırılmasına dönük bir düzenlemedir. Yoksa "1997 sonrası projeler için ÇED istenmeyecek." diye bir durum söz konusu değil. 1997 öncesi yatırım programına alınmış ve ihale süreci başlamış projelerden bahsediyoruz, özellikle bunu vurgulamak istiyorum.

Bir diğer düzenleme ise 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'ye göre KİT'lerdeki sözleşmeli personelin saat başı fazla çalışma ücretleri her yıl bütçe kanunu ile belirlenmektedir. Ama 2013 yılı Bütçe Kanunu'nda K cetvelinde kamu kurum ve kuruluşlarındaki fazla çalışma ücreti 1,45 TL olarak belirtilmiş ancak aynı kanunda KİT'ler hariç tutulmuştur. Şimdi yaptığımız düzenlemeyle KİT'leri de fazla mesai ücreti alma konusuna dâhil etmiş bulunuyoruz, böyle bir düzenlemeyi huzurlarınıza getirmiş bulunuyoruz.

Burada, tabii, bir önemli düzenleme de varlık barışıyla ilgili. Değerli arkadaşlarımız burada önemli değerlendirmeler yaptılar, bir arkadaşımız, bir konuşmacı, milletvekili arkadaşımız: "Ekonomide olumlu bir hava yaratılıyor." Şimdi, arkadaşlar, olumlu hava niye yaratalım? Ekonomide olumlu hava var zaten.

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Yapma Sayın Bakan!

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Devamla) - Yani bunu bütün dünya kabul ediyor, bütün bölgedeki halklar, ülkeler kabul ediyor da biz mi kabul etmeyeceğiz.

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Millet borçtan kırılıyor Sayın Bakan!

KEMALETTİN YILMAZ (Afyonkarahisar) - Sayın Bakan, çiftçiye, esnafa bir sor, sanayiciye bir sor. Oturduğunuz yerden konuşuyorsunuz!

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Devamla) - "Efendim, varlık barışı ekonominin iyi gitmediği anlamını taşıyor, varlık barışı onun için yapılıyor." diyor ve enteresan, varlık barışının ekonomik kriz dönemlerinde yapılabileceği şeklinde bir yaklaşım ki bakınız, bu sağlıklı bir yaklaşım değil. Siz krize girince mi ekonomide tedbir alacaksınız? Akıl onu gerektirir ki, yönetim onu gerektirir ki kriz süreçleri doğmadan, o ihtimaller hiç yokken ve o ihtimalleri gündeme getirmeyecek önlemleri almanız, ekonomide bir yönetim var anlayışını ortaya koyar. Zaten on bir yıldır dünyada küresel krizler yaşanmasına rağmen Türkiye'de eğer bu sorunlar diğer ülkelerde yaşandığı boyutlarda hiç yaşanmıyor ise...

OKTAY VURAL (İzmir) - Nasıl yaşanmıyor yahu?

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - 57'nci Hükûmete borçlusun, 57'nci Hükûmete!

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Devamla) - ...bu çok akılcı, çok doğru, kurallara uygun bir ekonomi anlayışının, sürdürülebilir bir ekonomi anlayışının işbaşında olduğunu da net bir şekilde gösteriyor.

"Varlık barışının zamanlaması manidardır." diyorsunuz. Evet, bizce de manidar, aynen buna ben katılıyorum. Şimdi, bakınız, kaynak veya finansman, para, neyse, dışarıda. Şimdi, reel faizler dışarıda eksi. Başka? OECD vergi cenneti ülkelere savaş açmış, bankacılık sistemi yurt dışında sıkıntılı, Türkiye'de güvenli bir ortamda. Şimdi, bu durumda dışarıdaki bu kaynağı içeri çekmek için çok olumlu bir hava yok mu? Var. Manidar, doğru, ben de aynen katılıyorum, arkadaşın dediği gibi. Yani tam zamanıdır varlık barışının gündeme getirilmesinin. Çünkü amaç ne? Dışarıdaki kaynağın, dışarıdaki paranın içeri girmesidir.

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Kara parayı aklıyorsunuz, kara parayı Sayın Bakan.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Devamla) - Sonra ne olacak? Bu, kayıt altına girecek, kayıt dışındaki bir şey kayıt altına girecek, yatırım olacak, istihdam olacak.

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Terör örgütü paraları, uyuşturucu paraları...

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Devamla) - Yani bunun neresi yanlış, bunu doğrusu anlamakta zorlanıyorum.

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Haram, haram; haram para!

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Devamla) - Onun cevapları var, vereceğim yani nedir...

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Haram para, Sayın Bakan!

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Devamla) - Varlık barışı, işte, efendim...

OKTAY VURAL (İzmir) - Haram paraysa ne yapacaksınız?

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Devamla) - "Muhtemel tahminleriniz yok. Ne olacak yani bu varlık barışını yapacaksınız?" diyorsunuz. Bakın, arkadaşlar, varlık barışını yaptık, buradan geçti. Ne oldu? Yurt dışı beyan edilen değer tutarı -küsuratını söylemiyorum- 27,8 milyar, yurt dışı beyan edilen değer 20,3 milyar TL, yurt dışı beyan sayısı veya tahakkuk eden toplam vergi 1,5 milyar. Yani bu, gerçekleşen bir şey. "Ne olacak?" Yani ne olacağını bugün nasıl buradan, yetkililerden isteyebilirsiniz? "Neyi tahmin ediyorsunuz, ne kadar?" Olan bir şeyi ben size söylüyorum ve umarız ki bunun üzerinde bir rakam gerçekleşir.

Bu yasa, varlık barışı kesinlikle suç aklamaya dönük bir yasa değil arkadaşlar, bunu açıkça ifade ediyorum. Sadece, yurt dışı para ve varlıkların millî ekonomiye kazandırılmasından ibaret olduğunu özellikle belirtmek istiyorum.

NECATİ ÖZENSOY (Bursa) - Yatırım için gelene yasak mı var Sayın Bakan?

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Devamla) - Burada, tabii, yasa metninde olduğu için ben ona girmek istemiyorum ama "Getirilen menkuller beyan tarihini takip eden ayın sonuna kadar Türkiye'ye getirilirse herhangi bir inceleme yapılamaz." kaydı var. "Takip eden ayın sonundan sonra transfer edilirse incelemeye tabi olabilir." düzenlemesi var. Başka nedenlerle ilgili mükellef hakkında bu kanunun yayımı tarihinden sonra bir inceleme yapılırsa matrah farkından beyan edilen tutar düşülerek vergi alınacağı açıkça yasada var. "Beyan edilmesi gereken süreç içerisinde eğer beyan edilmezse, o süreç geçirilirse -yani bu ay diyelim ki süreç başladı, gelecek ayın sonuna kadar- ondan sonra eğer beyan söz konusu olur ise, transfer yapılır ise bütün varlıklar incelemeye tabidir." diye düzenleme var.

Bir önemli konu daha var. Bildiğiniz gibi bunun tarihi de önemli. Hangi tarihte başlıyor? Varlık barışıyla ilgili ilk açıklama, biliyorsunuz, 17/4/2013 tarihinde yapıldı. Bundan dolayı 15/4/2013 tarihi esas alındı ve menkulü, gayrimenkulü o tarihten önce yurt dışında olanların kaydını da özellikle Plan ve Bütçe Komisyonunda koymuş bulunuyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI FARUK ÇELİK (Devamla) - Ben bu önemli düzenlemeleri içeren yasanın hayırlı olmasını diliyor, yüce heyeti saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)