Konu: | KAMU FİNANSMANI VE BORÇ YÖNETİMİNİN DÜZENLENMESİ HAKKINDA KANUN İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
Yasama Yılı: | 3 |
Birleşim: | 87 |
Tarih: | 03.04.2013 |
KAZIM KURT (Eskişehir) - Sayın Başkanım, sayın milletvekilleri; 443 sıra sayılı Kanun'un 40'ıncı maddesi üzerine vermiş olduğumuz önerge üzerine söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Bu madde, 5018 sayılı Kanun'la getirilen iç denetçinin görevleri ve kadrolarıyla ilgili bir yeni uygulama ve geçici bir madde 5018'e eklemek suretiyle, iç denetçi olarak atanması gerekenlerin bazı haklarını korumaya yönelik.
Öncelikle, 5018 sayılı Kanun, kamu mali denetimini ilgilendiren ve bizim gerçekten önemsediğimiz bir kanun ve bununla ilgili uygulamaların da elbette denetime elverişli, uygun ve sağlıklı bir biçimde, yürümesinde yarar var. 657 sayılı Kanun'un 152'nci maddesinde sayılan bazı mesleklerin özellikleri nedeniyle özel olarak tazminat alması söz konusu olduğu için, bu iç denetçi kadrolarını da bu çizelge içerisine koymak suretiyle bir ayarlama yapılmaya çalışılıyor, ancak burada iktidarın geçmişten bu yana yapmaya çalıştığı kadrolaşma konusunda belli endişeler söz konusu olabilir, çünkü bir kısım iç denetçi adaylarının 31/12/2014'e kadar kazanılmış hak sayılarak atanmasını, ama bir kısmının da 31/12/2015'e kadar atanmasını doğal sayıyoruz. Bu doğallık içerisinde bazı uygulamaları ciddi bir biçimde gözden geçirmenin yararlı olduğunu düşünüyorum.
Denetim ve özelikle iç denetim gerçekten çok önemli, ama bu önemi Türkiye Büyük Millet Meclisi gerçek anlamıyla kavrama konusunda bazı eksiklikler gösterdi. Özelikle 2011 ve 2012 yılı bütçelerinin Sayıştay raporları gelmeden kesin hesabının kabul edilmiş olması, Türkiye Büyük Millet Meclisi açısından ciddi bir denetim eksikliğini ortaya koyar. Bu konuda Cumhuriyet Halk Partili arkadaşlarımızın vermiş olduğu önergeler dikkate alınmak suretiyle kesin olarak Sayıştay raporlarının Türkiye Büyük Millet Meclisi denetimine, incelemesine sunulması, getirilmesi bir zorunluluk iken, bundan kaçınan iktidar, şimdi iç denetçilerin çalışma koşullarını ve çalışma ortamını daha iyileştirmek, daha düzenlemek var iken, bunun yerine başka uygulamalarla, geçmişte bazı sebeplerle iç denetçi uzmanı ya da uzman yardımcısı olabilecek pozisyonda oldukları hâlde bu kadrolara atanamayanların kadrolara atanabilmeleri için gereken süreyi uzatmaktan başka herhangi bir uygulama aklına gelmemiştir. Oysa bu iç denetçilerin gerçekten uygulanabilir, gerçekten çalışılabilir bir ortamda olmasını sağlamak, modern ve çağdaş kamu yönetiminin birinci görevidir. Bu görevi yerine getirirken karşılaşılan her türlü uygunsuzluğu, her türlü olumsuzluğu ortadan kaldırmamız, bir an önce tüm kurumların iç denetim kadrolarını, iç denetim kontrolünü ciddi anlamda, yasanın tanımladığı anlamda uygulanır hâle getirmek bizim birinci görevimizdir. O nedenle, 5018 sayılı Kanun'a eklenen geçici 21'inci madde bu ihtiyacı karşılamayacaktır. O nedenle, bu konuda daha kapsamlı bir inceleme, daha kapsamlı bir yasa yapmak üzere önergemizi sunduk. Bu konuda eğer destek verir ve bu maddeyi de biraz önce yaptığınız gibi muhalefetin önergesi doğrultusunda kabul edecek olursanız, gerçekten, Türkiye Büyük Millet Meclisinde bir uzlaşmanın, bir demokrasinin yolunu açmış ya da başlatmış oluruz diye düşünüyorum. 38'inci maddeyle ilgili olarak vermiş olduğumuz önergenin kabul edilmesi sanıyorum bu Genel Kurulda muhalefet tarafından verilen önerge olarak ilk kabuldür. Bu konuda da arkadaşlarımıza da teşekkür ediyorum ama aynı duyarlılığı 40'ıncı madde de göstermeniz gerekir diye düşünüyorum.
Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.