| Konu: | BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TEKLİFİ VE DEVLET MEMURLARI KANUNU İLE BAZI KANUN VE KANUN HÜKMÜNDE KARARNAMELERDE DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 130 |
| Tarih: | 04.07.2013 |
ALİ SERİNDAĞ (Gaziantep) Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Bu maddeyle, 10'uncu maddeyle 711 sayılı Yasa'da bir değişiklik öngörülüyor. Yasanın mevcut hâlinde bakanlıklarda ve bakanlığa bağlı birimlerden, hangilerinde nöbetçi memurluğun ihdas edileceği bakanlık kararına bağlanmış bulunuyor ama öngörülen değişiklikle sadece İçişleri Bakanlığında veya İçişleri Bakanlığına bağlı kurumlarda nöbetçi memurluğun ihdası öngörülüyor. Bu değişikliğin sebebini doğrusunu ben anlayamadım; yasa teklifinde yok, tasarıda yok, alt komisyonda görüşülmemiş; sonra, esas Komisyonda, bir sayın Komisyon üyesinin önerisiyle böyle bir değişiklik gerçekleşmiş. Bu değişikliğin niçin yapıldığı konusunda gerçekten doyurucu bir açıklamanın olmadığını görüyoruz.
Şimdi, bir de şu var, mevcut yasanın 7'nci maddesi diyor ki: "Bu kanun hükümleri Millî Savunma Bakanlığı teşkilatı hakkında uygulanmaz." Bunun mefhumu muhalifinden diğer teşkilatlarda uygulanacağı anlamı çıkıyor. Oysa, önerilen değişiklik sadece İçişleri Bakanlığında nöbetçi memurluğunun ihdasını öngörüyor.
Şimdi, bu neyi gösteriyor biliyor musunuz? Şayet bir metne yasa vasfı kazandırılmak gerekiyorsa Meclise geliyor ve biz onu yasa olarak çıkarıyoruz. "Biz" derken tabii sizi kastediyorum, biz buna katılmıyoruz ama maalesef durum bu.
Şimdi, bunları söyledikten sonra, izninizle, bir hususu dikkatinize sunmak istiyorum: Sayın milletvekilleri, dün Avrupa Birliği Bakanı Sayın Egemen Bağış Genel Kurula geldi. Belki bir bölümünüzün dikkatini çekmiş olabilir veya çekmemiştir, yakasında parti rozeti var.
Sayın milletvekilleri, bakanlar partiye mensup olabilirler ama bakanlar cumhuriyet hükûmetinin bakanlarıdır. Bakan olduktan sonra parti rozetiyle dolaşması bir bakana yakışmaz.
Zaten sizin anlamak istemediğiniz veya üzerinde özellikle durmak istemediğiniz husus bu. Biz diyoruz ki: Siz 76 milyonun hükûmeti olun, biz bunu öyle istiyoruz. Ama ısrarla, Hükûmetiniz diyor ki: "Biz 76 milyonun hükûmeti değiliz, biz ancak bize oy verenlerin hükûmetiyiz." Bu yanlış bir şeydir. Bakın, ben size dostça söylüyorum, bu yanlıştır. 76 milyonun hükûmeti olduğunuzu ve 76 milyonu kucakladığınızı davranışlarınızla, sözlerinizle, tüm yaptıklarınızla kanıtlamanız lazım. Aksi hâlde, size oy vermeyenleri dışlarsanız o zaman, onların haklarını meydanlarda aramalarına meşruiyet kazandırmış olursunuz. O zaman, onlar da gider haklarını meydanda ararlar. Buna imkân vermemek bakımından, daha doğrusu böyle bir zorunluluğa insanları itmemek bakımından 76 milyonun hükûmeti olduğunu bu Hükûmet idrak etmek zorunda. Zaten çıkan olayların sebebi de budur. Ülkede cereyan eden olayların sebebi de budur. Lütfen, bunu tekrar tekrar söylüyorum, insanları size oy verenler veya vermeyenler diye ayıramazsınız. 76 milyona hizmet etmek zorundasınız ve hizmetlerinizi ona göre planlamak zorundasınız.
İkinci bir konu, çok yakında, 2010 yılında EMASYA Protokolü'nü kaldırdığınızı iddia ettiniz, daha doğrusu söylediniz. Kaldırıldı ama kısa bir süre önce bu EMASYA Protokolü'nü yeniden yürürlüğe koydunuz. Neden? Yani şimdi, üç yıl evvel kaldırılan bir protokolü şimdi neden yürürlüğe koyuyorsunuz? Madem yürürlüğe koyacak idiyseniz neden o zaman kaldırdınız? Neden? Çünkü siz konjonktüre göre bazı kararlar alıyorsunuz veya aldığınızı söylüyorsunuz. Aslında siz o kararları alıyorsunuz ama almamış oluyorsunuz çünkü uygulama devam ediyor. EMASYA Protokolü uygulamadan kaldırıldıktan sonra da uygulama devam etti, şimdi de devam ediyor. Niye? Çünkü zaten İl İdaresi Kanunu'nun 11'inci maddesi var. İl İdaresi Kanunu'nun 11'inci maddesine dayanılarak bu protokol hazırlanıyor, o protokol olsa da olmasa da İl İdaresi Kanunu'nun o hükmü yürürlükte. Siz âlâyı vâlâyla insanlara yanlış bilgi vermek suretiyle bir şeyler yaptığınızı varsayarak böyle söylüyorsunuz?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ALİ SERİNDAĞ (Devamla) - Hâlbuki sizin göreviniz insanlara doğruları anlatmaktır.
Teşekkür ediyorum.
Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)