| Konu: | CHP GRUBUNUN, İSTANBUL MİLLETVEKİLİ SÜLEYMAN ÇELEBİ VE ARKADAŞLARI TARAFINDAN ALEVİ YURTTAŞLARIMIZA YÖNELİK GERÇEKLEŞEN MARAŞ, ÇORUM VE SİVAS KATLİAMLARINA İLİŞKİN DOSYALARIN YENİDEN AÇILMASI, ZAMAN AŞIMININ ORTADAN KALDIRILARAK MADDİ ZARAR GÖRENLERİN TESPİT EDİLMESİ AMACIYLA 22/5/2013 TARİHİNDE TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA VERİLMİŞ OLAN MECLİS ARAŞTIRMASI ÖNERGESİNİN, GENEL KURULUN 1 TEMMUZ 2013 PAZARTESİ GÜNKÜ BİRLEŞİMİNDE OKUNARAK GÖRÜŞMELERİNİN AYNI TARİHLİ BİRLEŞİMİNDE YAPILMASINA İLİŞKİN |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 127 |
| Tarih: | 01.07.2013 |
RAMAZAN CAN (Kırıkkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Öncelikle Çorum'da, Maraş'ta ve Sivas'taki olaylarda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yakınlarına da tekrar başsağlığı diliyorum.
Aslında "Çorum, Sivas ve Maraş'ta ne oldu, olaylar niye oldu?" diye bakmak gerekirse: Çorum'da, Sivas'ta ve Maraş'ta seçimle iktidara gelmiş, vatandaşın bire bir temsilcilerinin görev aldığı hükûmetleri, halktan almış oldukları bu millî iradenin yetkisini darbe zemini oluşturarak, sokakları terörize ederek, tamamen hukuk dışı yapılarla darbeye zemin oluşturarak iktidardan devirmektir. Asıl amaç budur.
Darbecilerin zaten iki tane enstrümanı vardır: Birincisi, darbe zeminini oluşturmaya giden yolda, sokakları terörize etmek ve faili meçhul cinayetler gerçekleştirmek. Bu anlamda da bizim, aslında, kültürel ve sosyolojik olarak zenginliğimiz olan gerek Kürt vatandaşlarımız ile Türkler arasında, yine, kültürel bir zenginliğimiz olan, mezhepsel bir zenginliğimiz olan Alevi vatandaşlarımız ile Sünni vatandaşlar arasında sıkıntılar çıkarmak, gerginlikler çıkarmak ve buradan sokakları terörize ederek iktidara nasıl olsa bir şekilde sahip olabilme içgüdüsü yatmaktadır. Ancak, eğer iktidar halktan almış olduğu yetkiye sahip çıkarsa, emanete sahip çıkarsa ve bu emaneti kutsal bilip bütün tehditler karşısında dik durursa, hukukun üstünlüğünü, demokrasiyi esas alırsa tabii ki bunlar bu şeyleri de başarıya götüremeyeceklerdir.
Nitekim, bizim dönemimizde de -AK PARTİ hükûmetleri döneminde de- bu provokasyonlar gerçekleştirilmeye çalışıldı ama AK PARTİ hükûmetleri, gerçekten, milletten almış oldukları yetkiyi ve emaneti kutsal bildiler ve dik durdular; demokrasi ve hukuk çerçevesinde bu yaptırımlara, bu tehditlere asla boyun eğmediler. Dolayısıyla bu gibi olaylar gerçekleşmedi ve darbe zemini oluşmadı. Darbe zemini oluşmayınca, biliyorsunuz 12 Eylül referandumu hadisesi vardı 26 maddelik. Darbenin önüne hukuken set çekme anlamında önemli bir referandumdu, önemli anayasa değişikliklerini ihtiva ediyordu ama AK PARTİ haricindeki muhalefet partileri maalesef buna engel oldular, engel olmaya çalıştılar ama aziz Türk milleti, aziz vatandaşlarımız yüzde 58'lik "evet" oyuyla buna engel oldu.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Neye engel olduk, neye? Neye engel olduk?
RAMAZAN CAN (Devamla) - Dolayısıyla AK PARTİ her zaman millete gitti ve milletten aldığı yetkiyle iktidar olmaya gayret etti.
Burada Gezi olaylarıyla da ilgili birtakım şeyler söylendi, bunlara da cevap vermek istiyorum.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Ramazan, konuşmana iyi bak, ölçülü konuş bak!
RAMAZAN CAN (Devamla) - Mevlüt Ağabey, sana saygı duyuyorum?
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Ölçülü konuş! Kim destek verdi darbeye?
BAŞKAN - Sayın Aslanoğlu, lütfen?
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Hayır Sayın Başkan, darbeye kim destek verdi ya?
BAŞKAN - Sonra söz istersiniz efendim, söz istersiniz. Sayın hatibe öyle hitap etme usulümüz yok. Lütfen?
RAMAZAN CAN (Devamla) - Sayın Başkanım, ben "darbeye destek" demedim.
Cumhuriyet Halk Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi 12 Eylül referandumunun aleyhinde oldu.
Aleyhinde olmadınız mı? Çıkın aksini söyleyin.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Ayıp?
RAMAZAN CAN (Devamla) - Şimdi, Türkiye'de 2002 yılında aslında çok önemli şeyler oldu, muhalefet partileri farkında değil. 2002 seçimlerinden sonra önemli gelişmeler ve değişimler yaşanmaya başlandı. Daha önce ellerinde imtiyazları olanlar, en ziyadeye mazhar olanlar imtiyazlarını kaybetmeye başladılar. Aslında bu imtiyazlar sandıktan değildi, millî iradeye de dayanmıyordu.
FERİT MEVLÜT ASLANOĞLU (İstanbul) - Sen darbeden doğdun.
RAMAZAN CAN (Devamla) - Millet adına meşru olmayan bu yetkiyi vesayet rejimiyle kullanıyorlardı. Ülkenin sahipleri kendileri olduğu için güya, her şey onların tekeliydi ve bu böyle, sürgit devam etmeliydi. Ancak unuttukları bir şey vardı; o da millet. Millet, sandıktan aldığı yetkiyle kendi evlatlarını işbaşına getirdi. İşbaşına gelen AK PARTİ, milletin emanetine sahip çıktı ve ona darbe indirmek isteyenlerin karşısına dikildi. "İrtica geliyor, laiklik elden gidiyor." dediler, olmadı. Bir zamanlar orduyu göreve çağırdılar, olmadı. Cumhuriyet yürüyüşleri yaptılar, olmadı. "367" hukuk garabetini ortaya attılar, olmadı. Her seferinde milletten silleyitokat yediler. Silleyitokat yediler ama "Biz bu silleyitokadı niye yiyoruz?" diye de vicdan muhasebesi yapmadılar. Ufukta iktidar da gözükmüyor, zaten sandıktan çıkmaları da mümkün değil; ara rejim yolu da kapandı, ümit ettikleri dağlara karlar yağdı. Bu kesimi temsil eden muhalefet de yok, ana muhalefet acziyet içinde olunca bu grup Taksim Gezi Parkı olaylarını bahane ederek mal bulmuş mağribi gibi Gezi Parkı'nı sahiplendi. Ama şunu özellikle söylemek istiyorum ki millet, milletin temsilcilerinin yanındadır, buradan, Gezi Parkı'ndan size ekmek yoktur.
SÜLEYMAN ÇELEBİ (İstanbul) - Biz Sivas'ı konuşuyoruz, Sivas'ı. Sivas'tan bahset, katliamdan bahset.
RAMAZAN CAN (Devamla) - AK PARTİ Hükûmetleri milleti hiç aldatmadı, milletin emanetine ihanet etmedi, şapkasını alıp gitmedi. Biz aziz milletimizden aldığımız oyu başımızın üstünde kabul ettik ve milletin yetkilerini en iyi şekilde temsil etmeye gayret ettik. Dolayısıyla, Gezi Parkı'na "Buradan bir şey çıkar mı?" diye, iktidarı sandıkta alamayanların sokakları terörize ederek iktidar yetkisini devam ettirmeye çalışmaları mümkün değildir.
KAMER GENÇ (Tunceli) - Senin aklın erer mi Gezi Parkı'na!
RAMAZAN CAN (Devamla) - Bu millet buna asla müsaade etmeyecektir, milletin temsilcileri de buna müsaade etmeyecektir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
Cumhuriyet Halk Partisinin grup önerisi? Tabii ki hiçbir hukuk devletinde Sivas olayları, Kahramanmaraş olayları, Çorum olayları yaşanmamalı ama buna giden sürece de hiçbir muhalefet partisinin, hiçbir sivil inisiyatifin, hiçbir sivil toplum örgütünün de destek olmaması gereklidir. Sen provoke edeceksin, olayları çıkartacaksın, buradan nemalanacaksın; böyle bir şeyi, artık, millet kesinlikle kabul etmiyor.
Bu duygular içerisinde Cumhuriyet Halk Partisinin grup önerisinin aleyhinde olduğumuzu beyan ediyor, tekrar Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)