| Konu: | KAMU FİNANSMANI VE BORÇ YÖNETİMİNİN DÜZENLENMESİ HAKKINDA KANUN İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 87 |
| Tarih: | 03.04.2013 |
MEHMET GÜNAL (Antalya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, geneli üzerine yapmış olduğum konuşmada da kısaca Vakıfbankla ilgili konuyu belirtmiştim. Arkadaşlarımın arada itirazı oldu. Bazı hususları net bir şekilde söylemek üzere bu önerge hakkında söz aldım.
Şimdi, öncelikle, değerli arkadaşlar, buradaki şeyin ekonomik gerekçesiyle hukuki gerekçesi ayrı. Ekonomik nedenlerle bu maddeyi kaldırabiliriz ama hukuki olarak kendi çıkardığımız kanuna sahip çıkmamız gerekiyor. Yani bakın, burada, elimde Vakıfbankın kendi faaliyet raporlarından, İnternet sitesinden aldığım sermaye yapısına ilişkin dökümler var. Raporun içerisinde -2005 yılı- diyor ki: "(A) Vakıflar Genel Müdürlüğü, (B) Mülhak vakıflar. (B) adına (A)'nın elinde". 2006'ya geçiyorum: "(A) Vakıflar Genel Müdürlüğü yüzde 43, (B) Vakıflar Genel Müdürlüğü yüzde 15,44". Bu okuduklarım Vakıfbankın kendi faaliyet raporlarından. 2007 yılı aynı şekilde devam ediyor,15.
Yani burada bir şey var. Ha "Yanlış yaptık." diyebilirsiniz. "Buradaki bilgide eksiklik var." Diyebilirsiniz, ama şimdi tamamıyla kaldırıyoruz. Bu kanun çıkarken, vakıfların korunması için bu Meclis sizlerin önerisiyle o maddeyi çıkarmış. Bakın, tekrar ediyorum, Vakıfbankın dışında, Vakıflar Genel Müdürlüğünün yüzde 51'inden fazlasına sahip olduğu başka bir kuruluş, kurum, iştirak, şirket, hiçbir şey yok yani sadece buna münhasıran bu kanunun o maddesini koymuşuz. Şimdi kaldırıyoruz fazla diye. Ya azaltalım, daha önce de söyledim. Bir taraftan bunlarla uğraşıyoruz ama öbür taraftan -demin söyledim- lüzumsuz kanunlar diye?
Sayın Bakanı burada görmüşken onu da hatırlatmak istiyorum. Sayın Bakanım, siz ekonomiden sorumlusunuz, her ne kadar Çalışma Bakanı olmasanız da, ekonomiyle ilgili kuruluşlardan? İlgili Bakanımız Sayın Hayati Yazıcı ama, bugün, sizin "akil adamlar" dediğiniz, bizim "AK-gil adamlar" dediğimiz bir liste yayınlanmış; ben üzülerek gördüm ki burada iş âleminin temsilcileri, esnafların temsilcileri? Bilmiyorum kendileri yarın iştirak ederler mi etmezler mi ama bu tip siyasi şeylere ekonomik kuruluşların, sivil toplum kuruluşlarının bu şekliyle alet edilmesini onlar adına, o camialar adına doğru bulmuyoruz. Başkanları katılsa bile, bütün o kesimleri temsil eden şekliyle doğru olmadığını düşünüyoruz. Bunun bu şekliyle bir siyasi propaganda malzemesi yapılmasını açıkçası doğru bulmuyoruz çünkü binlerce tüccarı, sanayiciyi, esnafı temsil ediyorlar, ziraatçıyı temsil ediyorlar. İnşallah, bazıları bu toplantıya katılmayacaklarını açıkladılar ama diğerlerinin de katılmayacağını umuyoruz.
Bu bir siyasi şeydir. Adalet ve Kalkınma Partisi eğer bir şey çıkaracaksa ve bir karar alıyorsa, bir görüşme yapıyorsa bunun faturasını kendisi üstlenmelidir. Yani bunu toplumsal bir şeye yayarak? Bizim şimdi burada yaptığımız siyasi eleştirileri acaba bu kurumların başkanları o zaman kabullenecekler mi, ben gerçekten merak ediyorum. Dolayısıyla, böyle bir şeyi aslında toplumsal mutabakat amacıyla güya koyuyorsunuz ama bence, tam tersine, toplumsal mutabakatı bozucu şeylerdir çünkü o kurumların temsilcilerinin, tamamıyla bu kurum başkanlarının gelip yapacakları görüşmelere mutabık ve muvafık olacakları kanaatinde ben değilim.
Daha önce de söyledim, diyorum ki: Bakın, bu siyasi şeylerle memleketi yormayın. Ben isterdim ki Odalar ve Borsalar Birliği Başkanı ekonomik konularla ilgili inisiyatif alsın; Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı, TESK'in Başkanı burada esnafla ilgili sorunlarda gelsin, inisiyatif alsın; tarımın içinde bulunduğu, ziraatçıların içinde bulunduğu sorunlarla ilgili Ziraat Odaları Birliği Başkanı inisiyatif alsın, gelsin, bunları çözelim.
Bakın, başta da söyledim, biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak bu sorunların çözümünde her zaman sizlere -eğer makul bir şey varsa- yardımcı oluyoruz. Bu kanunun içerisinde de -arkadaşlarımız biraz sonra getirecekler- muvafık ve mutabık olduğumuz konularda hemen imza atıp, anında "Aklın yolu birdir." deyip geçiriyoruz. Onun için biz bir defa daha sizlerin vicdanına sesleniyoruz. Burada belki hepinizin farkına varamadığı şeyler olabilir, farklı bakıyor olabilirsiniz ama bu vesileyle bu konuyu bir defa daha düşünüp toplumsal barışı bozucu hareketlerden kaçınmak gerekir diye düşünüyorum. Siyasi kararlara bu kuruluşları ortak etmeyelim.
Bu vesileyle teşekkür ediyor, hepinize saygılar sunuyorum.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.