| Konu: | ŞIRNAK MİLLETVEKİLİ HASİP KAPLAN'IN CHP GRUP ÖNERİSİ ÜZERİNDE YAPTIĞI KONUŞMA SIRASINDA ŞAHSINA SATAŞMASI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 120 |
| Tarih: | 13.06.2013 |
AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI EGEMEN BAĞIŞ (İstanbul) - Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; bugün Avrupa Parlamentosunda bir karar alındı. Hiçbir yaptırımı olmayan bir karardır. O karardan sonra biz gerekli açıklamayı yaptık. Şöyle bir açıklama yaptık: Bu kararın alınma sürecinde Sayın Füle'in yani Genişlemeden Sorumlu Komisyon üyesi Sayın Füle'nin ve Dış Politika Yüksek Temsilcisi Sayın Ashton'ın "Bu yaşanan süreç, Türkiye ile Avrupa Birliğinin diyaloğunun daha da artması gerektiğini ortaya koymuştur." gibi yaklaşımlarını, özellikle Kıbrıs Rum yönetimi tarafından engellenen 23 ve 24'üncü fasılların açılması gerektiği yönündeki çağrılarını olumlu karşıladığımızı ama bazı Avrupa Parlamentosu üyelerinin yaptıkları konuşmalarda da saçmalama özgürlüklerini doyasıya kullandıklarını gözlemlediğimizi belirttim. Tabii, bugün görüyorum ki saçmalama özgürlüğünün medyatik olmak adına doyasıya, hatta fazlasıyla kullanıldığı tek yer Avrupa Parlamentosu değilmiş, başka yerlerde de oluyormuş.
HASİP KAPLAN (Şırnak) - Açık konuş, net koy.
AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) - Ben sizi dinledim Beyefendi.
Bu karar, içerisinde, Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanını bu gösterileri yapanlarla diyaloğa davet ediyor. Benim Başbakanım ilk günden itibaren diyaloğa açık olduğunu belirtmiştir. Hatta bazı aracılar aracılığıyla da diyaloğu sürdürmüştür. Daha dün Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanı dört buçuk saat mesai harcamış, bu eylemleri yapan kardeşlerimizin bazılarının temsilcileriyle, 11 farklı kişiyle kapsamlı bir toplantı gerçekleştirmiştir. Bu eylemlerin başlamasının ertesi günü çıktığı Kuzey Afrika'dan dönmesinin hemen akabindeki ilk resmî toplantısında, Avrupa Birliği Bakanlığının konferansında "Çevreci kardeşlerim çevre konuşmak istiyorlarsa, bu konuda ortak arıyorlarsa ortakları benim. Gelsinler, konuşalım." diye bir çağrıda da bulunmuştur. Şimdi, Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanına burada laf uzatmak ne bu Parlamentoda ne Avrupa Parlamentosunda kimsenin haddi değildir, hepsinin cevabı vardır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
VELİ AĞBABA (Malatya) - Tabii, tabii, Sayın Başbakana laf söylemek olmaz.
AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) - Şimdi, Sayın Kaplan dedi ki: "Polis senin malın değil." Başbakanımız, hiçbir zaman, "benim polisim" derken "Polis benim malım." demedi ki.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
HASİP KAPLAN (Şırnak) - Aynen öyle kullanıyor.
AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) - Sayın Başkan?
BAŞKAN - Sayın Bakan, mümkün değil. Ben sataşma nedeniyle söz verdim, uzatamam yani. Onu net bir şekilde ifade ettim zaten.
AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) - Bakın, şu anda Avrupa'nın en güçlü hükûmeti Türkiye Cumhuriyeti Hükûmetidir?
ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Padişah mı?
AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) - ?en reformist, en kararlı hükûmet bizim Hükümetimizdir, en karizmatik lider de Başbakanımızdır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
OKTAY VURAL (İzmir) - Peki, peki, anladık.
AVRUPA BİRLİĞİ BAKANI EGEMEN BAĞIŞ (Devamla) - Bunun altında ezilenler varsa bu da onların sorunudur.
Hepinize saygılar sunuyorum.
Teşekkür ederim. (AK PARTİ sıralarından alkışlar.)